“İlk Müslüman” ı uzun süreden beri okumak istiyor, hep erteliyordum.
Nihayet okudum.
Lesley Hazleton “İlk Müslüman” da, peygamber Hz. Muhammed’i “İNSAN” olarak ele alıyor; özellikle çocukluğunu, yaşadığı zorlukları, bunların kişiliği üzerindeki etkilerini, hareketlerini, sözlerini, o dönemdeki siyaseti, olayları, savaşları ve yol haritasını, yorgunluğunu, ille de yalnızlığını, İslam dininin gelişimini, yararlandığı kaynakları da açıklayarak, farklı bir bakış açısıyla, saygılı, nazik bir üslupla ve oldukça tarafsız dille irdeliyor.
Kitapta ayrıca, ilginç ve “esprili” bilgiler de var. Örneğin peygamberin 9 eşine karşı “grev” ilan etmesi, eşlerinin de O’nu herkesin gözü önünde protesto etmesi gibi…
Özetle Hazleton bize “İNSAN” Muhammed’i anlatıyor.
Bu kadar açıklamadan sonra, şimdi ben, bu kitabı okuyun, demeyeceğim ve size bu kötülüğü yapmayacağım!
Çünkü kitabı okuyunca, İslam peygamberinin ne denli kibirden uzak, israftan nefret eden, adalet ve eşitlik için büyük mücadele veren, vahiyden önce bile, varsıl olmasına karşın, yamalı giysilerle yaşamını sürdüren, yetim ve yoksullar için servetini seferber eden biri olduğunu öğrenip, çevrenizde ”Müslümanım” diye dolaşanların ağzına kaynar çaydanlıkla vurup, başınızı belaya sokmanızı istemiyorum.
Okumayın efendim bu kitabı okumayın. Açın televizyonlarınızı, din bezirganlarını “Müslüman” diye izleyip, “dindar” yaşamınızı sürdürün!!!
Elbette buna “dindarlık” denirse!