Cumhuriyet Halk Partisi içinde yaşanan tartışmalar, siyaset gündeminde önemli bir yer tutuyor. Bu tartışmaların temelinde ise izleyeceği yol haritası konusunda farklı görüşlerin bulunması yatıyor. Parti içindeki bu çeşitlilik, bir yandan demokratik bir yapı sergilerken, diğer yandan da birlik ve beraberlik mesajının zayıflamasına neden olabiliyor.

Parti içinde kurultay çağrıları ve liderlik yarışları, CHP'de demokratik bir işleyişin göstergesi olarak yorumlansa da, bu süreçlerin partiye zarar verdiği görüşü de yaygın. Bu da, partinin kamuoyu nezdinde birlik ve bütünlük imajını zedeleme riski taşıyor.

Aralık’ın ilk haftasında CHP kulisleri yine hareketliydi. Kurultay tartışmaları CHP’nin gündemindeydi. 14-28 Mayıs 2023 seçimlerinden yenilgiyle çıktıktan sonra yapılan olağan parti kurultayında CHP genel başkanlığını kaybeden Kemal Kılıçdaroğlu’nun, yeni genel başkan Özgür Özel’e karşı parti içinde ve örgütte bir yıldır yürüttüğü “mücadele hareketi”nin nereye varacağına ilişkin tartışmalara en sert çıkış İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu’ndan geldi. İmamoğlu 3 Aralık’ta CHP İl Danışma Kurulu toplantısında partinin olağanüstü bir kurultaya gidip gitmeyeceği tartışmalarına doğrudan gönderme yaptı.

“Partide kurultayı belirleyecek kurum delegelerdir, İmamoğlu’nun iradesi değildir”

İmamoğlu’nun o açıklamasında “Türkiye’nin birinci partisi çıkmış, anketlerde geleneksel oyunu kalıcı şekilde yukarı taşıdığı görülen bir partiyi sanki olağanüstü kurultay ihtiyacı varmış gibi göstermek asla kabul edilemez” ifadelerini kullanması parti kulislerini hareketlendirdiğinde Kılıçdaroğlu’nun başını çektiği “mücadele ekibi”nin ilk tepkisi “İmamoğlu hata etti. Partide kurultayı belirleyecek kurum delegelerdir, İmamoğlu’nun iradesi değildir” şeklindeydi. Bu “mücadele ekibi”nin içinde milletvekilleri olduğu kadar eski belediye başkanları ile eski vekiller de vardı. Nitekim Kılıçdaroğlu, eski belediye başkanları ve milletvekilleriyle bir iki gün önce buluşmuş, birlikte mücadeleye devam mesajı vermişti.

İmamoğlu’nun açıklamasının partideki kurultay tartışmalarını bitirdiği yönündeki değerlendirmeler ise sadece CHP Genel Merkezi etrafında birleşen CHP’liler tarafından değil diğer siyasi parti temsilcileri tarafından da yapılıyordu.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel de CHP’li vekillerle 4 Aralık’ta kapalı grup toplantısında İmamoğlu’nun açıklamalarının tam da üstüne biraraya geldi.  Özgür Özel, plan ve bütçe komisyonundaki CHP’li vekillerin performansını takdir eden konuşmasında bu performansın genel kurul aşamasında daha da güçlenmesi gerektiği mesajını verdi. Kulislerde, toplantıda tek söz alan vekilin Kahramanmaraş Milletvekili Ali Öztunç olduğu söyleniyor. Öztunç’un parti politikalarının konuşulacağı bir başka kapalı grup toplantısı isteğine Özgür Özel’in olumlu yaklaşıp, önümüzdeki günlerde vekillerle daha yakın görüş alışverişinde bulunması bekleniyor.

“Aralık ayı hareketli olacak”

Parti kulislerinde, CHP’de kurultay gündeminin aslında tamamen rafa kalktığı, bunda da bizzat Ekrem İmamoğlu’nun rol oynadığı konuşuluyor. Ancak yine de muhalifler “İmamoğlu hata etti” demekten geri adım atmıyor ve ekliyor: Aralık ayı hareketli olacak. İmamoğlu’nun kurultay isteyen muhalif vekillere bugüne kadar çok yakın durduğu, böylelikle kurultay umutlarını yeşerttiğini düşünenler, İmamoğlu’nun son çıkışıyla CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i kendi cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda ikna ettiğini gösterdiğini iddia ediyor.

CHP’de tartışma bitmez ama ufukta kurultay görünmüyor. Olursa da herkese sürpriz olacak. Sonuç olarak, CHP içindeki bu tartışmaların yapıcı bir şekilde ele alınması ve partinin bütünlüğünü koruyarak, Türkiye'nin geleceğine dair umut verici adımlar atması, hem parti için hem de ülke siyaseti için olumlu bir gelişme olacaktır.