Basın Platformu ekibi olarak gerçekleştirdiğimiz gezide, Doğa Koruma ve Milli Parklar Siirt Şube Müdürü Nevzat Amcalar'ın rehberliğinde Botan Vadisi, Rasıl Hacar Tepesi, İsmail Fakirullah Hazretleri'nin türbesi, müzesi, doğanın nadir bir hediyesi olan koruma altındaki Siirt adaçayı. Peki, sizler de Siirt’in bu eşsiz güzellikleri hakkında daha fazla bilgiye ulaşmaya hazır mısınız?
Siirt'te yer alan ve her mevsim farklı bir güzellik sunan Botan Vadisi, doğaseverlerin vazgeçilmez duraklarından biri haline geliyor. Özellikle yaklaşık 350 metre yükseklikteki Rasıl Hacar Tepesi'nden (Delikli Taş) izlenebilen milli park, Botan Çayı manzarası ve doğal güzellikleriyle ziyaretçilerini büyülüyor.
Doğa Koruma ve Milli Parklar Siirt Şube Müdürü Nevzat Amcalar
BOTAN VADİSİ
Basın Platformu ekibi olarak gerçekleştirdiğimiz gezide bizlere eşlik eden Doğa Koruma ve Milli Parklar Siirt Şube Müdürü Nevzat Amcalar, Botan Vadisi'nin milli park ilan edilmesinin bölge turizmi için büyük bir adım olduğunu belirtti. Amcalar, "Milli parkın kent merkezine sadece 3 kilometre mesafede bulunması, buradaki turizm potansiyelini ciddi anlamda arttırıyor" ifadelerini kullandı. Vadinin eşsiz doğasıyla buluşan ziyaretçilerin burada hem dinlenip hem de doğanın tadını çıkarabileceğini vurgulayan Amcalar, bölgenin korunması için uzun vadeli bir gelişim planı üzerinde çalıştıklarını ifade ederek, doğanın zarar görmeden korunacağını ve Siirt'e büyük bir turizm getirisi sağlayacağını sözlerine ekledi.
ASURLULARA UZANAN TARİH
“Botan Çayı güzergâhında uzanan kanyon, sadece doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda Mezopotamya kültürünün izlerini de taşıyor” diye belirten Nevzat Amcalar, bölgenin Asurlular dönemine kadar uzanan tarihi zenginliklerine dikkat çekti. Amcalar, "Asurlular, yaklaşık 3 bin 500 yıl önce bu bölgeden geçen ve 'Akabe' olarak adlandırdıkları yolu ticaret güzergahı olarak kullanmışlar" diyerek vadinin tarihi önemine vurgu yaptı.
ARİZONADAKİ KANYONLARDAN DAHA ETKİLEYİCİ
Bölgenin mağara ve vadileriyle jeomorfolojik olarak eşsiz bir yapıya sahip olduğuna dikkat çeken Amcalar, Rasıl Hacar'ın doğal güzelliklerinin Arizona'daki kanyonlardan bile daha etkileyici olduğunu ifade etti. Ayrıca "Botan Vadisi, yaban hayatı ve endemik bitki çeşitliliğiyle zengin bir ekosisteme sahip. Aynı zamanda kültürel ve doğal güzellikleri bünyesinde barındırıyor" diye ekledi.
YAMAÇ PARAŞÜTÜNDEN DOĞA YÜRÜYÜŞÜNE
Vadinin sunduğu imkanlar arasında su sporları, yamaç paraşütü, rafting ve doğa yürüyüşü gibi birçok aktivitenin yapılabileceğini belirten Amcalar, bu bölgenin doğaseverler için tam bir cennet olduğunu söyleyerek herkesi Botan Vadisi'ni keşfetmeye davet etti.
SADECE TİLLO’DA YETİŞİYOR
Doğa Koruma ve Milli Parklar Siirt Şube Müdürü Nevzat Amcalar, Türkiye’de yalnızca Tillo’da yetişen ve yaklaşık 10 küsur yıl önce keşfedilen nadir bir endemik bitkinin bulunduğu alanın koruma altında olduğunu belirtti. Bu eşsiz bitkinin Salvia Siirtica (Siirt adaçayı) olduğunu söyleyen Amcalar, IUCN kriterlerine göre tek bir yaşam alanına sahip olması ve düşük popülasyonu nedeniyle "kritik tehlike altında" (CR) sınıflandırıldığını vurguladı.
