Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Atatürk Havalimanı'nda gerçekleşen "Büyük Filistin Mitingi"ne katılmak üzere alana geldi. Mitingin başlamasına kısa bir süre kala helikopterle miting alanına varan Cumhurbaşkanı Erdoğan, iniş yapmadan önce bir süre kalabalığı havadan inceledi. Erdoğan'ı taşıyan helikopter, bir süre boyunca kalabalığın üzerinde tur attıktan sonra miting alanına iniş gerçekleştirdi.
AK Parti İstanbul İl Başkanlığınca düzenlenen, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da katılacağı "Büyük Filistin Mitingi" başladı.
Atatürk Havalimanı'ndaki mitinge katılmak için kentin dört bir yanından gelen çok sayıda vatandaş, oluşturulan kontrol noktalarından geçerek alanı dolduruyor.
Genç yaşlı binlerce kişi, miting alanına kurulan dev sahnenin önünde toplandı. Sivil toplum kuruluşları üyeleri de gruplar halinde miting alanına geliyor.
Bazı vatandaşların çocuklarıyla katıldığı mitinge, engellilerin de tekerlekli sandalyeleriyle geldiği görüldü.
Katılımcılardan bazıları "Hepimiz Filistinliyiz" yazılı bantları kafalarına takarken, kimi vatandaşlar da çeşitli dillerde "Katliam bitsin, çocuklar ölmesin" ve "Filistinli çocukların sesi ol" yazılı dövizler taşıdı.
Miting alanında bekleyen bazı vatandaşlar, öğle namazını burada kıldı. Alanda, engelliler için de özel bir bölüm oluşturuldu.
Vatandaşlar İsrail aleyhine sloganlar atıyor
Sabahtan itibaren alanda yerlerini alan katılımcılar, yanlarında getirdikleri büyüklü küçüklü Türk ve Filistin bayraklarını sallarken, zaman zaman da İsrail aleyhine slogan atıyor.
Miting programının başlamasıyla sanatçı Resul Aydemir sahne aldı. Kudüs ve Mescid-i Aksa ile ilgili eserlerini seslendiren Aydemir, Filistinliler için de dua etti. Katılımcılar da seslendirilen eserlere eşlik etti.
Aydemir'in ardından sanatçı Maher Zain, boyunlarında Filistin bayrağı renklerinin olduğu atkılar bulunan çocuklarla platforma çıkarak sahne aldı.
Sahnenin her iki yanındaki led ekranlara "#United4Palestin" yazısı ile Türk ve Filistin bayrakları yansıtılıyor. Alandaki diğer led ekranlarda ise Mescid-i Aksa'nın fotoğrafları gösteriliyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti İstanbul İl Başkanlığınca Atatürk Havalimanı'nda düzenlenen "Büyük Filistin Mitingi"nde yaptığı konuşmada, karşılarında, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da Ermenileri, Ege, Marmara ve Karadeniz'de Rumları kışkırtıp milleti yok etmeye kalkanların modern versiyonları olduğunu belirterek, "Karşımızda son iki asırdır bizi siyasi, coğrafi, sosyal, ekonomik olarak adeta dilim dilim doğrayanların kapanmamış hesapları var. Bu basit gerçeği gafletten anlamayarak veya taammüden ihanetle örtmeye kalkarak, gavurun kılıcını çalanların hakikatleri ters yüz etmesine izin vermeyeceğiz. Mutabık mıyız bunda? İzin vermeyeceğiz, bunda anlaştık?" ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Netanyahu nasıl terörist ise Hamas da teröristmiş. Yazıklar olsun. Hamas nedir, Hamas kimdir? Bundan bihaber olan bedhahlar, talihsizler var ve onlara ülkemde oy atanların da şu anda iyi düşünmesi lazım." ifadelerini kullandı.
