Son zamanlarda bu kadar çok Polis’i bir futbol maçında görmemiştim. Yanılmıyorsam 33 bin görevli emniyet mensubu vardı maçta. Hal böyle olunca Mourinho ve Okan Buruk’da önce emniyet diyerek gol yememeye çalıştı.

Tatsız, tuzsuz ve keyifsiz bir derbi izletti iki takım bizlere. Topa sahip olup biraz oynadığında çok net 2 pozisyon kaçırdı Fenerbahçe. Oğuz’un orta şut karışımı vuruşu ve kornerden gelen topa Djiku’nun kafasında Muslera’dan dönen topu yetersiz tamamlayan Dzeko pozisyonu. 

Bunlar dışında maçta etkili bir pozisyon yoktu. Fenerbahçe Kostic ve Fred ile bir şeyler denemeye çalıştı hep ama Galatasaray savunması dikkatliydi.

Mourinho’nun tüm planlarını geçiş hücumu ile araması onun bu derbideki yanlışıydı. Kadıköy’deki maçta ilk yarı 0-2 geriye düşülmesi bu maçtaki kazanamıyorsan kaybetme felsefesinin mimarı oldu.

Fenerbahçe’nin gol beklentisi 1.53 buna karşılık korner dahi kullanamayan Galatasaray’ın isabetli tek şutu Amrabat’ın tehlikeli noktaya yolladığı hatalı topta Lemina’nın cılız şutu oldu. Galatsaray’ın gol beklentisi 0.12 bu son yıllardaki derbilerde olan en düşük beklenti. 

Hoş geçen sene Seyrantepe’deki maçta 10 kişilik Fenerbahçe’ye isabetli şut atamayan yine Okan Buruk’un takımıydı.

Savunmada Skriniar -  Yusuf’un uyumlu oyunu ve onlara Çağlar’ın eşlik etmesi rakibi kaleye yaklaştırmadı. Fakat Galatasaray’ın baskısı ile topu uzun oynamak Fenerbahçe’yi bozdu. 

Kostic daha etkin kullanılabilirdi, Dzeko daha erken çıkabilirdi, Tadic çok yoruldu ve etkisizdi İrfan Can Kahveci alınabilirdi, Oğuz Aydın kanat beki oynadığında hem o kanat işlemiyor hem de yoruluyor Mert daha erken girebilirdi. Kapanan Galatasaray savunmasını Maxi açabilecek çalımlara sahip, kadroya yabancı kuralından yazılamadı. Oyuna girmeyen ve alternatifi olan Osayi yerine kulübede olabilirdi..

Se/Sa larla dolu, ihtimallerin her birini sayabileceğimiz durumlar var ama gerçek şu ki Fenerbahçe önemli bir avantajı kaybetti.

Slavko Vincic’e gelince.

Vincic iyi maç yönetti.

Oğuz Aydın’ın golünde Muslera’nın Szymanski ile çarpışmadan evvel topa teması iptali sağladı. Muslera topa dokunamasaydı karar gol çıkardı.

Galatasaray’a gösterilen kartların tamamı doğruydu. Okan Buruk’un kenarda çok fazla itiraz edip kart görmemesi ise hataydı.

Osimhen’in penaltı beklediği pozisyonda Skriniar’ın yüzüne Osimhen’in eli geliyor ve bir faul var, onun haricinde pozisyonda penaltılık bir müdehale yok zaten. Karar Skriniar lehine faul olsa daha doğru olurdu.

Maçtaki tek hata Vincic ve VAR’ın Lemina’nın eline çarpan pozisyonu yanlış yorumlaması oldu. Hakemler ve VAR topun Davinson Sanchez’den geldiğini düşündü ama top Sanches’e hiç çarpmadan doğrudan Lemina’nin eline gidiyor. El açık ve doğal konumda değil, uzaktan geldiği için çekme şansı da var. Pozisyon penaltı olmalıydı. Bunu kaçırdı hakemler.

İşin özü tatsız tuzsuz bir derbide yine Fenerbahçe’nin net bir penaltısı atlandı. Artık 3 maçlık bir fark var ve bu farkın kapanması imkansız değil. Galatasaray kötü oynuyor fikstürde ise çok zorlu virajda. Fenerbahçe kazanması gereken maçı kazanamadı ve işini rakiplerin vicdanına bıraktı.

Bizim lig biraz vicdansız bir senaryoda yaşıyor uzun yıllardır. Rakiplerin eline bakmak işin zora girdiğinin ispatı. Fakat ben Fenerbahçe’nin kuvvetli oyunuyla kalan tüm maçlarını kazanacağını düşünüyorum. Geri kalanı artık 

“ya nasip”

Maçın Üçlüsü

Skriniar - Vincic - Yusuf