Napolyon’un ünlü sözü ‘Para Para Para’. Her şeyin azı karar çoğu zarar iken, paranın çoğu değil azı zarar.

Ne kadar çok paran varsa o kadar güçlüsün anlayışı dünyada hakim olan genel yaygın bir anlayış. Sizler de takdir ederseniz ki çok da haksız sayılmaz bu görüş. Fakat hiçbir zaman kölesi olmamak gerekiyor. Para bir o kadar da amaç değil, araç olmalı. Hayatta paranın da satın alamayacağı insanı insan yapan, maneviyatı ve ruhunu tatmin etmek için mutlu olacağı nice değer var. Aile saadeti gibi. 
Peki bu bağlamda sorumuz şu; Parayla saadet olur mu?
Yedi ülkede yapılan bir deney ile bu sorunun cevabı bulundu.

‘Yedi ülkede yapılan yeni bir deney ile paranın mutluluğu "satın alabileceğini" ortaya koydu.
Deneye üç düşük gelirli (Brezilya, Endonezya, Kenya) ve dört yüksek gelirli (Avustralya, Kanada, Birleşik Krallık, ABD) ülkeden toplam 300 kişi katıldı.
Kanada'daki British Columbia Üniversitesi'nden araştırmacıların yürüttüğü çalışmada 200 katılımcıdan her birine tek seferliğine 10 bin dolar gönderildi ve bu parayı üç ay içinde diledikleri gibi harcamaları istendi.
NBC News'ün haberine göre bazı katılımcılar, parayı banka hesaplarında görene kadar deneyin gerçek olduğuna bile inanamadı.
Kalan 100 kişiye ise kontrol grubunda oldukları için hiç para verilmedi.
Tüm katılımcılar her ay araştırmacıların hazırladığı anketleri doldurdu. Bu anketlerdeki sorular katılımcıların ne kadar mutlu hissettiğini ölçmek üzere tasarlanmıştı.
Katılımcılardan ne kadar mutlu hissettiklerini 1'den 7'ye kadar, ne kadar üzgün hissettiklerini ise 1'den 5'e kadar derecelendirmeleri istendi.
Üç ayın sonunda 10 bin doları alan katılımcıların, hiç para almayanlardan daha mutlu hissettiği tespit edildi.
Deney tamamlandıktan üç ay sonra katılımcılar yeniden benzer anketleri doldurmak üzere çağırıldı. Bunun sonucunda 6 ay önce 10 bin dolar verilen katılımcıların olumlu hislerinin devam ettiği ve halen diğerlerinden daha mutlu oldukları görüldü.
Öte yandan ülkeler arasındaki ekonomik farklılıklar, deneyin katılımcıları üzerinde de belirgindi. Zira yıllık hane geliri 123 bin doların üzerindeki kişilerin hisleri, para alan diğer katılımcılara kıyasla daha az değişmişti.
Hakemli bilimsel dergi PNAS'ta yayımlanan makalede "İnsanların yüzde 99'unun yıllık hane geliri bu miktardan az" ifadelerine yer verildi:
Bunu göz önüne alırsak, nakit transferlerinin dünya nüfusunun büyük kısmında fayda sağlayabileceği görülür.
Araştırmanın ortak yazarı ve psikoloji profesörü Elizabeth Dunn da konuyla ilgili şunları söyledi; Verilen paranın 2 milyon dolar olmasına gerek yok. Çok daha küçük bir miktar bile çok net gözlemlendi ki büyük bir fark yaratabilir.
Uzun lafın kısası küçük bir grup içinde de olsa yapılan bu son araştırma, bu deney bizlere gösterdi ki ‘parayla saadet oluyor’.

İlkeli Söz; Güzel günleri beklemek değil yaşamak gerek.