Yaklaşık 2 yıldır süren Pandemi ve neticesi dünya genelinde yaşanılan ekonomik kriz, doğal olarak ülkemizde olumsuz etkileri olmuştur.
Tüm sektörler ve bireylerin etkilendiği bu olumsuzluktan futbol sektörü de nasibini almıştır.
Ülke futbolunun profesyonel paydaşlarının gelirlerinde 2020 yılından bu güne kadar yüzde elliden fazla bir düşüş olmuştur.
An itibarıyla kulüplerimiz ekonomik anlamında adeta bir girdabın içerisine girmiş bulunmaktadır ve bu girdaptan kurtulabilmeleri mucizelere kalmıştır.
Süper lig kulüplerimizin geçmişten bu güne gelinceye kadar kötü hesapsız kitapsız yönetimleri neticesinde biriken borç yükünden kurtulabilmeleri şuan için imkan sız görülmektedir.
Bu kulüplerimizin bankalar birliğiyle yaptıkları anlaşmalarla mevcut borçları yapılandırılmışsa da yaklaşan geri ödeme tarihlerinde ödemeleri nasıl ve hangi gelirlerle yapacakları meçhuldür.
Borç ödeme yükümlülükleri zamanında yerine getirilmediği taktir de daha önce yapılan anlaşmalar uyarınca bankalar birliğinin kulüplerin yönetimlerine kayyum atama yetkisi bulunmaktadır.
İşte mevcut durum bu kadar vahim ve biz futbol severleri ürkütmektedir.
Kulüplerimizin büyük beklenti içerisinde oldukları yayın ihalesinde gelinen nokta 3-4 yıl öncesi 500 milyon dolar olan yayın gelirlerinin üçte bir oranında dahi olmayacağı görülmektedir.
Bunun dışında kulüplerimizin diğer gelir kaynakları olan kombine ve maç bileti forma satışları ve sponsor gelirlerinin de yine 3-4 yıl önceki gelirlere nazaran büyük düşüş yaşandığı dikkate alındığında. Tünelin sonunda ışık olmadığı dahası tünelin sonunu kapalı olduğu gün gibi ortadır.
Netice itibarıyla futbol kulüplerimizin bu çıkmazdan selametle çıkabilmeleri için öncelikle günümüz şartlarına uygun bir kulüpler yasasının ivedilikle hazırlanıp yürürlüğe konulması ve de en önemlisi kulüp yöneticilerinin kulüpleri için yapacakları maddi harcamalardan (özellikle transfer harcamalarından) sorumlu tutulmaları gerekmektedir.
Aksi mi, Kulüplerimizin ruhuna Fatiha !
