“Küçük yaşlarda matematiğin anlam ve önemini kavradım ve matematikle düşünmenin kişiye neler kazandırdığının farkına vardım”
MATEMATİK BİLMENİN HAYATTAKİ ANLAM VE ÖNEMİNİ BİLİYOR MUSUNUZ?
E-Ticaretin Gücü:
“Matematiksel Düşünce ile Başarıya Ulaşmak"
Bir ürünü satarım demek için “neyi, nerde, nasıl, ne zaman ve kime?” satarım sorularının cevaplarını biliyor musunuz? Özellikle de dijital ve yapay zekanın ön plana çıktığı günlerde ne kadar zor değil mi? Peki, bunun için bile matematiksel düşünmenin ne kadar önemli olduğunu hiç düşündünüz mü?
Evet, bir ürünü başarıyla satmak için “neyi, nerde, nasıl, ne zaman ve kime?” satarım sorularının cevaplarını bilmek oldukça önemlidir. Bu soruları doğru bir şekilde cevaplamak, bir e-ticaret işinin başarısını belirleyebilir. Ürün seçimi, hedef kitlenin belirlenmesi, uygun pazarlama stratejilerinin oluşturulması, doğru zamanda doğru platformda satış yapma gibi faktörler büyük önem taşır. Özellikle günümüzde dijital ve yapay zekanın ön planda olduğu dönemde, e-ticaret işletmelerinin rekabet etmek ve başarılı olmak için bu teknolojileri doğru bir şekilde kullanması gerekmektedir. Ayrıca, e-ticarette matematiksel düşünme de büyük bir rol oynar. Verilerin analiz edilmesi, trendlerin ve müşteri davranışlarının matematiksel olarak değerlendirilmesi, doğru stratejilerin belirlenmesinde kritik öneme sahiptir. Matematik, verileri anlama, problem çözme ve stratejik kararlar alma konusunda e-ticaret işletmelerine güçlü bir avantaj sağlar.
“Küçük yaşlarda matematiğin anlam ve önemini kavradım ve matematikle düşünmenin kişiye neler kazandırdığının farkına vardım” diye ifade eden Matematik dehası Murat Baş “Hayatımda, her şeyin bir matematiği olduğu ve bu doğrultuda meydana geldiği gerçeği önemli bir yer edindi” diyerek özetliyor hayatın gerçeğini.
Gazete Yazıyor muhabiri bendeniz Senay Güncavar ve ekibimizden konunun uzmanı Vesim Parlar ile sorularımızın cevaplarını bulabilmek için matematik dehası Murat Baş ile buluşuyoruz.
Biz sorduk konunun uzmanı Murat Baş ise merak edilenleri Gazete Yazıyor okuyucuları için cevapladı:
Murat Baş kimdir? Kariyer hayatınızı merak ediyoruz, bize bahsedebilir misiniz?
Her şeyi merak edip sorgulayan, lâkin aldığı yanıt ve bilgilerden tatmin olmayan bir çocuğun 37 yaş versiyonu diyebiliriz. Çevremdeki hayatı merak eden, sorgulayan bir çocuk olarak hayatımı sıradanlıktan uzakta geçirdim. Öğrencilik yıllarımda ise Bilkent Üniversitesi'nde çift anadal yaparak farklı alanlara ilgi duymaya başladım. Kariyerimde bankacılık ve finans alanında çalıştım, ancak Türk Telekom'da teknoloji konularına olan merakımı keşfettim. Danışmanlık projeleriyle farklı yetkinlikler kazandım ve sonrasında Borsa İstanbul Grubunda veri analizi ve iş zekasının önemini öğrendim. Statik olmaktan hoşlanmadım ve çeşitli şirketlerde farklı departmanlarda çalıştım. Bir katalizör gibi sürekli değişime ve gelişime açık oldum. Erciyes Anadolu Holding'de mobilya ve tekstil sektörlerindeki sıkıntıları fark ederek kaliteli projeler üretme hedefine odaklandım. Uzun süren kariyerim boyunca IT, Satış, Pazarlama, Performans Yönetimi, Ar-Ge ve E-ticaret departmanlarını yönettim. E-ticarette doğru bilgi ve deneyimlerin önemini vurgulayarak sektörde eksik ve yanlış bilgilerle dolu olduğunu gördüm. Bilgiyi önyargısız ve doğru bir şekilde aktarmanın önemine inanıyorum. Online satış alanında uzman kişilerden ve güvenilir kaynaklardan öğrenmenin gerekliliğini vurguluyorum. Başarılı olmak için sadece harika ürünler yeterli değil, veri analizi, sistem entegrasyonları ve platformların algoritmalarını anlama gibi önemli unsurları da dikkate almak gerekiyor. Sonuç olarak, hayatım boyunca öğrenmeye açık, sorgulayan ve doğru bilgiye ulaşma çabasında bir kişi oldum. Başarının gerçek aydınlanmanın, farklı bakış açılarıyla, sürekli öğrenerek ve gelişerek yaşandığına inanıyorum.