KOPARMANIN CEZASI 347 BİN LİRA
Amcalar, Siirt adaçayının yalnızca mayıs ayında, yaklaşık 15-20 günlük bir süre boyunca çiçek açtığını ifade ederek, bu bitkinin koparılmasının ciddi cezalarla karşılandığını hatırlattı. "Siirt adaçayını koparmanın cezası 347 bin liradır. Sadece bölgemizin değil, ülkemizin biyolojik çeşitliliği açısından da büyük bir öneme sahip. Vatandaşlarımızdan bu nadir bitkiyi koruma konusunda duyarlı olmalarını ve bu eşsiz türün devamlılığına katkı sağlamalarını rica ediyoruz" dedi.
CAM TERAS
Kale mevkiinde bulunan, bölgedeki ilk ve tek cam teras olma özelliği taşıyan bu yer, vatandaşlara Botan Çayı'nın, Vadisi’nin eşsiz güzelliğini daha iyi seyredebilme olanağı tanıyor.
İSMAİL FAKİRULLAH HAZRETLERİ KİMDİR?
İsmail Fakirullah Hazretleri, çocuk yaşlarda ilim tahsiline başlamış ve hayatı boyunca bu yolda devam etmiştir. Yirmi dört yaşında babasını kaybettikten sonra evlenerek camide müderrislik ve imamlık yapmaya başlamıştır. Kırk yaşına kadar çoğu zaman oruç tutmuş, kırk gün boyunca ise konuşmadan ve yemeden mana âlemine dalmıştır. Kırkıncı gün, gözünü açarak normal yeme alışkanlıklarına dönmüştür. Kırk sekiz yaşında Hac vazifesini yerine getirmiştir. İsmail Fakirullah Hazretleri'nin biri kız, beş çocuğu bulunmaktaydı. Üveysiyye tarikatı esasları doğrultusunda çok sayıda insanı irşat eden ve şer’i ilimler ile müspet ilimlerde tanınmış bilim adamları yetiştiren bu büyük veli, 1734 yılında Hicri 1146’da vefat etmiştir. “Anlarsa uzağım yakınımdır; Anlamazsa yakınım uzağımdır” diyen İsmail Fakirullah Hazretlerinin Kabri, Tillo’daki türbesindedir ve her yıl binlerce ziyaretçi tarafından anılmaktadır. Ayrıca UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi'nde yer alıyor.
HOCAMIN BAŞUCUNA DOĞMAYAN GÜNEŞİ NEYLEYİM?
Siirt’in Tillo ilçesinde, İsmail Fakirullah Hazretleri, 1734 yılında vefat ettiğinde öğrencisi İbrahim Hakkı Hazretleri büyük bir üzüntü yaşamış ve "Hocamın başucuna doğmayan güneşi neyleyim?" diyerek yeni bir arayışa girmiştir. Hocası için, yan tarafında bir kule bulunan bir türbe inşa eden İbrahim Hakkı Hazretleri, Tillo'nun yaklaşık 3 kilometre uzağında bir tepe üzerinde taş bir duvar da yapmıştır. Her yıl ekinoks döneminde doğan güneş, duvarın ortasındaki pencereden süzülen ışıkların kuledeki aynaya yansımasıyla türbenin penceresine ve İsmail Fakirullah Hazretleri'nin mezarına ulaşmaktadır. Ancak 1960'lı yıllarda yapılan restorasyon sırasında pencerenin yerinin değiştirilmesi sonucu bu eşsiz düzenek izlenemez hale gelmiştir. 2011 yılında farklı üniversitelerden bilim insanları, yeni bir pencere açarak bu olayı tekrar gözlemleme fırsatı sunmuşlardır.
MÜZE
İsmail Fakirullah Hazretleri ve İbrahim Hakkı Hazretlerinin bilimsel çalışmalarında kullandığı araç ve gereçlerin gösterildiği özel bir sergidir. İbrahim Hakkı Hazretlerinin dünyaca bilinen eseri olan Marifetname'nin orijinali de burada sergilenmektedir.