Maçtan önce yağan sağnak yağış gol sağnağına döner mi diye beklediğimiz maç Fenerbahçe’nin ilk yarıda bulduğu iki golle bitti.
Jose Mourinho milli arada 4 günde iki 90 dakika oynayan Dzeko’yu yanında oturtup En Nesyri ile başladı oyuna. Fakat Nesyri henüz hazır olmadığını adeta bağırdı.
Bugün özelinde milli ara dönüşlerinde olan kötü oyun vardı sahada. Fred, Szymanski, En Nesyri ve Oostervolde aksayan isimlerdi.
Savunmada ise Becao - Çağlar ikilisi ne top geçirdi, ne de rakibe aman verdi. İki oyuncu da kesici özellikte. Çağlar her topu kesti, kaçırdığı golü atabilse 10/10 oyun oynamış olacaktı. Yine de Livakovic ile birlikte kaleyi golden uzak tutmayı başardılar.
Fakat Bu oyuncular olduğunda topu oyuna sokma ve orta alan ile olan bağlantı daha farklı bir örüntü ile gelişiyor ve çıkarken yapılan hatalar daha çok sırıtıyor.
Fred kötüyken takım öne gitme, geçiş hücumu yapma becerisini kaybediyor. Fred’in kötü gününde olmasını normal karşılıyorum. Çünkü haftaya olacak derbi öncesi Halil Umut Meler’e şans vermemek adına hiç risk almadı.
Halil Umut Meler bu akşam 4 penaltı pozisyonundan 1 tanesinde doğru kararı verdi. O da İsmail Yüksek’in kafasından sekip eline gelen topta oyunu devam ettirdiği karardı.
Kasımpaşa’lı oyuncunun elini açıp vücudunu genişlettiği pozisyonda kanıt da varken devam ettirmesi hem VAR hem de Halil Umut’un ilk önemli hatasıydı.
Sonrasında Allan Saint Maximin’e yapılan pozisyonuda es geçti maçın hakemi Meler, fakat VAR bu sefer doğruyu yapıp penaltı için çağırdı.
Son hatası pozisyon ise Oostervolde’nin Da Costa’yı itişindeki devam kararıydı. Bunları görüp çalamayan hakem neden hakemlik yapar ki?
Kanka diye mi?
Oyunun ilk yarısında ve ikinci yarısında çok etkin olamadı Mourinho’nun Fenerbahçesi. Maximin ve Tadic’in kreatifliği ile gelen goller maçı bitirdi. Birbirlerine gol attırdı iki yıldız.
Jayden ise belkide Fenerbahçe tarihindeki en kötü 3 maçından birini oynadı. Bu etkisizlik takıma da oyuna da etki etti.
Kendi sahasına hapsolan Fenerbahçe Dzeko ve İrfan Can sonrası o baskıyı biraz olsun kırdı.
Bu akşam herkesin tek ağızdan söylediği ve iliklerine kadar hissettiği şey derbide Dzeko ile maça başlamak olduğuydu.
Derbi havası farklı olur.
Kadıköy derbilerde bir başka olur.
Buna Mourinho’yu ekleyip forvetle Dzeko ile başlamak da gerekliliği diye ekleyeyim tekrardan.
Mert Müldür’ün sakatlanıp çıkması kenar heyeti korkuttu, sonrasında giren genç Yusuf stoper ama yine de cansiperane mücadele etti.
Osayi Samuel’in sakatlığının henüz geçmemesi Mert’in pamuklara sarılmasını gerektiriyor. Alternatifi yok şu an için kadroda.
Beni üzen ve beklentide olduğum kısım ise Oğuz Aydın’ın süre alamaması. Umarım yeni bir Kent, Levent, Caulker durumu yaşanmaz.
Bu akşam 16 faul yapan Fenerbahçe yine sarı kart gördü, 53 faul yapıp sarı kart görmeyen Galatasaray’lıların derbiye nasıl rahat geldiğini duyumsayabiliyor musunuz?!
Maçın Üçlüsü
Çağlar - Maximin - İsmail
