Ramazan ayı kapıda, bir çoğumuzun aklında malum sorular; oruç tutmalı mıyım? Oruç tutarken nelere dikkat etmeliyim?
Beslenme komitelerince sağlılıklı bireylerin oruç tutmasına engel bir durum belirtilmemiştir, ancak tabi ki bireyin kronik hastalığı, yaşı, kilosu gibi birçok dış etkenin bu kararı vermede önemli olduğunu unutmamalıyız.
Oruç tutmanın etkileri nelerdir?
Oruçlu olduğumuz süre boyunca birçok farklı hormon besin almamamız durumundan etkilenir. Besin alımızı durdurduğumuz süreden birkaç saat sonra vücüdumuzda ketozis olarak adlandırdığımız tablo gelişir. Birincil enerji kaynağımız olan glikoz kullanılamadığı için enerji kaynağı olarak keton cisimcikleri kullanılır. Keton cisimcikleri, yağ asitlerinin parçanlanması sonucu oluşan ürünlerdir. Oruç dışında da farklı amaçlarla ketojenik diyet uygulandığını görebiliyoruz. Ketozis durumunda bağ ağrısı görülebilir. Kanıtlanmış bir diğer durum ise düşen kan basıncıdır ( tansiyon). Sıvı alımı, sodyum ve potasyum alımında azalma gibi faktörlere bağlı olarak tansiyonumuz oruçtan etkilenir. Ayrıca kırmızı kan hücresi üretiminde de düşüş görülür. Çalışmalar göstermektedir ki oruç dönemi birçok insanda kilo kaybı olsa da bilinçsizce ve plansızca gerçekleşen bu kilo verme durumunda yağsız kütle kaybı olmaktadır. Oysa biz fazla kilolu kişilerde kilo kaybının yağ kütlesinden olmasını isteriz. Oruç halinin kan lipit seviyelerine etkisi araştırılmış, sonuçlar göstermiştir ki sadece Trigliserit düzeylerinde anlamlı bir düşüşe neden olmuştur.