Kendilerinin ve önceki kuşağın gençliğinin, dünyanın dört bir yanındaki kardeşlerinin yaşadığı acıları takip etmekle, anlatmakla, telin etmekle geçtiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kırım'dan Karabağ'a, Bosna'dan Kerkük'e, Filistin'den Türkistan'a, Afganistan'dan Çeçenistan'a pek çok coğrafya için biz gözyaşı döktük. Ömrümüz boşuna geçmedi. Bugün birileri Gazze'yi uzakta çok uzakta, bizimle hiç alakası olmayan bir yer gibi görüyor hatta bunu ne yazık ki açıkça söylüyor." diye konuştu.
"Gazze de vatan topraklarının ayrılmaz sandığımız bir parçasıydı"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir asır önce bu millet için, bu ülke için Adana neyse Gazze'nin de o olduğuna dikkati çekerek, "Tıpkı Edirne neyse Üsküp'ün, Kırklareli neyse Selanik'in, Mardin neyse Musul'un, Gaziantep neyse Halep'in o olduğu gibi Gazze de vatan topraklarının ayrılmaz sandığımız bir parçasıydı. Nereden nereye geldik? Çanakkale Şehitliği'ne yolunuz düştüğünde ihmal etmeyin. Muhakkak gidin. Mezar taşlarının üzerindeki isimlere ve şehirlere iyi bakın. Orada, Balıkesirliyle Şanlıurfalının olduğu gibi Gazzeliyle Üsküplünün yan yana yattığını göreceksiniz. Öyle ki Çanakkale Şehitleri listesinde Gazze, verdiği 53 şehitle, bugün sınırlarımızın içindeki şehirlerin çoğunun üstünde yer alıyor." değerlendirmesinde bulundu.
"Zihnimizden, kalbimizden sökmek için her türlü fırıldağı çevirdiler"
Türk milletini, kanı kadar, canı kadar, sevdası kadar kendinden olan tüm bu topraklardan ne yazık ki ayırdıklarına vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Sadece fiziki olarak ayırmakla kalmadılar, zihnimizden ve kalbimizden sökmek için de her türlü fırıldağı çevirdiler. Milyonlarca insanımızın hayatını kaybettiği, milyonlarcasının evlerini bırakıp Anadolu'ya sığınmak zorunda kaldığı kara günlerden o aldığımız dersleri asla unutmamalıyız. Gazze'deki Filistinli kardeşlerimize destek için bir araya geldiğimiz şu muhteşem toplantıdan, bir daha asla yeni Gazzeler ortaya çıkmasına izin vermeme azmiyle ayrılmalıyız. "
"Türkiye sana borçlu olmadığı için Erdoğan böyle konuşuyor"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin tarihiyle, kültürüyle, coğrafyasıyla, medeniyetiyle, büyük bir devlet olduğunu belirterek, aynı zamanda Türkiye'nin sahip olduğu tüm vasıflarından yana asla bitmeyecek büyük tehditlerin, büyük projelerin hedefinde yer aldığını söyledi.
Ülkenin güneyinde, kuzeyinde, doğusunda, batısında ve hatta bunların ötesinde yaşanan hiçbir hadisenin, çıkan hiçbir krizin, kurulan hiçbir ittifakın, Türkiye üzerine oynanan oyunlardan bağımsız olmadığının bilinmesi gerektiğine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Hamas terör örgütü değildir dedim ya, bundan İsrail çok rahatsız oldu. Ya zaten başka bir şey beklemiyorduk. Bunu söyleyeceğinizi biliyorduk ve bunu bildiğimiz için de açık ve net olarak ifade ettik. İnşallah ne diyoruz? La galibe illallah. Biz buna iman etmişiz. Buna imanımız var. Galip olan sadece Allah'tır. Dolayısıyla biz burada sadece Gazze'de yaşanan katliamı telin etmekle kalmıyoruz, onunla birlikte kendi istiklalimizin ve istikbalimizin de müdafaasını yapıyoruz. Sultan Abdülhamit oralarla az mı haşır neşir oldu. İsrailli yöneticilerin en üst seviyede dile getirdiği kavramların altını kazıyın, hepsinin içinden ülkemiz topraklarını da kapsayan bir ihanet haritası çıkar. 1947'de Gazze, Filistin buralar neydi, bugün ne? Ya İsrail, sen buralara nasıl geldin? Nasıl girdin? Sen bir işgalcisin, sen bir örgütsün. Dolayısıyla Türk milleti bunu biliyor. Batı sana borçlu ama Türkiye'nin sana borcu yok. Onun için bu kadar rahat konuşuyoruz. Türkiye sana borçlu olmadığı için Erdoğan böyle konuşuyor."
