Son haftalarda ilk yarılardaki motivasyon kaybıyla dikkat çeken Fenerbahçe takımı Alanyaspor önünde sezonun en iyi ilk yarısını oynayıp 3 puanı almayı bildi.

Mourinho’nun oynatmaya çalıştığı 3’lü sisteme Sami Uğurlu ön alanda adam adama baskı ile karşılık vermeye çabaladı. Fakat gördükki Fenerbahçe sabırla oynayıp bulduğu ilk pozisyonda öne geçti. Dengeli oyun ve pas sisteminin oturmasındaki önemli etkenlerden biri ayağı iyi oyuncuları çokluğuydu.

Levent Mercan, Skriniar, Amrabat, Oğuz, Kostic ve onlara duvar olan istasyon oyununun olmazsa olmazı Edin Dzeko Alanya baskısını hemen hemen her defasında kırıp skoru kendi lehine çevirdi.

Uzun bir dönem süre alamayan Levent oynadığı son üç maçta sahadaki en iyilerden. Bu form durumu Mourinho’yu etkilemiş görünüyor. Sakatların çokluğuda bir etken ama Levent’in büyüyen oyunu ilk 11’e girmesinin temel sebebi.

Talisca, Dezko ve Tadic ileri üçlüsü ağır gözüküyor. Hatta Talisca henüz hazır değil fakat Mourinho onu oynatarak forma sokacak anlaşılan.

Edin Dzeko’nun bu akşamki oyun aklı, performansı, kaptanlığı da hafızalara kazınır. Boşnak yıldız geçişleri, duvar olmayı müthiş bir şekilde yapıyor. Helal olsun. Atmasa da sahadaki varlığı attırıyor. 61 kez topla buluşması ve yüzde 70 isabetli oyunu inanılmaz bir durum.

Mourinho’nun akıl dolu oyun planı ve takımın kalitesi bu maçtaki “ben artık takımı tanıyorum” düşüncesinin ıspatıydı. Tüm olumsuzluklara rağmen Mourinho hamleleri ile oyuncularının kalitesi ve aklıyla farkı yaratıyor.

Talihsizliklerden bir tanesi de diyeceğim ama İsmail’de eklenince iki tanesi yine sakatlıklarla boğuşan Fenerbahçe'yi üzüyor.

Çağlar’ın ve İsmail’in sakatlanması Avrupa ve ligde ciddi etki sağlar. Stoperde oynatacak oyuncu kalmadı adeta. Amrabat’ı stoperlerin arasına giriyor diye eleştirirken bir anda kendini merkez stoperde buluşu bu sancılı süreçte hem ona hem Fenerbahçe’ye iyi gelecek.

Merkezdeki hamleli oyununu bugün stoperde gösterdi ve oyun kurmada etkili bir opsiyon olup orta alanı rahatlattı. Mourinho’nun istediği stoper tipi aslında tam da bu.

Skorer değil dedikleri Sebastian Szymanski’nin atıığı 4000. gol sadece skora değil tarihe de geçen bir skorer olduğunu altın harflerle yazdı. Ona da moral olur bu gol.

Oğuz Aydın’ın yükselen formu ve son 2 maçta yaptığı 4 asist yapması parmak ısırtıyor. Milli takıma bir opsiyon olması lazım. Szymanski'ye al da at dediği 4000. golün asisti ile o da tarihteki yerini aldı.

Maçın hakemi Cihan Aydın idare etmeye çalıştığı maçın sonunu getiremedi. Fenerbahçe’li oyunculara verdiği sarı kartlarda haklıydı. Fakat üst üste 4 faul yapan Richard’a vermediğ sarı kartlar, Szymanski’ye salladığı ve isabet ettirdiği tekmeyi gözünün önünde olmasına rağmen kırmızı ile cezalandırmayışı şaka gibiydi.

Bu adamlarda neden ısrar ediliyor anlamış değilim. Maç içinde Hwang’ın koluna gelen topta devam demesi de tartışmalıydı. 

Maçın Üçlüsü

Levent Mercan - Edin Dzeko - Oğuz Aydın