Nadir hastalığı olan çocukların yüzde 30’u beş yaşını görmeden kaybedilmekteyken, yüzde 35’inin bir yaşına kadar yaşamakta olduğuna dikkat çeken Ünsal, Bu hastalıkların yüzde 90'ının bilinen bir tedavisinin bulunmaması hastalar, yakınları ve sağlık sistemleri için ciddi psikososyal ve ekonomik sorunlara yol açmaktadır.

Nadir hastalıkların yüzde 80'inin genetik temelli olduğu bilinmektedir. Bu ise hasta bir bireyin ebeveynlerinin, sorumlu mutasyonlardan biri için taşıyıcı olduğu anlamına gelmektedir. Taşıyıcı bireyler, genetik bir hastalık yönünden herhangi bir semptom göstermeyen sağlıklı bireyler olmakla birlikte bir hastalık yönünden her iki eş taşıyıcılığı hasta bir çocuk doğumuna yol açabilmektedir.

Bu durum akraba evliliği yapmış çiftlerde daha yüksek oranda ortaya çıkmaktadır. O nedenle evlilik öncesi tarama testlerinin yapılması ve nadir hastalık taşıyıcılık durumlarının raporlanması, ebeveyn adaylarının üreme seçenekleri hakkında bilgilendirilmesi ve sağlıklı bebeklerin doğumu için çok önemlidir” dedi.

Kaynak: İHA