"Türk milleti zulüm karşısında her zaman mazlumun yanında yer aldı"
Ne yazık ki Batı'nın her ülkesinin İsrail'e borçlu olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Borçlu oldukları için de konuşamıyorlar, seni ziyarete geliyorlar. Ziyarete gelerek, senden adeta af diliyorlar. Ya bizim böyle bir derdimiz yok. Biz mazlumlardan yanayız? Şair ne diyor? Zulmü alkışlayamam zalimi asla sevemem, Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem, Biri ecdadıma saldırdı mı hatta boğarım, boğamazsam da hiç olmazsa yanımdan kovarım, Üç buçuk soysuzun ardından zağarlık yapamam, Hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam, Doğduğumdan beridir aşığım istiklale, Bana hiç tasmalık etmiş değil altın lale, Yumuşak başlı isem kim dedi uysal koyunum, Kesilir belki fakat çekmeye gelmez boynum." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk milletinin zulüm karşısında her zaman mazlumun yanında yer aldığına vurgu yaparak, "Karşımızda Kudüs işgal edildiğinde, bu kutlu beldenin fatihlerinden Sultan Selahaddin'in türbesine gidip, bin yıllık kinlerini kusanların siyaseti var. Karşımızda, İstanbul'un işgali sırasında 1453'teki fethin rövanşı edasıyla hareket edenlerin kursaklarında kalan hevesleri var. Hatırlayın, duvarlara 1453'ü yazanları unutmuyoruz değil mi?" dedi.
"Ey Batı, siz yeniden bir hilal-haçlı mücadelesini mi estirmek istiyorsunuz?"
"Dün Ukrayna-Rusya Savaşı'nda katledilen siviller için timsah gözyaşları dökenler, bugün binlerce masum çocuğun ölümünü sessizce seyrediyor." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ukrayna'da ölenler için gözyaşı döktünüz de Gazze'de ölen bu yavrular kim? Niçin sesiniz çıkmıyor? Ey Batı, size sesleniyorum, siz yeniden bir hilal-haçlı mücadelesini mi estirmek istiyorsunuz? Eğer böyle bir gayretin içindeyseniz biliniz ki bu millet ölmedi, bu millet dimdik ayakta. Yine aynı şekilde, aynı kararlılıkla Libya'da neysek, Karabağ'da neysek, bilesiniz ki Orta Doğu'da oyuz." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu tablonun bile tek başına kendilerine çok şey anlattığını ve riyakarlığı, bu çifte standardı, bu vicdan ve ahlak dışı ayrımcılığı PKK, DEAŞ ve FETÖ'nün saldırılarında karşılaştıkları tabloda defalarca yaşadıklarını dile getirerek, "Terörle mücadele bahanesiyle on binlerce kilometre öteden gelip, milyonlarca insanı hunharca katledenler, bize kendi sınırlarımızı, kendi vatanımızı, kendi vatandaşımızı koruma hakkı vermek istemediler. Şimdi açık konuşuyorum; bilhassa son on yıldır terörle mücadele adına ne yaptıysak, hangi başarıyı kazandıysak bunlara rağmen gerçekleştirdik. İnşallah bundan sonra da 'Bir gece ansızın gelebiliriz' şiarıyla, kendi çizdiğimiz yolda ilerlemeyi sürdüreceğiz." dedi.
