Hikâyesi, manevi yolculuklara tutkulu olanların ilgisini çekiyor ve türbesi, ziyaretçilere huzur dolu anlar yaşatıyor. Peki, Mehmed Emin Tokadi Hazretleri’nin türbesi nerede ve hikâyesi nedir?
MEHMET EMİN TOKADİ KİMDİR?
Osmanlı âlimlerinin meşhurlarından ve evliyânın büyüklerinden. İsmi, Mehmed Emîn bin Hasan Ömer Nakkaş Tokâdi'dir. Hayatı adından da anlaşılacağı gibi Tokat'ta başlar (1664). İlim tahsilini de orada yapar. Bir müddet sonra İstanbul'a gelir. Şeyhülislam Mirzazade Mehmet Efendi'nin feyizli sohbetlerinden uzun süre istifade eden Tokâdi, ilmi ve manevi yolculuğunda ilerlemek için sürekli gayret gösterdi. Hat sanatında da usta olmak için Yedikuleli Hattat Abdullah Efendi'den dersler aldı. Ancak Tokâdi'nin arayışı sadece ilimle sınırlı değildi, zira o, tasavvufun derinliklerine nüfuz ederek ruhaniyetini geliştirmek istiyordu. Daha sonra Mekke'de İmam-ı Rabbani Hazretleri'nin oğlunun talebesine talebe olur, yani Ahmet Yekdes Cüryani'ye. Tasavvufa vâkıf olup öğrenci yetiştirebilecek duruma geldikten sonra ömrünün ikinci Hicaz seferine katılarak hadis âlimlerinden Ahmed Nahli'den hadis ilmini öğrenir, icazet alır. 1705 senesinde İstanbul'a dönerek Şehzade Camii'nde dersler vermesi, yavaş yavaş tanınmasına sebep olur. Habeşistan, Kudüs, Mekke ve Medine'ye ara ara yine gider. Davetlere icabet eder ama 1717'de yeniden İstanbul'a gelir. Önce Eyüp Sultan Hazretleri'nin, sonra da İki Cihan Serveri Peygamber Efendimizin türbedarlığını yapmak şerefine nail olur. 1745 yılında, İstanbul'un topraklarında vefat eden Tokâdi, ardında derin bir ilim ve maneviyat mirası bıraktı. Onun öğretileri ve manevi rehberliği, yüzyıllar boyunca insanların kalplerinde yaşamaya devam ediyor.
TÜRBESİ NEREDE?
Kabri, Fatih Unkapanı'na inen cadde ile Zeyrek yokuşunun kesiştiği tepe üzerinde, Soğukkuyu Piri Paşa Medresesi kabristanındadır. Kendisini vesile edenlerin, yaptıkları duaların kabul edildiği bilinmektedir.
KİMSE BİLMESİN, NASİBİ OLANLAR BULSUN
Mehmed Emin Tokadi hocasından dua istemiştir “Benim vefatımdan sonra kabrime gelip bir Fatiha okuyanın vücudu cehennem ateşinde yanmasın.” Mehmed Emin Tokadi’nin şeyhi Ahmed Yekdest-i Cüryani Hazretleri kendisine şunları söylemiştir: "Vasiyet et ki vefatından sonra kabrini kolay bulunacak bir yere yapmasınlar. Virane bir yere defnetsinler. Kimse bilmesin. Ancak, nasibi olanlar gelip bulsun, dua etsinler” İstanbul’un manevi durakları arasında böyle sırlı bir mekândır burası. Bulmak da nasip işi ziyaret etmek de. Hatta genel bir kanaate göre İstanbul’un üç büyük evliyasından biridir Mehmed Emin Tokadi Hazretleri. Diğerleri Üsküdar’da medfun bulunan Şeyh Abdülfettah Akri-i Bağdadi ve Eyüp-Nişanca’da türbesi bulunan Şeyh Murad-ı Münzevi’dir. 81 yıl ömür süren mübarek zatın üç kere Hızır Aleyhisselam ile görüştüğü rivayet edilir. İlki Kâbe'de, ikincisi Mısır'da, son defa da Fatih Camii'nde.