Rekabete dayalı yüzmenin amacı belirli bir kol sayısı veya ayak vuruşunun kısıtlanması dahilinde belirli düzeydeki bir mesafeyi daha hızlı şekilde kat edebilme kapasitesini gösterebilmesidir. Bunu başarabilecek düzeyde bir sporcu için rakiplerine kıyasla en yüksek ortalama hız değerine ulaşıp bunu sürdürebilmelidir. Bu, teknik yeterlilik, uygunluk, taktik farkındalık ve güç gibi özelliklerin bir kombinasyonunu gerektirir.
Güç, sporcunun belirli bir harekette kuvvet üretme yeteneği olarak da tanımlanabilir. Çünkü meydana gelen bir hareketin kuvvet üretimi sonucunda yapılabileceğine imkan tanınır. Havada zıplayan bir adam bacakları aracılığıyla yere kuvvet uygulamalıdır. Dünya insandan çok daha büyük bir kütleye, ağırlığa sahip olduğu için onu hareket ettiremez fakat aksine uygulanan kuvvet doğrultusunda onun kendi kütle merkezini dünyadan uzaklaştırmasına neden olur. Yeterli kuvvet uygulanabildiği takdirde yerçekimi onu geri çekmeden önce yerden ayrılmış olacaktır. Kısa sürede daha fazla kuvvet uygulayabilen insanlar da bu nedenle kendilerini daha yükseğe itebilir veya daha yükseğe sıçrayabilirler. Sıçrama için geçerli olan prensiplerin aynısı yüzme için de geçerliliğini koruyacaktır. Yüzme hareketinde daha fazla güç üretebilen bir yüzücü daha hızlı olacaktır. Çünkü yüzme sırasında uygulanan kuvvet yere göre daha çok suya uygulanır.
Bir sporcunun suda üretebileceği hız miktarı incelendiğinde birçok değişken vardır. Bu değişkenliklerden birisi de güçtür. Güç sahip olunan fiziksel enerji olarak tanımlandığı gibi herhangi bir nesneyi kaldırmak veya taşımak gibi çeşitli eylemlerin gerçekleşmesini de sağlamış olur. Nihayetinde güç belirli bir zaman aralığında üretebileceğimiz kuvvet miktarıdır diyebiliriz. 50 m’den oluşan yüzme yarışlarında güç kısmı, bir yarışın yüzde 30 unu oluşturabileceği belirlenmiş ve performansı en üst düzeye çıkarabilmek için ise güçlü bir çıkışın olması gerektiği öne sürülmüştür. Bir yüzücü güçlü bir çıkış yaptığında havada maksimum mesafeyi kat edebilmesi için hızlı ve büyük miktarda enerji üretmesi gerekir. Suda iken yüzücü maksimum hızda hareket edebilmesi ve sahip olunan hızı sürdürebilmesi için de yeni bir güç seviyesi uygulamak lazımdır, onun içinde kasları mümkün olan en verimli şekilde kullanabilmelidir.
Yüzücünün sudaki performansı söz konusu olduğunda tüm nitelikler çok önemlidir. Bunları incelediğimizde bir sprinter yüzücünün atabileceği kol sayısı sınırlı olduğundan, yarışlar boyunca maksimum güce ihtiyaç duyabilirler. Bir diğer yandan orta ve mesafe yüzücüleri ise yarış boyunca iyi bir tempoyu sürdürebilmeleri için daha fazla güç dayanıklılığına ihtiyaç olabilir.