Yeni Viking projesi için kamera karşısına geçmeye hazırlanan ünlü aktör Franky Lankester ‘Gazete Yazıyor’a konuştu…
Lankester, ziyaretinin seçim sürecine rastalamasına ve bu tarihi ana şahit olmaktan da mutlu olduğunu söyledi…
Rolü için sık sık kadim geçmişe sahip Vikinglerin tarihçesini okuyan, her fırsatta da dizilerini izleyen ünlü yıldızı, yakında ekranlarda göreceğiz.
Franky Lankester'ın aksiyon adamı olduğunu söylemek, biraz yetersiz kalıyor aslında. ‘Bir elinde on marifet var’ derler ya tam da öyle bir ünlü aktör. Film sekörüne girmeden önce Hollanda Kraliyet Denizci Donanması ve İtfaiyesinde görev alan Lankester, ayrıca ünlülerin korumalığını yaptı ve ‘Marbella'da dövüş sanatları eğitmeni oldu.
1977'de Amsterdam'da doğan Franky Lankester, 18 yaşında Air Mobile Brigade adlı hafif piyade birliğine katılmadan önce yerel bir lisede okumuş.
İki çocuk babası, "Her zaman göreve gitmek istediğim için denizci olmak küçüklüğümden beri hayalimdi" diyor.
2001'de itfaiyecilik de yapan ünlü aktör daha sonra Portekizli eşiyle birlikte yeni bir yerde macera hayal ettikleri için Marbella'ya taşınmaya karar vermiş.
Askeri geçmişi sayesinde Pamela Anderson, Bruce Willis ve George Clooney gibi VIP'lerin korumalığını da yapan aktör, korumalığın aslında sıkıcı olduğunu söylüyor.
Aktör, “Evet havalı görünüyorsun ama gerçek şu ki, saatlerce oturup beklemek çok sıkıcıydı” diyor. Marbella'dayken dövüş sanatı ‘Krav Maga'yı öğrenmeye başlayan Franky, sinema perdelerinde olduğu kadar eğitmenlek de yapmaya devam ediyor.
Oyunculuğa nasıl başladığına gelince… 2017'de arkadaşının müzik videosunda tesadüfen görünmesiyle oyunculuk kariyeri de başlamış ünlü aktörün.
Rise of the Footsoldier 4, Pistolera, Room 4D ve Ron Hopper’s Misfortune gibi başarılı filmlerde rol alan Franky Lankester’ın rol aldığı ‘Rise of the Foosoldier 6’ önümüzdeki sonbaharda gösterime girecek. Bir markanın reklam filminde rol almak için İstanbul’da bulunan Franky Lankester’a Gazete Yazıyor olarak sorularımı yönelttim.
İyi pazarlar sevgili okuyucularımız.
Filmlerinizden sizi iyi tanıyoruz, yine de kendinizden bahseder misiniz?
Bir sinema oyuncusuyum ve Marbella, İspanya ve Los Angeles arasında yaşıyorum. Beş yıldır film endüstrisindeyim ve şanslıyım ki Dany Trejo, Robert Davi, Vinnie Jones, Armand Assanti ve daha birçok büyük yıldızla çalışıyorum.
Geçen yıl Türkiye'ye geldiniz. Ziyaretinizin amacı neydi?
Diğer popüler Amerikalı aktörlerin de bulunduğu bir uluslararası projenin fragmanını çekmek için İzmir'e gittim. Çok fazla basın çekti, bu yüzden muhtemelen birçok insan hala projeyi hatırlıyordur.
Seçim döneminde Türkiye’deydiniz, bu ortamın farkına varabildiniz mi?
Hafta sonu seçim sırasında buradaydım ve bunun Türkiye'de çok büyük bir olay olduğunu biliyorum. Burada olmak ve atmosferi tatmak oldukça etkileyici inanın…
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı tanıyor musunuz?
Evet, Tayyip Erdoğan'ın uzun yıllardır Türkiye'nin Cumhurbaşkanı olduğunu ve onu destekleyen pek çok insan olduğunu biliyorum ama aynı zamanda pek çok insanın değişime hazır olduğunu da anlıyorum.
