İlkeli Söz; Kötü söz sahibine aittirler.

Evlenmiş boşanmış, elli yaşlarında aklı başında biri olarak tanıdığım hanımefendi’ye üzerinde çalıştığım ‘evlenmeden önce’ adlı kitaptan söz ederek rahmetli Doğan Cüceloğlu ile sohbete başladık.

"Doğan Bey" dedi, "şimdiki aklımla yeniden evlenecek olsam, kişiyi daha iyi tanımak için şu dört durumda nasıl davrandığını görmek isterdim.

Anlatmasını rica ettim, kısaca şöyle açıkladı: Aç olduğu zaman nasıl hissediyor ve nasıl davranıyor, ona bakardım. Duygusal bakımdan olgun değilse, aç insan sabırsız ve bencil davranmaya başlıyor.

Öfkeli olduğu zaman, bir şeye kızdığı zaman nasıl konuşuyor, nasıl davranıyor, dikkatle gözlerdim. Bencil insanın kızgınlığı ile olgun insanın kızgınlığı farklıdır. Diyebilirim ki bir insanın olgunluğunun en iyi göstergesi öfkesini nasıl yönettiğidir.

Kendini yalnız hissettiği zaman ne yapıyor? İçine kapanıp dünyaya küsen ve onu suçlayan bir tavır içine mi giriyor, yoksa yalnızlığıyla dost olup, hayatın bu hallerini de sakin bir olgunlukla kabul edebiliyor mu?

Yorgun olduğu zaman nasıl davranıyor? İnsanın bencil olup olmadığını en iyi yorgunken nasıl hissettiği ve davrandığı gösterir. İlişkinin önemini kavramış olgun insan ne kadar yorgun olursa olsun diğerlerini de düşünerek davranır.

Doğan CüceloğluRahmetli Doğan Hoca'nın anlatmış olduğu bu anektod,  yaşamış olduğum deneyimlerle ve kişilerle, gerçekliğini bir çok kez ve de o kadar çok doğru olarak kanıtlamıştır ki. Çok doğru tespitleri, çok isabetli bakış açısı, çok naif fikirleri vardı. Samimiyetle bizlerin gönüllerinde taht kurmayı başarmıştı. Onu uğurladık ama fikirleri, sözleri, tespitleri, öğretileri bizlerle yaşamaya devam edecek. Işıklar içinde uyusun, ruhu şad olsun Doğan Hocamızın.