Dünya Sağlık Örgütü’nün 2012 yılında yayınladığı rapora göre toplumda her dört kişiden birinde ruhsal bozukluk görüldüğünün belirtildiğini ifade eden Kılıç, “Günümüze kadar olan dönemde bu sayının hızla arttığı düşünülmektedir. Ruh sağlığı hastalıklarının hızla artmasına karşın ruh sağlığı hizmetlerine yapılan yatırımların aynı hızda ilerleyemediği yayınlanan raporlarda belirtilmiştir” dedi. Ruh sağlığı sorunlarının çok fazla değişkenden etkilendiğini dile getiren Kılıç, “Dünyada ve ülkemizde bireylerin ve toplumun ruh sağlığını olumsuz yönde etkileyen birden fazla risk faktörü vardır.
Bunlara kişisel risk faktörleri, aile içi şiddet, toplumsal şiddet, madde kullanımı, pandemi, savaş vb. örnek olarak verilebilir. Bu faktörler kişinin ruh sağlığı üzerinde olumsuz yönde etki etmekte ve kişinin gerekli desteği alamadığında baş etme becerilerinin düşmesine neden olmaktadır. Bu çerçevede ilk olarak kişinin ailesi ve çevresinin kişiye ruhsal destek sağlayacak şekilde bilgilendirilmesi ve bilinçli hale getirilmesi çok önemlidir” diye konuştu.