Amerika'nın gözünden Türkiye nasıl görünüyor? İmajımız iyi mi mesela…
Kendi adıma konuşmam gerekirse, Türkiye her zaman çok önemli bir kozmopolit şehir olmuştur. Türkiye, dünyanın dört bir yanından gelen iş insanları, gezginler, turizm ve güzel otantik film mekanları için çağlar boyunca ideal bir ülke olmuştur.
Uluslararası bilinen ve birçok ödüle layık görülen çok başarılı yönetmenlerimiz var. Bilginiz var mı?
Fatih Akın, Ferzan Özpetek ve Nuri Bilge Ceylan'ın yönettiği Türk filmlerini biliyorum. Cannes Film Festivali'nden Duvara Karşı, Ahlat Ağacı'nı hatırlıyorum. Nuri Bilge Ceylan'ın yeni filmi ‘Kuru Otlar Üstüne'nin bu yaz vizyona gireceğini duydum. İzlemek için sabırsızlanıyorum. Kendisinin Sinematografisini ve hikayelerini çok beğeniyorum.
Hiç Türk dizisi izlediniz mi?
Evet, “The Protector” adlı bir Netflix dizisi izledim, onu izlemekten gerçekten keyif aldım. (Çağatay Ulusoy’un rol aldığı Muhafız adlı diziden bahsediyor) Umarım bir gün bir Türk dizisinde bir karakteri canlandırabilirim… Bu harika olurdu.
Bir de ünlü şairimiz Nazım Hikmet'imiz var, tanıyor musunuz?
20. yüzyılın başında tüm dünyada tanınan ünlü bir şair olduğunu biliyorum elbet. Ayrıca hayatının en uzun bölümünü de komünizm ideolojisinden dolayı hapiste geçirdiğini okumuştum.
İstanbul'u nasıl tanımlarsınız? Nasıl buldunuz?
Önceden İzmir'de bulunmuştum. Efes bölgesi muhteşem. Orada harika zaman geçirdim ama İstanbul'a ilk kez geliyorum. Bu şehirdeki insanların konumu ve kültür çeşitliliğinden gerçekten keyif alıyorum. Anadolu kısmı çok güzel, temiz ve çok modern. Beşiktaş, Taksim, Ortaköy, Fatih’in tarihi sokakları, binaları, camileri ve tabii ki ünlü Kapalıçarşısıyla bana çok otantik bir his veriyor... Ayrıca Bebek bölgesini de çok sevdim, Boğaz’ın manzarası eşliğinde bir akşam yemeği yemek ruhuma iyi geldi.
Şimdi meşhur soru, peki ya Türk yemekleri?
Türk yemekleri tek kelime ile harika. Kebap, köfte, döner, börek, adını siz koyun hepsi çok güzel. Ve Türk tatlıları kesinlikle çok lezzetli. Baklavayı çok beğendim ve gitmeden önce arkadaşlarıma alacağım.
Neden İstanbul’dasınız?
Hollywood Produksiyonun ortaklarından menajerim Varol Porsemay, Scooteral firmasından benim için İstanbul'da reklam teklifi alınca iletişime geçti. Scooteral elektrikli scooter, motorsiklet, hoverboard ürünlerine sahip olan bir şirket. Benim hobim de motosiklet ve bu teklif ve tanıtım filmi bana çok çekici geldi ve hemen kabul ettim. Türk insanı gerçekten muhteşem ve samimi. Scooteral'ın ortaklarından Celalettin ve Mehmet Akif Bey’e misafirperverliklerinden dolayı teşekkür ederim. İstanbul sokaklarında eğlenceli bir çekim gerçekleştirdik. Bu bahane ile İstanbul sokaklarını da doyuncaya kadar gezmiş oldum. Bu arada unutmadan bana bu eşsiz İstanbul seyehatini yaşatan Ramiz Özbay ve Varol Porsemay’a da teşekkür ediyorum.
Okurlarımıza ne söylemek istersiniz?
İnsanlara, özellikle de genç nesile, hayallerini asla kaybetmemelerini, disiplinle, kararlılıkla ve her zaman pozitif düşünerek her istediklerini başarabileceklerini söylüyorum… Etrafınızı aynı fikirde insanlarla çevreleyin. Tüm gazete çalışanlarına sevgilerimi gönderiyorum.
