İçişleri Bakanlığına bağlı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD) 19 Şubat 2023 tarihli son duyurusuna göre Elazığ’ın da eklenmesiyle 11 ile çıkan deprem bölgesindeki vefat sayısı 41 bini geçti.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının paylaştığı bilgilere göre de bölgedeki 3,5 milyon bağımsız birimin bulunduğu bir milyona yakın binada incelemeler tamamlandı. Bu binalardan 400 bin bağımsız bölümün bulunduğu 118 bininin yıkık, acil yıkılacak ya da ağır hasarlı olduğu belirtiliyor. Bakan Murat Kurum’un bildirdiğine göre depremin yaralarını sarmak için Cumhuriyet tarihinin en büyük konut yapım seferberliği başlatılacak ve yapılacak konutlar zemin artı 3-4 katı geçmeyecek.
SEVİNDİRİCİ HABERLER ANCAK...
Bunlar can ve mal kaybımızın tavan yaptığı bu felaketin ardından sevindirici. Ancak artık devletimizin özellikle deprem konusunda bir irade ortaya koyması gerekiyor. Vatandaş olarak bizler her deprem sonrasında olduğu gibi bu felaketle birlikte yine neredeyse yarı jeolog ve deprem uzmanı olduk. Sağ olsun öteden beri bildiklerimizin yanı sıra yeni gördüğümüz profesör unvanlı kişiler ellerine sopalarını aldılar ve televizyon ekranlarında görüşlerini beyan ettiler. Biz de fay hatlarıyla ilgili bilgilerimizi tazeledik. Şimdi onlar bir ucu İstanbul’a uzanan Kuzey Anadolu Fay Hattını işaret ediyorlar.
Ve diyorlar ki bizim yapacağımız iş, artık sadece depremlerin ardından enkazdan insan kurtarmak ve kurtarılamayanları da defnetmek olmamalı. Özellikle deprem riski bulunan bölgelerde insanımızın oturduğu konutları depreme dayanıklı hâle getirme seferberliği başlatılmalı. Yeni yapılacak binaların da deprem yönetmeliğine kıl kadar aykırılık olmadan inşa edilmesinin tedbirleri alınmalı. Aslında afet yönetimi de bu demek. Yani afetten önce alınacak tedbirlerle afet meydana geldiğinde oluşacak can ve mal kaybını en aza indirmek demek.
BU DEFA ÜMİTLİYİZ
Eskiler bir musibet bin nasihatten iyidir demişler. Gerçi şu anda yaşadığımız deprem musibeti bir değil bin seviyesinde. Dolayısıyla verdiği nasihat de bir milyon olmalı. Tabii ki deprem konusunda bütün bir millet olarak toptan bilinçli olmak gerekiyor. Yoksa devlet hangi tedbir faaliyetini yürütürse yürütsün netice alınamaz. Yine de ilk adımın devlet tarafından atılması gerekir. Kural koymak ve kurallara aykırı davrananlara caydırıcı ceza vermek devletin işidir. Milletimizin de yaşanan bu kadar acıdan sonra daha farklı davranacağına ve devlete daha fazla yardımcı olacağına inanıyorum. Çünkü devlete yardımcı olmak aslında kendine yardımcı olmaktır.
