Ülkemizin yarını gençlerimize seslenmek istedim bugün. Onların taşıdıkları dinamizim ve yaşama kattıkları, katacakları güç sayesinde yarına daha güvenli bakabilmemiz olasıdır diye düşünmekteyim.
Derler ki gençlik elden gittiği zaman asla geri dönüşü olmayan bir tren gibidir. Bu nedenle sanırım bir gün bile olsa gençliğine dönmeyi istemeyecek bir insan yoktur yer yüzünde.
Umutlarıyla, enerjileriyle, yaşamımıza kattıklarıyla gençler bizim vazgeçilmezlerimiz. Onları anlamak, sorunlarına etkili ve gerçekçi çözümler bulmak zorundayız. Ancak bu sayede bizler de kendimizi onlara emanet edebiliriz. Onların bu gelişimlerindeki en ufak ihmal ülkemizin geleceğinde de onarılması olası olmayan yaralar açılmasına neden olur. Ben; onlardan beklentilerim ne diye düşündüğüm zaman Ulu Önder Mustafa Kemal’in Gençliğe hitabesi gelir aklıma. Her genç hedefsiz kaldığında, kendini değersiz hissettiğinde dönüp dönüp bu metni okumalı düşünmeli derim. Sorunları ve çözüm yollarını özetle ve net bir şekilde ortaya koymuş, bize düşen görevin ne olduğunu "Muhtaç olduğunuz kudret damarlarınızdaki asil kanda mevcuttur" derken de çözümün gençlerin kendine, bizim de onlara güvenmemiz gerektiğinin altını kalın çizgilerle çizmiştir.
Gençliğimde aradığımı yaşlılığımda buldum, neylersin. Ya ben erken geldim ya sen geç kaldın vuslata, neylersin. Kader diyor ŞEMS-İ TEBRİZİ. Yani insanlığımızın temelinin atıldığı dönemdir gençlik, çocukluk dönemlerimiz. O halde iyi bir insan olmak istiyorsak o çocukluk gençlik tarlalarımıza nefreti değil sevgiyi, korkuyu değil cesareti, köleliği değil özgürlüğü ekmeliyiz. Sonuçta ne ekersek onu biçeriz. Bunu da unutmamlıyız.
Tüm bunların önemini anlayan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyeti gençlere emanet etmesi asla tesadüf değildir. 19 Mayıs 1919 dan bugüne geçen 103 yıllık zaman hep bu gerçeğin ışığında akıp gitti. Atasını seven Türk Gençliği O'nun kendilerine çizdiği aydınlık yolda yürüyecektir. O yol ilimin, bilimin ve çağdaşlığın yoludur. Bugün gençlerimizin en temel ve can alıcı sorunları bu gerçeklerin yeteri kadar onlara anlatılamamış olmasından kaynaklanıyor bence.
Düşünür İ.Kant "GençIikte günIer kısa, yıIIar uzun; yaşIıIıkta günIer uzun, yıIIar kısadır". diyor. Zamanın ve ömrün değerini bilerek gençlerimizi ülkesine, halkına, insanlığa yararlı birer birey olarak yetiştirmek hepimizin boynunun borcudur.
Tüm okurlarımızın 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramını kutlarken sözlerimi Atamızın gençliğe söylediği sözlerle bitirmek istiyorum. "Gençler cesaretimizi takviye ve idame eden sizlersiniz. Siz, almakta olduğunuz terbiye ve irfan ile insanlık ve medeniyetin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli timsali olacaksınız. Yükselen yeni nesil, istikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizsiniz". (M.Kemal Atatürk)
