Bu gece İzmir’de oynanan maçın iki yönlü izahı var. Biri sportif izah, diğeri ise adını koyamayacağımız bir izaha muhtaçlık!
Fenerbahçeli taraftarlara yapılanlar bir çok şehirde hemen hemen aynı, stada girerken biletli şeyirciye sıkılan biber gazı ve dayak yine taraftarlar vardı.
Hem de devletin polisinden. Bir de bileti olsa da giremeyen şiddet görenleri izledik, haberaldık.
O durumu devre arasında kontrole giden, taraftarına yanınızdayım mesajı veren Ali Koç başkan saha kenarından dönerken haince bir saldırıya maruz kaldı.
Akreditasyonlu biri başkanı arkadan kalleşçe itti. Yere düştü Ali Koç ve kalkıp polis korumasında yerine geçti.
Öyle anlatıldığı gibi 20 kiş değil, Ali Koç, Burak Kızılhan ve 1 koruma görevlisi gittiler devrede. Dönüşte yabancı madde atılınca polislerin çoğalması kalabalık gösterdi.
Burda önemli 2 husus var.
Göztepeli bu şahıs maçtan sonra gözaltı olmadan elini kolunu sallayarak evine gitti, görüntüler o yönde.
Bu rahatlık ve korumayı sadece Fenerbahçe’ye karşı buluyor insanlar. Diğer takımlara yapma şansları yok.
Çifte standarı “Fenerbahçe Düşmanlarına” rahatlasınlar diye güç olarak veriyorlar. Diğer durum ise ap ayrı!
Kulüpler birliği başkanı Ali Koç.
Bir kulüpten dahi kınama, geçmiş olsun mesajı geçilmedi! Bence Ali Koç bu samimiyetsiz birlğin başkanlığını ivedi şekilde bırakmalı.
Artık bu yapılanlar yapanın yanına kâr kalmamalı.
———
Maça gelince;
Fenerbahçe belkide Daum’dan bu yana çift santaforla sahay çıkmamıştı. İlginç bir kadro değişik dizilişler izledik maç boyu. 4/4/2 - 4/2/3/1 - 4/3/3 - 5/3/2 formasyonları hep denendi Mourinho tarafından.
Henüz 18. dakikada En Nesyri’nin ceza sahasında gol vuruşu yapacakken itilmesi pozisyonuna ofsayt kaldırdı yan hakem! VAR devreye giremedi.
Zaten bir saçmalıkda bu. Gol olabilir, penaltı kırmızı pozisyon var ama yetki alanına girmiyor diye çıkıyorlar işin içinden!
Sonrasında yine Nesyri Osayi’ye bıraktı arkadan müdehale ile Dzeko penaltı golüyle öne geçirdi Fenerbahçe’yi. Uzatma bitmeden Szymanski bu defa Nesyri’ye asisti yaptı.
Bu goller olurken Mourinho soyunma odasına gitmişti, ilginç bir durum oldu yani.
Devre dönüşü her şey rahatken Fenerbahçe’nin hafta içi 120 dakika mücadelesinin yorgunluğu son 30 dakikada çok üst seviyede ortaya çıktı.
Mourinho’nun müdehaleleri yetersiz kaldı. Özellikle orta alan öyle çabuk geçildi ve Fenerbahçe kendi sahasına hapsoldu. Bu baskıda bir adam kaçırma ile 1-2 oldu skor.
İnanın tüm Fenerbahçeliler maçın 2-2 olacağına emindi. Livakovic’in kurtardığı net toplar vardı.
Dzeko artık sahada yürüyemeyecek halde kaldı ama Mourinho onu çıkarıp merkeze 1 oyuncu daha almadı. Daha doğrusu merkeze aldığı Kruniç 90+ da yenen golü izledi!
Beraberlik Fenerbahçe için iyi bir uyarıcı olmalı. Çünkü orta alan bağırıyor Fred’sizlikten. En önemli ihtiyaç bölgesine transferi en sona bırakmam büyük hata. Başkan ve yönetimin bu konuda 1 hafta daha kaybettirmemesi gerekir.
Bugün uzun toplarla orta sahayı geçmeye çalıltı Fenerbahçe. Dzeko ve Nesyri top indirme derdindeydi hep!
Mourinho’nun orta saha için mesajları da ortada. Artık gidip hem 6 hem de 8 getirmek şart. Bu maçta karşındaki organizasyonun aynen devam ettiğini görmüş olman gerekir Ali başkan.
Bu gücü anca çok güçlü bir takım kurarak geçebilirsin.
Hakeme gelince.
Direkt söyleyeyim Maiximen’e kırmızı verse hiç bir şey diyemez kimse ama gelin görün ki Torreira aynılarını yapıyor sarı bile vermiyor hakemler.
Kadir Sağlam ve ekibi başta dediğim gibi Nesyri’nin penaltısını yedi.
Göztepe’nin golünün iptali doğruydu, Kürşat İsmail’in ayağına ne şekilde basıyor.
Maçın genelinde Dzeko’ya yapılan sert müdehalelere sessiz kalıp kart vermedi hakem.
Hakemi de yenemezsin biliyorum ama hakemi yenebilecek kadrolar kurabilirsin. Forvetten önce 6 numara kadroya katılmalıydı.
Maçın Üçlüsü
Dzeko - Livakovic - Nesyri