Mevsimlerin, yılların  anlamı kalır  mı ki
Bir  çocuk  ölüverip  bir  güneş battığında
Dağlar hüzün  kuşanıp  birden  alçalır mı ki
Bir  anne ölüverip,  bir  güneş  battığında- 

Düğüm  düğüm  olmaz  mı boğazda  tüm  sözcükler
Hüzünler  katre  katre  yüreğe  hep  dert  ekler
Yarın  bir  muaamadır  bizleri  neler  bekler !
Bir  anne  ölüverip,   bir güneş  battığında .

Tüm  ışıklar aniden  sönüyormuş  sanırsın
Yaşaması  ar  gelir, her  şeyden  usanırsın
Sen de  gördün  yaşadın,  bu  acıyı  tanırsın
 Bir  anne  ölüverip,  bir  güneş  battığında, 

Nefesin  ağır  gelir omzuna  çöker  evren
Küçüldükçe  küçülür   birden  daralır  çevren
Beyin  işlemez  olur, yanmış gibi  her  devren!
Bir  anne  ölüverip,  bir  güneş  battığında. 

Evlatlar  gözyaşında  sanırsın ki  boğulur
Hepsi  bir  çıkış  arar, burdan  nasıl  doğulur?
Yüreğe dökülenle ne  çok  acı  yoğrulur
Bir anne  ölüverip, bir  güneş  battığında. 

Aydınlıklar  sonlanır  karanlık  kapım  çalar
Onsuzluğun  acısı bir anda  yüzüm  yalar
Anlarım ki  annem  yok, yıkılır tüm   duvarlar
Bir  anne  ölüverip, bir  güneş  battığında.

El  ele  bile  olsak  mutlak  çekineceğiz
Maziye sünger  çekip söküp,  söküneceğiz
Bizler de  belki bir  gün,  böyle  tükeneceğiz
Bir  anne  ölüverip ,  bir  güneş  battığında..

 Şimdi  hep  öksüz  yetim, hem ruhum hem bedenim
Böyle  can  yakmamıştı  hayatta  hiç  gidenim
Acısı  sinesinde  sonsuz  veda  edenim
Bir  anne  ölüverip,  bir  güneş  battığında .

Acımı  bilen  bilir, beni  anlayan  anlar
Sanki  kapımı  çalar birden   ahir  zamanlar
Gözyaşıyla  tanışır   gün  gelende insanlar
Bir  anne  ölüverip ,  bir  güneş  battığında .

Kanadımız,  kolumuz  kırılmıştır  bir kere
Dostelinin  çığlığı ahtır  değdiği  yere
O artık  nur olmuştur ,kavuşunca  mahşere
Bir  anne  ölüverip,  bir  güneş  battığında.