Bu önemli konuda erken teşhisin vurgulanması gerektiğini belirten Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Özlem Er, Gazete Yazıyor okuyucuları için kanser tedavisinde hayat kurtaran en etkili "üç yöntemi" ayrıntılarıyla açıklıyor.
Gazete Yazıyor muhabirimiz sordu Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Özlem Er cevapladı…
En sık görülen kanserler hangisidir?
En sık görülen kanserler meme, akciğer, kolon ve rektum (kalın barsak), prostat ve mide kanserleridir. Kanser, dünya çapında önde gelen ölüm nedenlerinden biridir. Kansere bağlı ölümlerde ilk sırada akciğer kanseri vardır, bunu kolorektal (kalın bağırsak), karaciğer, mide ve meme kanseri takip ediyor.
Kansere yakalanmanın nedenlerini sayarsak nelerdir?
Kanserden ölümlerin yaklaşık üçte biri tütün kullanımı, yüksek vücut kitle indeksi, alkol tüketimi, az meyve ve sebze alımı ve fiziksel aktivite eksikliğinden kaynaklanıyor.
DÜŞÜK GELİRLİ ÜLKEDE KANSER ORANLARI ARTMAKTADIR
İnsan papilloma virüsü (HPV) ve hepatit gibi kansere yol açabilen enfeksiyonlar, düşük ve orta gelirli ülkelerdeki kanser vakalarının yaklaşık %30'unu oluşturmaktadır. Birçok kanser, erken teşhis edildiğinde ve etkili bir şekilde tedavi edildiğinde iyileştirilebilir. Genel olarak, kanser insidansı daha gelişmiş ülkelerde daha yüksektir, ancak birçok düşük gelirli ülkede kanser oranları artış göstermektedir.
Kanserin iyileşme şansı nedir? Önlemek mümkün mü?
Kanserlerin yüzde 30 ila 50'si, risk faktörlerinden kaçınılarak ve bilimsel kanıtlara dayalı koruyucu önlemler alınarak önlenebilir. Ayrıca, kanser yükünü azaltmanın bir yolu, kanserin erken teşhis edilmesi ve bu hastaların uygun tedavi ve bakımının sağlanmasıdır. Erken teşhis ve etkili tedavi, birçok kanserin iyileşme olasılığını artırır.
Kanser riskini azaltmanın yolları nelerdir? Neye dikkat etmeliyiz?
* Tütün kullanmamak
* Sağlıklı bir vücut ağırlığını korumak
* Meyve ve sebzeler de dahil olmak üzere sağlıklı beslenmek
* Düzenli olarak fiziksel aktivite yapmak
* Alkol tüketiminden kaçınmak veya azaltmak
* Aşı tavsiye edilen bir gruba aitseniz, HPV ve hepatit B'ye karşı aşı olmak
* Ultraviyole radyasyona maruz kalmaktan kaçınmak ve/veya güneşten korunma önlemleri kullanmak
* İyonlaştırıcı radyasyona mesleki maruz kalmanın en aza indirilmesi
* Dış hava kirliliğine ve iç mekan hava kirliliğine maruz kalmanın azaltılması
ERTEMELE BÜYÜK RİSK DEMEK
Tedaviyi ertelemenin riskleri neler?
Büyük önem taşıyan bir tıbbi dergi olan BMJ'de yayınlanan bir araştırmaya göre, kanser tedavisinin bir ay dahi gecikmesi, hastaların ölüm riskini yüzde 6 ila 13 arasında artırabilir. Bu riskin, tedaviye başlanmadıkça artmaya devam ettiği belirtiliyor. Kanadalı ve Birleşik Krallıklı araştırmacılar, cerrahi müdahalelerden sistemik tedavilere (örneğin kemoterapi) ve radyoterapiye kadar yedi farklı kanser türü için tedavilerin ertelenmesinin, bir hastanın hayatta kalma şansını önemli ölçüde etkileyebileceğini bulmuşlardır. Sonuç olarak, kanser tedavisinin gecikmesi, hastaların sağlık durumunu olumsuz etkileyebilir ve sonuçları üzerinde ciddi olumsuz etkilere neden olabilir.
Kanserde kişiye özel tedavi yaklaşımının hem dünyada hem de Türkiye’de giderek yaygınlaştı.
Nasıl oluyor bu özel tedavi ve nelerdir?
Tümör dokusunun ve hastanın genomik özellikleri saptanarak etkili olması muhtemel en uygun tedaviyi seçmek mümkün oluyor. Kişiye özel hassas tıp yöntemleriyle hastanın tümörüne özel en uygun tedavi seçilerek etkili tedaviler uygulanıyor. Kanserin tedavisinde çığır açan immunoterapi, hedefe yönelik tedavi (akıllı ilaçlar) ve yeni kemoterapi ilaçları gibi gelişmeler var.
İmmunoterapi yöntemi nedir?
İmmünoterapinin vücutta bağışıklık hücrelerinin uyarılarak kanser hücrelerini tanıması ve ortadan kaldırması esasına dayalı bir tedavi yöntemidir. Günümüzde birçok kanserde önemli iyileşme sağlayan ve kullanımı gittikçe yaygınlaşan ilaçlardır. Bu özel moleküller bağışıklık sistemindeki doğal fren mekanizmasını ortadan kaldırarak, kanserli hücreyi tanıyan ve saldıran T hücrelerinin aktivasyonunu sağlıyorlar. Moleküller bağışıklık sisteminin kanserli hücreye saldırmasını durduran ‘kontrol noktası proteinlerini’ bloke ederek etki gösteriyorlar.
Bir diğer tedavi Kemoterapi yöntemi nedir? Kemoterapinin yan etkileri nelerdir?
Kanser hücrelerinin büyümelerini ve çoğalmalarını önleyerek onları hasara uğratan bir tedavi yöntemi. Hızlı çoğalan hücreler kemoterapi tedavisiyle yok oluyorlar. Kemoterapi uygulamalarında yan etkileri destek tedavilerle önlemek mümkün oluyor. Bulantı, kusma, kan değerlerinde düşme gibi yan etkiler bu şekilde önlenebiliyor. Birçok kanserde kemoterapi, tedavinin en önemli parçasını oluşturur. Bazı kanserlerde kemoterapi ile immunoterapi birlikte uygulanır.
Bu yöntemlerde oldukça başarılı sonuçlar alınıyor. Hedefe yönelik tedavi nedir?
Hedefe yönelik tedavi “akıllı ilaçlar’ olarak biliniyor. Kanser hücrelerinin büyümesini, çoğalmasını sağlayan hedefler saptanarak bu özel moleküller ile hücre büyümesi durdurulur. Bu sayede normal hücrelere olan yan etkiler en aza indirgeniyor. Hedefe yönelik tedaviler özellikle küçük hücreli olmayan akciğer kanserinde tümörün genomik, bir başka deyişle hücrenin moleküler düzeyde özelliklerine göre düzenleniyor. Hücrede EGFR, ALK, ROS, BRAF, MET, RET diye adlandırılan 10’dan fazla hedef test edilerek, uygun molekül saptanır. Moleküler özelliğine göre tedavi seçimi sayesinde, hem erken evre hem de ileri evre akciğer kanserinde tedavinin etkinliği yüksek, yan etkisi az oluyor ve hastaların yaşam süreleri belirgin oranda uzuyor.
ZEHRA DOĞU ARSLAN