HAYATTA HERŞEYİN MATEMATİK OLDUĞUNU ÖĞRENDİM
Yıllarca Marmara Üniversitesinde matematik profesörlüğü yapmış ve sağlık sorunları nedeniyle aynı coğrafyada yollarımızın kesiştiği matematik öğretmenim ile aramızda yaptığımız anlaşma, bilgiye olan açlığımı az da olsa dindirmeye başlamıştı. Öğretmenim, karşısındaki küçük çocuğa gözlerinin yeteri kadar görmediğini söylemişti ama matematik problemlerini çözerken ve geometrik şekilleri çizerken sanki öğretmenimin gözlerine ayrı bir canlılık geliyordu. Öğretmenimin bu esnadaki çabası bana, aramızda yaptığımız anlaşmanın aslında benim açımdan tek taraflı kazanç ilkesine dayandığını göstermeye çalışıyordu.
Anlaşmamız da şuydu: Okul sonrası ben öğretmenime, günlük 1 saat kitap okuyacaktım, o da bana bunun karşılığında 1 saat matematik ve rasyonel bilgiler edinme fırsatı sunacaktı. Bu sayede küçük yaşlarda matematiğin anlam ve önemini kavradım ve matematikle düşünmenin kişiye neler kazandırdığının farkına vardım. Hayatımda, her şeyin bir matematiği olduğu ve bu doğrultuda meydana geldiği gerçeği önemli bir yer edindi.
Yaptığınız mesleği nasıl açıklarsınız?
Online platformlarda ürün satmak, birçok insan tarafından çoğu kez sadece internet ortamı aracılığıyla gerçekleştirilen, basit ve kolay bir işmiş gibi görülüyor. Biraz amiyane tabirle oturduğu yerden bilgisayar başında para kazanmak gibi düşünülüyor. Hâlbuki e-ticaret, büyük bir ekosistem ve dünyadaki çoğu tüketiciye ve satıcıya hitap eden ve ulaşabilen büyük bir okyanus. İnternetin dünya genelindeki yaygınlık ve genişlik düzeyini düşününce, online satış artık şirketlerin/bireysel satıcıların olmazsa olmazı. Maalesef TR’deki çoğu şirket bunun farkında değil ya da farkında olup hamle yapmıyorlar, yapmak istediklerinde ise bu alanda kalifiyeli personel bulmak da gittikçe zorlaşıyor, bulunan da kendini iyi yetiştirmişse ve büyük resmi gördüğünde istifasını veriyor kendi şirketini kuruyor.
BİR ÜRÜNÜ ÜRETMEK YA DA ÜRETTİRMEK YETMİYOR
Lakin sadece bir ürünü üretmek ya da ürettirmek yetmiyor. Birçok bilgi ve deneyimden beslenip veriyi doğru okuyup analiz etmek ve başarılı olmak için her alanda olduğu gibi bu alanda da stratejik hamlelerle hareket etmek gerekli. Diyelim ki bir ürün ürettirip satacaksınız ya da var olan ürünü satacaksınız. Satacağınız ürüne karar verme süreci/analizi, en büyük aşama aslında. Sonrasında ürünü satışa sunduğunuzda operasyon, lojistik ve ardından müşteri memnuniyeti aşamalarında uzmanlaşmış olmanız gerekiyor ya da alanında gerçekten uzman arkadaşlarla çalışıyor olmanız lazım. Tabi ki bu da “capital” yani para gerektiriyor.
“NEYİ, NERDE, NASIL, NE ZAMAN VE KİME?” SORULARI NETLİK KAZANMALI
Deneyimlerime dayanarak sürekli araştırma hâlinde olan biriyim. Sadece ürün ya da içerik olarak değil; görselleştirme, estetik, hikâyeleştirme, çeşitli yazılım toolları vb. ile de ilgileniyorum. Tek bir sektörde değil, birçok sektörde araştırmalar yapıyorum. Fabrikalar geziyor, yurt içi ve yurt dışı fuarlara katılıyor, alanlarında uzman arkadaşlarla konferanslar yapıyor ve data topluyorum. Kısacası taze bilgiye erişmek ve güncel kalmak için uğraşıyorum. Satranç tahtasında olduğu gibi 5-6 adım sonrasını görebilmek ve buna göre aksiyon planı çıkarmak gerekiyor.