"Gazze'de yaşanan katliam topyekun Batı'nın eseridir"
Cumhurbaşkanı olarak milleti çok sevdiğini söyleyen Erdoğan, "Milletimize feda-yı can etmeye hazırız. Milletimizle beraber bu yolda ilerlemeye her an hazırız. Çünkü tarihte nasıl destanlar yazdıysak, bu millet yeni destanlar yazmaya da Allah'ın izniyle hazırdır. Bunlar dediğimizin kimler olduğunu biliyorsunuz değil mi? Amerika'sıyla, Avrupa'sıyla, iplerini onların tuttuğu tüm piyonlarıyla, merhum Mehmet Akif'in 'tek dişi kalmış canavar' diye tarif ettiği Batı'dan bahsediyorum. Gazze'deki katliamın da en büyük sorumlusu işte bu Batı'dır. Varlıklarına kendi evlerinde bile tahammül edilemeyen kimi vicdanlı sesleri bir kenarda tutacak olursak, Gazze'de yaşanan katliam topyekun Batı'nın eseridir. Yahu o yavrunun, annesinin saçlarına sarılıp 'Annemi ben saçlarından tanırım.' deyişini bir kenara koyabilir miyiz?" diye konuştu.
Batı'ya yönelik eleştirilerini sürdüren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları ifade etti:
"Çocuk katillerine verdikleri tam desteği demokrasi, insan hakları, adalet gibi kavramlarla gizlemeye çalışmaları da ayrı bir komedidir. Herkes biliyor ki İsrail bölgede sadece günü geldiğinde feda edilecek bir piyondur. Daha düne kadar uğradıkları mezalim üzerinden dünyayı ayağa kaldıranların bugün sergiledikleri sınırsız zalimliği başka türlü izah etmek mümkün değildir. Bölgede oynanan oyunun asıl sahipleri, İsrail yönetiminin şımarıklıklarına kol kanat gerenlerdir. Çünkü İsrail onlara rağmen adım atamaz. Atmaya kalksa bile üç gün dayanamaz, çöker."
"Batı'nın bu sinsi ve kirli taktiği artık deşifre olmuştur"
Batı'nın kendi elini kirletmeden, kimi zaman parayla satın alarak, kimi zaman fitneyle birbirine düşürerek, kimi zaman İsrail örneğinde olduğu gibi suçlarının üstünü örterek araç kullanmayı, alet kullanmayı sevdiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz bunları iyi tanırız, iyi biliriz. Hiçbir oyunun sonsuza kadar sürmeyeceği gibi Batı'nın bu sinsi ve kirli taktiği de artık deşifre olmuştur. Bunu en iyi de biz biliyoruz. Biz, Irak ve Suriye'nin kuzeyinde karşımıza çıkartılan ciğeri para etmez teröristlerin gerisinde kimlerin olduğunu gayet iyi biliyoruz." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "PKK, YPG ve FETÖ'nün arkasında kimler var?" sorusuna karşılık katılımcıların "Amerika" demesi üzerine şunları kaydetti:
"İsrail de var. Paraysa para, silahsa silah. Bunları veriyorlar. Bunları biz biliriz ama benim milletim de bunları gayet iyi bilmeli. Biz Avrupa ve Amerika yönetimlerinin kulislerinde ülkemiz aleyhinde çevrilen dolapları gayet iyi biliyoruz. Biz lafa gelince liberal, özgürlükçü, serbest piyasacı, insan hakları savunucusu kurum ve kişilerin gerçekte hangi gayelerle ülkemizin ayağına çelme taktığını gayet iyi biliyoruz. Şimdi aynı hakikatlere Gazze'de şahit oluyoruz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan ayrıca, "Batı dünyası Gazze'deki çocuk, kadın, masum katliamını meşrulaştırmak için siyasetçisinden medyasına seferber oldu. İsrail tam 22 gündür açıkça savaş suçu işliyor. Şimdi İsrail, biz de seni 'savaş suçlusu' olarak dünyaya ilan edeceğiz. Bunun hazırlığı içindeyiz. Bunun çalışmasını yapıyoruz ve 'savaş suçlusu' olarak İsrail'i dünyaya tanıtacağız. Ama Batılı liderler bırakın buna tepki göstermeyi, İsrail'e ateşkes çağrısı dahi yapmıyor." diye konuştu.