Sevgili okuyucularım, uzun bir aranın ardından sizlerle tekrar buluşmaktan mutluluk duyuyorum. Yurttaşların sorunlarına dair yaptığım haberlere “ŞOK” gazetesinde devam edeceğim.

Sizlerle birlikteyim, yalnız değilsiniz ancak bu süreçte bazı kurumlar, bürokratlar, siyasiler ve halkın sırtından vurgun yapan fırsatçılar rahatsız olabilir, hatta bana ve çalıştığım gazetenin patronajına tehditler savurabilirler. Bunların farkındayız. Ancak kamu yararına olan hiçbir haberden geri durmayacağız ve halkın gazetecisi olmaya devam edeceğiz.

Fahiş fiyatlar ve artan masraflar bıktırdı!

 Özel okulların fahiş fiyatları, velileri isyanın eşiğine getirdi. Her yıl artan eğitim masrafları, ailelerin ekonomik açıdan zorlanmasına ve eğitim sistemine olan güvenlerinin sarsılmasına neden oluyor. Eğitim kalitesinde kayda değer bir artış olmadığını savunan veliler, ödedikleri yüksek ücretlerin haksız ve adaletsiz olduğunu düşünüyor.

 Son yıllarda özel okulların öğrenci başına talep ettiği ücretlerde görülen artış birçok ailenin bütçesini zorlayacak seviyeye ulaştı. Devlet okullarının İmam Hatip Okullarına dönüştürülmesinin ardından çocuklarını bu okullara göndermek istemeyen veliler özel okullara yöneldiler. Çocuklarının daha çağdaş ve iyi bir eğitim almasını isteyen aileler, bu hedeflerini gerçekleştirmek için büyük fedakârlıklar yapmak zorunda kalıyor. Ancak artan masraflar bazı aileleri ciddi ekonomik sıkıntılarla karşı karşıya bırakıyor. Özellikle düşük ve orta gelirli aileler, özel okul ücretlerini karşılamakta zorlanırken, bazıları bu yükün altından kalkamayacak duruma geliyor.

  Veliler, her yıl artan bu eğitim masraflarının “Eğitimde Fırsat Eşitliği” ilkesine aykırı olduğunu savunuyor. Birçok veli, devletin ve eğitim kurumlarının, özel okulların ücret politikalarını düzenlemesi ve denetlemesi gerektiğini belirtiyor. Yüksek eğitim maliyetlerinin; çocukların eğitime erişimini kısıtladığını vurgulayan veliler, bu konuda acil önlemler alınmasını talep ediyor.

 Özel okul ücretlerindeki artışın sadece ekonomik bir mesele olmadığını aynı zamanda toplumsal bir sorun haline geldiğini belirten veliler, bu durumun aileleri ve çocukları olumsuz etkilediğini dile getiriyor. Yüksek ücretler, sadece aile bütçelerini zorlamakla kalmıyor, aynı zamanda çocukların eğitim hakkını da tehdit ediyor.

  Bu hafta, özel okulların velileri ekonomik ve psikolojik olarak nasıl etkilediğini; yüksek ücretlerin eğitimde fırsat eşitliğine nasıl zarar verdiğini ve bu sorunun çözümü için atılması gereken adımları ele alacağız. Velilerin sesini duyurmak ve bu soruna dikkat çekmek amacıyla, ilgili kurumları ve birimleri bilgilendirerek, daha adil ve erişilebilir bir eğitim sistemi için çözümler arayacağız.

 Velilerin Şikayetleri ve Yaşadıkları Zorluklar

 Telefonla görüştüğüm bir veli, isminin yazılmasını istemedi, yaşadığı sıkıntıyı şu sözlerle dile getirdi: “Özel okullarda, veliler âdeta sağılacak inek gibi görülüyor. Okul servis ücretleri resmi servislerin iki katı kadar pahalı. Bu durum, velilerin çocuklarına en iyi eğitimi sağlamak için her türlü fedakarlığı yapmaya hazır olduklarını bilen okulların fiyatları istedikleri gibi belirlemelerinden kaynaklanıyor. Sunulan hizmetin kalitesi ne olursa olsun astronomik ücretler talep ediliyor. Bu da okulların aslında kâr odaklı olduklarını ortaya koyuyor. Eğitim sektörünün ticari bir hale gelmesi velilere büyük bir maddi yük bindiriyor. Bu tutum, eğitimden ziyade kazanç odaklı bir yaklaşım sergiliyor.”

