Hastalık hissedilir de sağlık hissedilmez. -Thomas Fuller

“Zayıflamak istiyorsanız, ekmekten uzak durmayın…” Bunu, vallahi ben demiyorum. Kimin söylediğine az sonra geçeceğim. Birçok insan şişmanlığı sadece görsel olarak algıladığımız için sağlık elden gidince gerçeğin farkına varıyoruz. ‘Bir dirhem et bir ayıp örter’ söylemlerini atın çöpe gitsin. Yok öyle bir şey. Bakın benim çevremde sırf kilo vererek, egzersiz yaparak şeker ve tansiyon hastalığından kurtulan insanları tanıyorum. Önemli olan aç aç dolaşmak değil, neyi ne zaman ne kadar yiyeceğimiz… Tüm bu kelamlardan sonra ekmek yememizi de öneren Beslenme ve Diyet Uzmanı Veysel Ciğerli’ye kulak verelim isterseniz. 

METOBOLİZMAYI UYANDIRIN

Ciğerli, "Karbonhidrat kaynağı bir besin olan ekmeğin sindirimi ağızda başlar ve çok kısa sürede beyne tokluk sinyallerini iletir. Öğününüze 1 parça ekmeği çiğneyerek başlayın" diyor. Yani buradaki olay beyne doyma hissi göndermek. Çok mantıklı bence.

Midenin ne yenilirse yenilsin 4 saat içinde boşaldığına dikkat çeken Ciğerli, "Bir sonraki öğününüzde fazla yemeyi engellemek için 2-2,5 saatte bir beslenmenizde fayda vardır. Kan şekerinin dengelenmesi için '3 ana, 3 ara öğün' şeklinde beslenme kuralına uymak gerekmektedir. Düzenli kahvaltı edinme alışkanlığı sağlıklı bir hayat için şarttır. Metabolizma, uyandıktan hemen sonra kahvaltı yapınca hızlanmaya başlayacaktır. Aksi takdirde kahvaltı yapmadan öğle yemeğine kadar aç kalınırsa yavaşlamış metabolizma hızı ile birlikte diğer öğünümüzde daha fazla yemek kaçınılmaz olacağından kilo almak da beklenen bir sonuç olacaktır. Sabahın erken saatlerinde dengeli bir kahvaltı ile güne başlamak metabolizmamızın hızlanmasını sağlayarak daha rahat kilo vermemize yardımcı olacaktır" diye konuşuyor.

TABAKLAR KÜÇÜLSÜN

Zayıflamak için yemek tabaklarının ve çorba kaselerinin küçültülmesi tavsiyesinde bulunan Ciğerli, bakın daha ne faydalı bilgiler veriyor: “Sadece 1 kase çorba diye kendinizi kandıramazsınız. Psikolojik olarak o tabaktaki yemekleriniz bittiği zaman kendinizi doymuş hissedersiniz. Bir diğer önemli nokta da ekmek tüketimidir. Ekmek ve yerine geçen tahıl ürünleri yemeden zayıflamak söz konusu olduğunda ne yazık ki işin sağlık boyutundan hiç bahsedilmiyor. Bu denli şuursuzca yapılan öneriler bireylerde birçok hastalığın artışına sebep olabiliyor. Tam tahıllı ekmek içeren diyet, lif oranı yüksek olduğundan dolayı acıkmayı geciktirir ve uzun süre tok kalmanıza yardımcı olur. Ayrıca tam tahıl ekmeği B12 vitamini hariç bütün B grubu vitaminlerinin temel kaynağıdır." 

KOLESTEROLÜ BİLE DÜŞÜRÜYOR

Liflerin sadece nebati kökenli besinlerde bulunduğunu belirten Uz. Dyt. Ciğerli, "Lifler sindirim sisteminden parçalanmadan geçmektedir. Bu da kişinin uzun süre tok kalmasını sağlayarak daha az yemek yenmesini sağlamaktadır. Lifler, kandaki kötü kolesterolün düşürülmesine yardımcı olup, sindirim sisteminin daha aktif çalışmasını sağlamaktadır. Ayrıca lifli besinler kabızlığın geçmesini, hemoroid problemlerinin giderilmesini, vücudun şeker seviyesinin dengelenmesini sağlar, aynı zamanda kalp sağlığını koruma açısından da önem arz etmektedir” diyor. 

Arkadaşlar, yapılan araştırmalar lifli besin tüketenlerin, tüketmeyenlere göre daha fazla kilo verdiklerini ortaya koymuş ayrıca bilginize… Bu nedenle her öğünümüzde mutlaka bulundurmaya özen gösterin.

Kalın sağlıcakla...