Evet, bu ürünü satarım demek için “neyi, nerde, nasıl, ne zaman ve kime?” satarım sorularının cevapları, kusursuz şekilde netlik kazanmış olmalı. Özetle core ekibim (çekirdek ekip) ile birlikte bunları yapıyoruz ve sorularımıza net cevaplar bularak strateji ve aksiyon plânlarımızı kurguluyoruz.
Projelerinizden biraz bahsedebilir misiniz?
Satış platformlarında yer alabilecek ve katma değer yaratacak birçok inovatif proje ile uğraşıyorum. Örneğin insanların uyku saatlerine yönelik inovatif teknoloji ile tasarlanmış yatak, futon, pike, yastık vb. ürünlerin geliştirilmesi ve üretilmesine bu sıralar oldukça vakit ayırıyorum. Birkaç yıldır üzerinde çalıştığımız yazılım/uygulama teknolojileri üzerinde de çeşitli geliştirmeler yapıyoruz; örneğin geliştirdiğimiz “hiri.app” uygulamamız ile AI (yapay zeka), Machine Learning (Makine öğrenmesi), ve Boğaziçi Üniversitesi ile birlikte hazırladığımız soru setleri ile şirketlerin işe alım aşamalarını kolaylaştırıp daha verimli hale getiriyoruz.
Bununla birlikte üretici, toptancı ve çeşitli perakende mağaza kanallarını bir araya getiren entegrasyon üzerinde çalışıyoruz, 6 aydır belirlediğimiz bazı illerdeki pilot çalışmalar ile uygulamayı daha da verimli hale getirme sürecindeyiz. Xbirdy yapılanmamız ile TR’deki mucitleri bir araya getirecek projeye şu an ekibimle birlikte yoğun mesai harcıyoruz.
En ilginç ve hoşunuza giden proje nedir?
6 aydır ekibimle birlikte üzerinde çalıştığımız Xbirdy adında marka tescilini de USA pazarında aldığımız bir projemiz var, kısaca aktarmak gerekirse; rakiplerden farklılaşan ve dünyanın herhangi bir pazaryerinde son tüketiciye satışı sunulmayan, insan hayatını kolaylaştıran tasarım, teknoloji, dijital oyun dünyası, yeme, içme, çevre ve sürdürülebilirlik, film, video ve müzik gibi çeşitli kategori ve alanlarda parlak fikirlerin ürünlere dönüştürüleceği bir yapıdır.
BİR DAKİKALIK SÜREDE PROJE ANLATILACAK
TV, basılı yayın ve dijital kanallarda yapacağımız reklam ve çağrı sonrası gelen parlak fikirler için sitemizden başvuruları alacağız. Sonrasında kendi kurguladığımız yapay zeka, makine öğrenmesi ve büyük veri ile soru setleri oluşturup “mucitlere” otomatik sorular yöneltecek bir sistem, ilgili cevaplar sonrasında açılacak kamera ile mucit’in 1 dk. süre zarfında projesini anlatması ve bu esnada yine kendi yazdığımız yazılım ile vücut dili, ses tonu ve mimikler eşliğinde mucidin projesine ne kadar güvendiği ve sorulan sorulara verilen cevapların tutarlılığı ölçümlenerek bir skorlama çıkartacağız. Sonrasında belirlediğimiz kriterlere uyan “mucit adayları” kampüsümüze davet ederek; hukuki danışmanlık, koçluk, dizayn, prototip üretim ve pazarlama görsel çalışmaları ile ürünü yurtdışında pazara açacağız.
Dijital sizin gözünüzde nedir?
