Önder’in hastaneye getirildiğinde bilincinin kapalı olduğunu, kalp masajının ise hiç kesilmeden sürdürüldüğünü belirten Sağbaş, acil olarak ameliyata alındığını ve kalp-akciğer makinesi ile yaşamsal fonksiyonlarının sürdürüldüğünü söyledi. Kalp ve aort damarındaki yırtıkların onarıldığını, ek olarak bypass ameliyatı da yapıldığını ifade eden Sağbaş, "Hasta hem aort diseksiyonu hem de kalp krizi geçirmişti. Bu iki ağır tabloyu eş zamanlı düzeltmeye çalıştık. Kurtulma ihtimali zayıf da olsa umudumuz var" dedi.
"KALBİ DİNLENDİRİYORUZ AMA BEYİNLE İLGİLİ BELİRSİZLİK SÜRÜYOR"
Ameliyatın ardından ECMO adı verilen yapay dolaşım sistemiyle desteklenen Önder’in kalbi toparlanma sürecine alınırken, beyin fonksiyonlarıyla ilgili belirsizlik devam ediyor. Mezopotamya Haber Ajansı’na konuşan Sağbaş, "Günlerdir kalbi dinlendiriyoruz, ancak soluk alma refleksi oluşmuyor. Uyutucu bir ilaç almamasına rağmen hâlâ uyanmıyor. Bu da nörolojik olarak olumsuz bir tabloya işaret ediyor olabilir" ifadelerini kullandı.
"YOĞUN BEYİN ÖDEMİ VAR"
Yapılan görüntülemelerde Önder’in beyninde ciddi düzeyde ödem tespit edildiğini belirten Sağbaş, "Bu tabloyu net olarak ancak ödemin azalmasıyla değerlendirebiliriz. İnşallah tek sorun budur” dedi. Olası bir oksijen yetersizliğinin de tabloyu ağırlaştırmış olabileceğini ifade eden Sağbaş, “Buna anoksik beyin diyoruz. Ama şu anda bunun kesin adını koymak mümkün değil" diye konuştu.
"BİR MUCİZEYE DAHA İHTİYACIMI VAR"
Yoğun bakım sürecinde enfeksiyon riski başta olmak üzere birçok kritik unsurun takip edildiğini söyleyen Sağbaş, "Bu noktaya gelmesi bile büyük bir mucize. Şimdi bir mucizenin daha gerçekleşmesini bekliyoruz. Çok parametreli, çok hassas bir tedavi yürütülüyor. Umudumuz hâlâ devam ediyor, çok dengeli ilerlememiz gerekiyor" dedi.