Geçen günlerde ABD'de yaşayan bir abimle konuşuyorum... küçük bir diş operasyonu ya da küçük bir dikiş atılması için ödediği rakamları anlatınca, inanamadım...
Geçen günlerde ABD'de yaşayan bir abimle konuşuyorum... küçük bir diş operasyonu ya da küçük bir dikiş atılması için ödediği rakamları anlatınca, inanamadım. "Abartıyor" dedim. Türkiye'de bir kaç gündür kalp hastasının ameliyat masasında stent pazarlığı yaptığını gördüğümde midem bulanmıştı.
Ancak insanların ABD'de hastanelerde sedyelerin üzerinde "bir doktor gelsin de bana baksın diye bekliyorlar" sözlerini duyunca şok oldum.
Bizi övüp onları yermiyorum. Bu benim haddime değil. Benim dikkatimi çeken o abimin söylediği, "ABD bu sağlık sorununun üstesinden bir türlü gelemedi. Obama-Care olmasaydı insanlar hastanelere gitmekten daha çok korkacaktı" dedi. Daha nasıl korksunlar ki.
Ona kalırsa Obama-care'den önce durum daha bir vahimmiş.
Bu arada sürekli "biz Türkleri sevmiyorlar itiyorlar kakıyorlar" diye konuşuyoruz ya, abim enteresan bir ifade kullandı:
-"Burada hastaneye giderken önce Wasp (beyaz sarışın Amerikalı) sonra ben, sonra Latin en son zenciye sıra gelir" dedi.
Nasıl yani deyince, "Amerika'da insanlara doktorların bakması ten rengine göredir" dedi. Biliyorum bu da sadece onun görüşü, bakış açısı... genel geçer bir durum değil. Ancak bunu pek çok kişiden duydum. Hala ırkçılığın devam ettiğini duyardım da bu denli hayatın içine sirayet ettiğini tahmin etmezdim.
Yine ne varsa benim memleketimde var. Her türden, inançtan, renkten insanın eşit olduğu, asla kimsenin dışlanmadığı ender ülkelerden biridir Türkiye'm. Zaten yıllar önce de Avrupa'da yapılan bir araştırmada "Siyahi futbolcuların en çok rahat ettiği ülkelerin başında Türkiye'nin geldiği, ırkçılığın hiç olmadığı enden ülkelerden biri olduğunu" öğrendiğimde de gurur duymuştum ülkemle.