Kısacası yere basan hayallerinizi doğru adımlarla gerçekleştirebildiğiniz ve dünyanın dört bir yanındna herhangi birine dokunabildiğiniz geniş bir veri ağı yelpazesi diyebilirim. Nasıl ve ne için kullandığınıza göre yorumlanabilecek aksiyona geçen fikirlerin yansıtılması diyebilirim. Tabi ki dijitali kötü emelleri ve algı yönetimi için de kullanabilir birileri, insanlığa ve geleceğe faydalı olabilecek bir çok şey yapma imkanınız da elinizin altındaki klavyede. Bu konuya açıklık getirmek için Yılmaz Erdoğan’ın şiirinden bir bukleye yer vermek isterim;
"Nöbetlerde edebiyat sohbetlerde bir yarışma kavgası
Fikirden fikire sıratlar geçilmiş
Ne Murat suyu kan aksın isterim
Ne şiirinden vazgeçerim kavganın
Mesleğim göze almaktır
Kalabalığa faydanın bedelini
Öderim sağdan soldan aldığımla
Sözlerimden başka vasiyetim ve servetim yoktur."
“KEŞKE GÜN 24 SAATTEN FAZLA OLSA”
İlham kaynağınız nedir?
Tarih, deneyimler, çığır açan fikirler, sorgulama dürtüsü ve kendime rol model belirlediğim beslendiğim insanlar, metinler, şiirler, resimler, müzikler, ürünler vb. her şey diyebilirim. Leonardo Di Ser Piero da Vinci’nin benim için çok ayrı bir yeri vardır. Görsel zeka ile analitik bakış açısının yaptığı çalışmalara, buluşlara ve eserlere yansıtma tarzının verdiği büyük haz.
Ayrıca Steve Jobs’ın bana göre en müthiş özelliği, farklı fikirleri / ürünleri ve tasarımları mixleyebilme özelliği, bu yoldan emekleyerek gitmeye çalışan biriyim. Bu yüzden sektörden bağımsız bir çok yurt içi ve dışı fuarları gezen, sanatsal çalışmalara etkinliklere dahil olmaya çalışan, yeni beyinler/fikirler/insanlarla tanışmak için koşuşturan günlük 4 saat uyku ile duran biriyim. Bazen keşke gün 24 saat değil de daha fazla olsaydı diyorum. Çünkü sığamıyorsunuz zamana…
Bu zamana kadar olan ilerlemenizi ele alırsanız nasıl bir yorumda bulunursunuz?
Her beladan ve mücadelen bir alıntıyla/deneyimle kurtulmaya çalışan biriyim, olumlu ya da olumsuz deneyimlerden özellikle kişilerden yediğim dayaklardan hiçbir zaman küsmedim çünkü şunu biliyorum; hep kardayım yediğim dayaklardan. Fakat şunu özellikle belirtmek isterim işler, yaptığım projeler, geleceğine dokunduğum ve en ufak fayda sağladığım kişilerde, var oluş gayem kırılan kabukların, fikirlerin, icatların, insanlığın arasında meçhul olmak ve gizli özne olarak kalmak. Kısacası hala başlangıç noktasındayım.
FATİH SULTAN MEHMET NEDEN 8 DİL BİLİYORDU VE ASIL AMACI NEYDİ?
Gençlere vermek istediğiniz bir mesaj veya ipucu var mı?
Gençlere “Şunu okuyun, şunu yapın!” gibi klasik söylemlerde bulunmanın hiçbir yararı olmayacaktır. Benim gözümde her bir insan ayrı bir dünya, keşfedilmeyi bekleyen büyük bir hazine. Önce gençlerin kendilerini ne olduklarını, kim olduklarını, ne olmak istediklerini ve bunu nasıl yapabileceklerini keşfetmeleri gerekmektedir. Tabi ki kendilerini tam anlamıyla bilemeyecekler, ama en azından kendileri hakkında öğrendikleri onların bu yolculuğunda onlara ışık olacaktır. Ayrıca Fatih Sultan Mehmet neden 8 dil biliyordu ve asıl amacı neydi mesela bunu öğrenmekle başlayabilirler.
“DİJİTAL DÜNYA SADECE SOSYAL MEDYADA VAKİT GEÇİRMEKTEN İBARET DEĞİL”
Sorgulamanın, araştırmanın ve bilgi açlığının sonu olmamalı. Lakin doğru bilgiye, fikre ulaşmak kaydı ile bu yüzden birçok dil öğrenmeleri ve doğru kaynağı tercüme ya da tefsir ile değil direk okuyup anlayıp yorumlamaları gerekmekte. İşte o zaman kozasını kırıp uçan bir kelebeğin rönesansını kendi hayatlarında deneyimleme lüksüne sahip olacaklardır. Bu yüzden yabancı dil konusu çok önemli, ve dijital dünya sadece sosyal medyada vakit geçirmekten ibaret değil, tüketici olmayı bırakıp üretici olmak için kendilerini geliştirmeliler.
RÖPORTAJ - SENAY GÜNCAVAR