"Kötülük olmazsa iyiliğin, savaş olmazsa barışın, hastalık olmazsa sağlığın önemi olmaz." Heraklitos

Ünlü oyuncu Ufuk Özkan'ın 'Hollywood diyeti' yüzünden 3. evre siroza yakalandığı iddia edilmişti. Konuyla ilgili açıklama yapan Ufuk Özkan’ın menajerliğini yürüten Abdullah Bulut Management Cast Ajansı, “Ufuk Özkan’ın diyet yüzünden siroza yakalandığı ya da kötüleştiği kesinlikle doğru değil. Kendisi zaten yıllardır takip altındaydı. Önümüzdeki günlerde yeniden tahlilleri yapılacak” açıklamasında bulunmuştu. Kendisini Prof. Dr. Onur Yaprak’a emanet eden Özkan’dan geçtiğimiz hafta sevendirici haberi de değerli doktoru verdi: "Ufuk Özkan'ı 17 gün önce karaciğer yetmezliği bulguları ile kliniğimize yatırmıştık. Süreç içinde karaciğer değerleri geriledi. Çok şükür nakillik bir durumu olmadı. Kendisini çok sevdiği mesleğine ve setlere devam edecek şekilde taburcu ettik.”

Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Beni Türk doktorlarına emanet edin’ sözünü bir kez daha hatırlattıktan sonra konuya gireyim… Sevgili Ufuk Özkan’a da buradan geçmiş olsun dileklerimi gönderiyorum.


BESİN ÇEŞİTLİLİĞİ GEREKİYOR
Neden ne olursa olsun, tek tip diyet her zaman vücuda zarar verir. Bu yeni bilgi değil tabii… Fakat işin uzmanına kulak vermek de hayat kurtarır… Diyetisyen Gizem Gençyürek Yılmaz “Vegan beslenmeden ziyade gıdada çeşitliliği tercih edin. Aksi halde ihtiyacımız olan besin öğelerinin eksikliğine bağlı birçok sağlık problemi ile karşı karşıya kalabiliriz” diyor.
Diyetisyen Yılmaz, “Kişilerin sağlıklı şekilde hayatlarını devam ettirebilmeleri için almaları mecburi olan besinler ve besin öğeleri vardır. Karbonhidratlar, proteinler, yağlar gibi makro besin öğelerinin yanında birçok vitaminlere, minerallere ihtiyacımız vardır. Bu ihtiyacımız olan besin öğelerini ise besinlerin çeşitliliği ve renkliliği sayesinde tamamlarız. B12 vitamini gibi bazı besin öğeleri bitkisel kaynaklı besinlerde bulunmaz, bu nedenle vegan beslenme biçimini tercih eden kişilerde bu vitaminin eksikliği kaçınılmazdır” diye konuşuyor.

GELECEĞE YATIRIM
Şunu belirtmeliyim ki çocukluk dönemindeki beslenme alışkanlıkları geleceğe yönelik sağlık yatırımlarıdır. Ebeveynler birtakım inanışlar gerekçesiyle vegan beslenmeyi tercih ediyorsa doğal olarak çocuklarının da bu beslenme biçimini tercih etmelerini isteyebilir. Ancak vegan beslenme çocuklar için uzmanların tavsiye ettiği bir beslenme çeşidi değildir. Çocukluk döneminde her besin grubundan besinlerin ana öğünlerde tüketilmesi, mümkün olduğunca renkli ve çeşitli besinlerin tüketilmesi; yeterli enerji ve vitaminler ile minerallerin vücuda alınması, kullanılması, depoların doldurulması, kemiklerin gelişimi, ideal büyüme eğrilerini takip etme açısından oldukça kıymetli. Tekrar diyetisyenimize kulak verelim isterseniz. 
Yılmaz, ideal beslenme şeklini şu şekilde açıklıyor: “Kişinin yaş, cinsiyet, fiziksel özellikleri, metabolik durumları, fiziksel aktivite şiddetleri, kronik hastalığı olup olmama durumuna göre besin ve besin öğesi ihtiyaçları farklılık gösterir. Her bireyin beslenme şekli kendine özeldir ve hayat şartları da göz önünde bulundurularak planlanmalıdır. Kişiler bu hesaplamaları yapmak için destek almasalar bile günlük beslenmelerini düzenli yaptıkları sürece, günlük diyetlerinde besinlerin çeşitliliğine yer verdikleri sürece doğal olarak vitamin-mineral ihtiyaçları büyük oranda karşılanacak ve hem kısa vadeli hem de uzun vadeli sağlığı korumak için yatırım yapılmış olacaktır. Çeşitli ve dengeli beslenmenin yanında yeteri kadar su tüketilmeli, fiziksel olarak aktif olunmalı ve uyku düzenine dikkat edilmelidir.”
Yani kısaca, ‘çocuklukta ne ekersek onu biçeriz’ değil mi?
Kalın sağlıcakla…