Sevgili okuyucularımız aranızda kahve içmeyi kimler sevmiyor? Aranızda kahve uykusuzluk, gerginlik, çarpıntı yapıyor diyenler vardır mutlaka. Hatta çocuklar kahve içmez, içerse ‘Arap’ olur derdi atalarımız. O dönemlerde kahve zor bulunduğu, günümüz kadar kahve satışları her yerde olmadığı için çocuklar içsin istenmezdi. Tabi bir de bu kadar faydalı olduğu bilimsel olarak kanıtlanmamıştı. 
Yapılan son bilimsel araştırmalar ve makaleler gösteriyor ki; Kahveyi daha bir bilinçle ve daha bir sevgiyle içebiliriz. Hatta çocuklarımıza da gönül rahatlığıyla ‘azı karar çoğu zarar’ ilkesiyle içirebiliriz. 

‘Kahve; Enerjimizi arttırır, mutluluk verir, şeker hastalığından korur, zayıflatır, Alzheimer ve demans riskini azaltır.

Karaciğerimizi korur. Hatta kalın bağırsak ve karaciğer kanser riskini azaltır.

Kafein % 3-11 metabolizmayı hızlandırır. Yağ yakımını % 10 arttırır. Zayıflamamızı, metabolizmamızı çalışır vaziyette tutup formda kalmamızı sağlar.

Hem yağ asitlerini serbestleştiretek, hem de adrenalin salınımını sağlayarak fiziksel performansımızı arttırır. Biizi daha dinç yapar.

Kahve içenlerde insülin direnci ve yetişkin ve çocuklardaki tip-2 diyabet riskini azaltır. Bunu %23 ila %50 arasında azalttığına dair belirten makaleler var. Fakat en güçlü makale yaklaşık 458 bin kişi dahil edilen bir meta-analiz. Bu çalışmada; günlük bir fincan kahvenin % 7 oranında tip-2 diyabeti azalttığı belirtilmiş.

Alzheimer; En sık nörodejeneratif hastalıklardan ve bunamaya yol açıyor. 65 yaşın üstündekileri genelde etkileyen, kesin tedavisi olmayan bir hastalık. Bazı çalışmalarda kahve içmenin %65 riski düşürdüğü belirtiliyor.

Kahve içenlerin, parkinson olma riskinin de %32-60 oranında azaldığı gözlemlendi.

490 bin kişilik yapılan bir çalışma sonucunda günde 4-5 fincan kahve, bağırsak kanserini % 15 azaltıyor.

Kahve içenlerde; karaciğer kanseri % 40 azalıyor.

Harvard’ da yapılan bir çalışmaya göre; Günde 4 kupa veya daha çok kahve içen kadınlar, % 20 daha az depresyona giriyor.

208 bin kişilik yapılan bir başka çalışmada ise; Günde 4 kupa veya daha çok kahve içenlerde intihar eğiliminin %53 oranında daha az gözlemlendiği ortaya çıktı.

Kahvenin tansiyonu yükselttiği iddiası soruluyor. Bununla ilgili yayınlar da var. Sadece 3-4mm/Hg yükseltebilir. Çok önemli bir oran değil, zaten içmeye devam edenlerde normale döner, hatta kahve kalp sağlığını destekler deniliyor.

Kahve içenlerde inme(stroke) riski %20 azalır.’

Son olarak; kahve önemli bir antioksidandır; B3, B5, Magnezyum kaynağıdır.

Hatta ömrü uzatır...

Bahsedilen kahve; içinde krema, şeker, süt tozu gibi katkılar olmayan, suda erimeyen, ham çekirdekten öğütülmüş ve çok kavrulmamış kahvedir. Filtre kahve, Türk kahvesi, espresso gibi.

Kahve hakkında okumaya kalksak saatler süren bir araştırmanın kısa bir özetini ana başlıklarıyla sizlerle paylaştım.  Her kahve içtiğinizde bu yazıyı hatırlar mısınız bilmem ama artık gönül rahatlığıyla daha bir severek ve sağlığınız için kahve içmeyi unutmazsınız. Kahveyi bir çok kişi kadar ben de çok severim. Hatta beni yakından tanıyanlar bilir ki sözü ve bestesi bana ait olan bir de ‘Kahve’ isimli bir şarkım var. Bu kadar faydası olduğunun bilimsel olarak ispatlanmış olduğunu görünce ben de çok sevindim.

40 yıl hatırı olduğu söylenen kahvenin içtiğimiz dostlarımızla ömürlük olması, ağzımızın tadının bozulmaması, sağlıklı kalabilmek, sağlıkla içebilmek dileğiyle haydi şimdi bir kahve yapıp içelim.

İlkeli Köşe; Ve kadın...
ışığıyla, neşesiyle, kahkahasıyla başınızı döndürebiliyorsa...
Gözleri gözlerinizi okuyorsa...
Sevincinizi, hüznünüzü, paylaşabiliyorsa...
İşte o kadın sizin en büyük şansınızdır, helal olan şarabınızdır...