Bugün üçüncü köşe yazımı yazmama neden olan yazı yazma isteğim adeta depreşmiş gibi..

Halbuki onca yazı ve haber yazan bir gazeteci olarak 36 yıldır her gün günlük bir yazı ile yetiniyordum..  Evet, günlük olarak yazdığım yorum  ve yazılarımla yetinmeyip, aynı gün üçüncü yazıyı yazmama neden olan en son konuda İstanbul Avcılar İlçesinin CHP’li Belediye Başkanının Zafer Bayram’ı ve Cumhuriyet Bayram’ı kutlamalarına 12,338 TL.harcandığı iddiasını X’de görünce o belediye de belediye meclis üyeliği yapan Ak Partili hemşehrim Tarkan Kaya’yı arayıp, 'Alo' demeden ‘reise yazıktır. Adam tek başına ne yapsın?’ diyorum.
İlk etapta şaşıran ne diyeceğini düşünen AK Partili hemşerim, Avcılar Belediye Meclis Üyesi Tarkan Kaya’nın muhalefette olmasına rağmen bu belediyede üstlendiği görevinde Kültürden sorumlu belediye meclis üyesi olmasıydı. 
‘Siz orada ne yapıyorsunuz? 12 bin lirayı ne yaptınız? Bunu senin söylemen gerekmiyor muydu abi?’ diyerek sorular yönlendirdiğim Ak Partili Tarkan Kaya’nın ‘ne yapalım abi Avcılar halkı yıllardır aynı partiye oy veriyor, 12 bin lira da laf mı? Bugüne kadar bu tür işlere harcanan paralara baktığımızda 12 bin lira yanında leblebi bile olamaz’ diyordu.
Yani Avcılar halkının yıllardır bunlara oy vererek bu harcamalara izin verdiğini, hizmet istemediğini söylüyordu. Yani suçun bunları söylemesi gereken muhalefet olan kendilerini değil, halkın suçlu olduğunu söylüyordu. 
Ben ise ‘Tarkan bey şakayı bırakta, bunları söylemesi gereken kamu oyuna açıklaması gereken, iki nokta üst üste diyerek bizlerin de yazması için sizlerde bunları söyleyeceksiniz ki halkta bilsin. Yoksa halk nereden bilecek yaşananları, yenilenleri..’
Ve devam ediyordum ‘Reise yazıktır, adam tek başına hangisiyle uğraşsın. Siz susarsanız biz gazeteciler nasıl yazarız. Bak abi sorsanız dört kişinin ismini bilmeyeceği bir İl Başkanı başkanınız orta da yokken muhalefet olduğunuz yerlerde teşkilatlarınızdan ses çıkmazsa halk nasıl bilecek, biz nasıl yazacağız’ diye çıkışıyordum.
Ama Tarkan bey aynı yerde durup ‘Fakir abi hak ediyor bu halk, hizmet istemiyorsa  her yeri çöp götüren Avcılarda ben söylesem, sen yazsan ne olur ki?’ diyordu.
Haklı mıydı, AK Partili Tarkan Kaya bilmem ama bu ülkede sadece iktidara yönelik olarak değil, muhalefete yönelikte muhalefetsizlik olduğu için bunlar yaşanıyor diyor ve reisçi olmama rağmen reisi zorda bırakanın diğer bir durumda kendi kadrosu olduğunu bir kez daha anlıyordum.
Ha bu arada bir meslektaşımın ‘abi sana bir gün belirleyelim. O gün yaz. Ama çokta eleştirel yazılar olmasın.’ diye beni uyarması, benimde 'Olur' anlamında bir işaretle bu nazik isteği onaylamam ise her şeyi adı üzerinde makam, mevki sahibi oldukları reisin yorgun, yaşlanan omuzlarına bırakan Ak Partili Tarkan Kaya'ları, eleştirdiği saraya giden, gökdelene çıkan CHP’li muhalefeti, saz çalan lideri içeride olan ama kendisi ortada olmayan DEM’i hatırlatıyor gibiydi.