"Eğer miden, göğsün ve bacakların sağlam ise şahane servetler bu hale bir şey daha ilave demez." Horace
Şu haftaya kadar havalar, yaza yakışacak sıcaklıkta değildi fakat yine de iyiydik be. Şimdi ise pişiyoruz âdeta. Klima olayını pek sağlıklı bulmadığım için mecburi olmadıkça kullanma taraftarı değilim. Ayrıca burada şunu belirteyim, klimalardan kaynaklı zatürre olayında da artış var. Tabii bunun detayını başka bir yazımda vereceğim. Şimdi konuyu dağıtmadan devam edeyim. Ne diyorduk, aşırı sıcaklar geldi ve sıkıntı başladı. Sağlıklı bireyleri dahi etkileyen yaz ayları, özellikle kalp kapak hastaları ve mitral kapak ameliyatı olmuş hastaların hayatında olumsuz etkilere sebep olabiliyor maalesef.
DOKTORUNUZA DANIŞIN
Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Cengiz Köksal, sıcak havaların kalbe fazla yük yüklediğini, vücut ısısının korunması için kalbin daha hızlı attığını, dolayısıyla daha fazla çalıştığını belirtiyor. Peki, bu durumda neler oluyor kalbimize? Prof. Dr. Köksal, “Kalp hızının fazla olması, mitral kapak hastalarında ve mitral kapak ameliyatı olmuş hastalarda nefes darlığının artmasına sebep olabilir. Bu nedenle, vücudun su dengesine dikkat etmek ve gerekirse doktora danışılarak artmış kalp hızının dengelenmesini sağlamak gerekebilir” diyor.
ŞİMDİLİK TURŞUDAN UZAK DUR
Mitral kapak hastalarında vücutta fazla su toplanmasını önlemek için idrar söktürücü ilaçlara başvurulabildiğini belirten Prof. Dr. Cengiz Köksal, “Aşırı sıcaklarda vücudumuz terleme ile fazla su kaybeder. Bu nedenle eğer mitral kapak hastalarının tansiyonu düşük seyrediyor ise doktora danışılarak idrar söktürücü ilaçlar kesilebilir veya dozu azaltılır. Mitral kapak hastalarının tuz ve tuz içeren gıdalardan (soda, gazlı içecekler, turşu vs.) uzak durmaları gerekmektedir.
İŞTE BURAYA DİKKAT!
Ancak yaz aylarında terleme ile beraber suyun yanında tuz da vücuttan atılacağı için bacaklarda kramp olması halinde, hastaların bir miktar tuz tüketmeleri gerekebilir. Mitral kapak hastaları için yazın sıcak havalarda vücut su dengelerini takip etmenin en pratik yolu ise haftalık kilo takibi yapılmasıdır. Eğer hasta 1 haftada 2-3 kilo almış ise su ve tuz tüketimi kısıtlanmalıdır. Aksine hastaların tansiyonu düşük seyrediyor ve kilo kaybı varsa ki bu yazın sıcak günlerinde olabilecek bir durumdur. Gereğinde idrar söktürücü ilaçlar kesilebilir ve daha fazla su tüketmeleri önerilir.”
Yani değerli doktorumuzun söylediği kısaca şu, kilo kontrolü bu evrede de hayati önem taşıyor.
PEKİ EGZERSİZ?
Yaz aylarında yaşanabilecek kalp ve damar hastalıkları kaynaklı tehlikelerden vücudun en az şekilde etkilenmesi tamamen kişinin kendi elinde. Nasıl mı?
Yazın özellikle yüksek sıcaklık görülen zamanlarda bilinçsiz ve aşırı egzersiz yapmanın fazladan su kaybına neden olacağının altını çizen Prof. Dr. Köksal, bu konuda da uyarılarda bulunuyor: “Gerek aşırı sıcaktan gerekse bilinçsiz egzersizden dolayı vücudun su kaybına uğraması, kalp kapak hastalarının problemlerle karşı karşıya kalmasına neden olur. Bunun yanı sıra sıvı kaybına uğrayan hastaların yaptığı en büyük yanlış ise bu kaybın çok su içerek yerine konulmaya çalışılmasıdır. Kontrolsüz sıvı kaybı sonrası kontrolsüz su tüketimi bazen vücutta aşırı sıvı yüküne sebep olabilir ve bu sıvı çoğunlukla akciğerlerde birikerek akciğer ödemi dediğimizi tehlikeli bir nefes darlığı tablosuna yol açabilir. Hastanın vücudunu bu durumdan koruması için kontrolsüz su kaybı ve su içimine dikkat etmesi; ilaçlarının doz kontrolü için doktoruna başvurması son derece önemlidir. Ayrıca vücudun aşırı sıvı kaybı kanın pıhtılaşmaya yatkın olmasına, bu yatkınlık da mekanik kapağın çalışmasını bozabilir veya kalp damarlarındaki stentlerin tıkanmasına sebep olabilir. Bu yüzden kan sulandırıcı ilaçlar düzenli alınmaya devam edilmelidir ve kaybedilen sıvının kontrollü olarak yerine konması gereklidir.”
Yani, değerli doktorum diyor ki, ‘Tavsiye ettiğimiz tüketilecek sıvı sadece su’dur. Aklınızdaki diğer içecekleri unutun.
Kalın sağlıcakla…