 Başka bir veli ise yaşadığı zorlukları şu sözlerle dile getiriyor: “Geçen sene, çocuğumu okula göndermek için aylık servis ücretlerini sordum. 6-9 kilometre mesafe için 2500 TL’den başlıyordu. Şubat ayından sonra bu ücret 3300 TL’ye çıktı. Bu yıl ise aylık 7000 TL gibi astronomik bir rakam talep ediliyor. UKOME’nin belirlediği ücret ise bu yıl için 2690 TL. Şimdi merak ediyorum, UKOME kararı neden var? Neden uygulanmıyor? Bizi sağılacak inek gibi görüyorlar. Oysa çocuğumu okutabilmek için ne zorluklara katlandığımı, hangi ihtiyaçlarımdan feragat ettiğimi kimse bilmiyor. Artan maliyetler, bir anne baba olarak bizim omuzlarımızda taşınamayacak bir yük haline geliyor.”

Eğitim Sektöründeki Sorunlar ve Çözüm Arayışları

 Özel okulların veliler üzerinde oluşturduğu bu mali baskı, eğitim sisteminin ticari bir hale gelmesine neden oluyor. Eğitim, toplumsal kalkınmanın temel taşı olmalıdır. Ancak bu durum, eğitimde fırsat eşitliğini tehdit ediyor. Veliler, çocuklarının kaliteli bir eğitim alabilmesi için büyük mali fedakârlıklar yaparken, özel okulların kâr amacı gütmesi eğitim sektörünün ruhuna aykırıdır.

Veliler sosyal medyada da bu duruma tepkilerini dile getiriyorlar. Bir veli sosyal medya üzerinden bir kutu okul kitabının faturasındaki açıklamayı paylaşıyor. “Kitap Bedeli” yerine “Almanca Seti” yazıyor. Veli “Neden?” diye soruyor. Çünkü setin içinde Almanca veya başka bir yabancı dille ilgili herhangi bir yayın yok. Ayrıca yazarının kim olduğu, kitabın yayıncısı belli değil, hangi yılın kitabı olduğu belli değil. Ancak 35 bin TL’lik bir ücret talep ediliyor. Bu tür belirsizlikler, velilerin güvenini sarsıyor ve eğitim sektöründeki şeffaflık ihtiyacını ortaya koyuyor.

Yetkililere Çağrı: Denetim ve Düzenleme Şart!

 Özel okulların sadece kâr odaklı bir yaklaşım sergilememesi gerekiyor. Esas olan, eğitimdir ve çocuklarımızın geleceğini güvence altına almaktır. İl ve ilçe milli eğitim müdürlüklerinin bu konuda titizlikle çalışması şart. Geçen yıl 100.000 TL’yi bulmayan toplam eğitim masrafları, bu yıl birçok okulda 200.000-250.000 TL’yi aşıyor. Zorunlu masrafların bu denli artması, velileri ekonomik olarak zorluyor.

 Devlet büyüklerine de şu soruyu yöneltmek gerekiyor: Devlet okullarının kalitesi neden düşük ve neden vatandaşlar özel okullara yönlenlenmek zorunda kalıyor? Devlet okullarının kalitesini yükselterek özel okullara olan talebin azaltılması ve eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması mümkün. Eğitimde eşitliği sağlamak ve tüm çocuklara kaliteli eğitim sunmak devletin birincil görevidir.

 Değerli okuyucularım, özel okullarda yaşanan bu vahim durumun takipçisi olacağız. “ŞOK Gazetesi” her zaman yanınızda ve sizlerin sesi olmaya devam edecek. Yalnız değilsiniz. Eğitimde adalet ve fırsat eşitliği sağlanana kadar bu mücadelenin peşini bırakmayacağız.