0 kan grubunun sağlığa olan olumlu etkileri yeni araştırmalarla doğrulandı. İngiltere'de yapılan çalışmalarda, 0 kan grubuna sahip kişilerin tansiyon, bulaşıcı hastalıklar ve kalp rahatsızlıklarına karşı daha az risk taşıdığı bulundu. Ayrıca, 0 kan grubunun çevresel faktörlere karşı daha dirençli olduğu ve yaşam süresinin diğer kan gruplarına göre daha uzun olduğu belirtildi
Uzun ömürlü ve en sağlıklı kan grubu konusunda yapılan araştırmalar sonucunda ilginç bir bulgu ortaya çıktı. Yapılan çalışmalar, 100 yaşından fazla yaşayabilen bireylerin genellikle belirli bir kan grubuna sahip olduklarını gösterdi. Bu kan grubu, uzun ömürlü olma ve sağlıklı yaşama potansiyeli açısından diğer kan gruplarından ayrılıyor.
Son yapılan araştırmalar, kan gruplarının ömür üzerindeki etkilerini ortaya koymaya devam ediyor. Bu araştırmalardan biri de hangi kan grubunun daha uzun bir ömre sahip olabileceği konusunda dikkat çekici sonuçlar ortaya koydu.
Uzun süredir yapılan araştırmalar sonucunda, kan gruplarının ömür üzerindeki etkisi üzerine ilginç bulgular ortaya çıktı. Yapılan çalışmalar, 100 yaşından daha uzun süre yaşayan bireylerin genellikle belirli bir kan grubuna sahip olduklarını göstermektedir.
Kan grubunun yaşam süresi üzerindeki etkisi uzun süredir bilim insanlarının ilgisini çeken bir konu olmuştur. Son araştırmalar, kan gruplarının yaşam süresi üzerinde belirleyici bir faktör olabileceğini ortaya koymaktadır. Yapılan çalışmalar, A, B, AB ve 0 kan grupları arasında yaşam süresi açısından belirgin farklılıklar olduğunu göstermektedir.
Yapılan araştırmalar sonucunda en uzun ömürlü ve en sağlıklı kan grubu belli oldu.
Yapılan araştırmalar sonucunda en uzun ömürlü kan grubunun 0 kan grubu olduğu belirlenmiştir.
Cumhuriyet'in geçtiği habere göre; Tansiyon, bulaşıcı hastalıklara yakalanma ihtimali ve kanser riski de dahil olmak üzere birçok hastalığın sebebinin kan grupları olabileceği aktarılan araştırmada, 0 kan grubunun genel itibarıyla en sağlıklı kan grubu olduğu bildirildi.
İngiltere’de yapılan yeni bir araştırmada, kan gruplarıyla hastalıklar arasında bağlantı olduğu tespit edildi.
Londra Üniversitesi’ne bağlı Royal Holloway Üniversitesi’nde yapılan çalışmada, tansiyon, bulaşıcı hastalıklara yakalanma ihtimali ve kanser riski de dahil olmak üzere birçok hastalığın sebebinin kan grupları olabileceği belirtildi.
Araştırmada, kan grubunu belirleyen genlerin aynı zamanda CVT adı verilen beyinde kan pıhtılaşması riski ile de bağlantılı olduğu aktarıldı.
YARI YARIYA DAHA AZ
NTV'nin aktardığı habere göre; 882 kişi üzerinde yapılan çalışmada araştırmacılar, AB kan grubuna sahip kişilerin CVT riskinin diğer gruplara göre ortalama 5,6 kat daha fazla olduğu aktarılırken, 0 kan grubuna sahip kişilerin ise yarı yarıya daha az olduğu bildirildi.
Geçtiğimiz yıllarda ABD’de yapılan bir araştırmada da AB kan grubuna sahip kişilerin kalp rahatsızlığına yakalanma olasılıklarının yüzde 23 daha fazla olduğu, B kan grubuna sahip kişilerin ise 0 grubuna göre yüzde 11 daha fazla olduğu vurgulanmıştı. Yapılan başka bir araştırmada 0 kan grubuna sahip kişilerin hava kirliliği gibi çevresel faktörlere karşı daha dirençli olduğu, bununla birlikte kalp krizi ihtimallerinin de daha düşük olduğunun altı çizilmişti.
Warwick Üniversitesi'nde virolog ve moleküler onkoloji profesörü olan Lawrence Young, araştırmalar ile ilgili, alyuvarlarınızın dışında bulunan ve hangi kan grubu olduğunuzu belirleyen moleküllerin kanınızın pıhtılaşma şeklini değiştirebileceğini söyledi.
Young, “Kan grubu antijenlerinin kan pıhtılaşmasını etkilediğine dair hiçbir şüphe yok” derken, "Hücre zarındaki proteinler, kan pıhtılaşması ve kardiyovasküler hastalıkların duyarlılığını etkileyebilen bu yapışkanlık faktörlerini etkiler" diye konuştu.
100 Yaşına Kadar Yaşayan İnsanların Ortak Özellikleri
100 yaşına kadar yaşayan insanların ortak özellikleri üzerine yapılan araştırmalar, uzun ömürlü bireylerin belirli özelliklere sahip olduğunu ortaya koymaktadır. Bu özellikler arasında genellikle düzenli egzersiz yapma alışkanlığı, dengeli ve sağlıklı beslenme, stresle başa çıkma becerisi, sosyal ilişkilerde aktif olma, pozitif bir yaşam bakış açısına sahip olma ve genetik faktörler ön plana çıkmaktadır. Ayrıca, uzun ömürlü insanların genellikle aktif bir yaşam tarzı sürdürdükleri, zihinsel olarak da aktif kaldıkları ve sürekli olarak kendilerini geliştirmeye çalıştıkları gözlemlenmektedir.