Erkeğine hâkim olmak...
Bu arzu hangi kadının hoşuna gitmez...
Ama bu konuda öyle aşırıya gidenler var ki erkeği canlı yayın takip eder gibi her hareketini kendisine bildirmesini isteyenler var.
Bu duygu kimi annelerin genç kızlarına da örnek oldu.
Günümüzde nice genç kız evleneceği erkeğin kendisine adeta köle olmasını ister hale geldi.
Hoş kimi erkekler de bu hataya dünden razı oldu...
Nişanlandıktan sonra nişanlısının kendi isteklerini yerine getirmediği zaman strese giren, beni sevmiyor duygusuna kapılan sinir krizleri geçiren genç kızlar belirmeye başladı.
***
Ama unutulmasın ki...
Böyle bir durumda sadece bir tarafın mutluluğu söz konusudur.
Yani evde kadın kocasına böyle hâkim olduğunda sadece kendisi mutludur.
Nişanlı genç kız, nişanlısına böyle etkili olduğunda sadece kendisi mutludur.
Peki mutlu evlilik isteniyorsa her iki tarafın da mutlu olması gerekmez mi?
Öyleyse hiç sordunuz mu eşinize samimi olarak:
“Benim bu baskıcı yapımdan sen mutlu musun?”
Lütfen...
Bunun cevabını aslında bir empati ile sormadan da bulabilirsin.
***
Bir kadının etkin ve baskıcı tarzı hiçbir zaman erkeği mutlu etmez.
Hele erkeğe hükümdar olmak isteyen kadın hayatının en büyük hatasını yapmıştır...
Çünkü kadın otoriter olmakla kendisi “kadın” olma rolünden uzaklaşır. Erkeğin “erkek” olma rolünü çalmaya başlar.
Ve erkeğin her yapacağı hareketi ona emreden bir kadının erkeği, doğasında bulunan “erkek” olma duygusunu yaşayamaz.
Yani yaşayan bir ölü gibi olur…
Erkek güçlü olmalı, güçlü olduğunu hissetmelidir.
Kadın da aslında güçlü olduğu ona hissettirebilmelidir.
***
Peki bir erkeğin yanında kadının en önemli özelliği nedir?
Ne olmalıdır?
Güzelliği midir?
Hayır…
Zenginliği midir?
Hayır…
Soyluluğu mudur?
Hayır… Hepsine hayır…
Kadın erkek için ne zaman önemlidir biliyor musunuz?
Erkek onu seviyorsa…
Kadın sevildiği zaman sevilmesinin katsayısı kadar erkeği kendine çeker…
Kadın eğer sevilmiyorsa...
O erkeği değil canlı yayında gibi kontrol etmek, çanta gibi yanında taşısa bile o erkeğin gözünde kendisi bir hiçtir.
Bu duygu erkek ve kadının doğasında vardır…
Ve dikkat ederseniz hiçbiri birbirine üstün değildir.
Birbirine eşit değildir…
Birbirine muhtaç ve birbirine bağımlıdır… Her ikisinin de konumu ve yeri görevi ve sorumluluğu bir radyo frekansı gibi tutturulduğunda o evlilikten tatlı nağmeler gelmeye başlar…
Eğer evliliklerde erkek güçlü olduğunu hissedemez veya hissettirilemezse, kadın da kendini erkeğine sevdiremez veya erkeği tarafından sevilmezse bu evlilikten sürekli cızırtı gelir…
Mutlu olmanız ve mutlu kalmanız dileğiyle...