Peki, hassas bir psikolojiye sahip olmak bir dezavantaj mı, yoksa farkındalıkla yönetildiğinde bir güç kaynağı olabilir mi ? Hassas bireyler, çevrelerinde olup bitenleri derinlemesine analiz eden, empati seviyesi yüksek ve duygularını yoğun yaşayan kişilerdir. Gürültülü ortamlar, yoğun eleştiriler veya ani değişimler onlar için daha zorlayıcı olabilir. Ancak bu özellikler, aynı zamanda yaratıcılığı ve sezgileri güçlendiren unsurlardır.

Hassasiyetin Bilimsel Temeli

Psikologlar, hassas kişilik yapısının genetik ve çevresel faktörlerin birleşimiyle oluştuğunu belirtiyor. Yapılan araştırmalar, duyusal işleme hassasiyeti yüksek olan kişilerin beyinlerinde duygusal uyarıcılara karşı daha fazla aktivasyon olduğunu gösteriyor. Bu bireyler, küçük detayları fark etme konusunda oldukça başarılıdır. Ancak bu durum, zaman zaman aşırı düşünme ve kaygıya neden olabilir.

Hassasiyetin Avantajları

Toplumda çoğu zaman ‘aşırı duygusallık’ olarak algılanan hassasiyet, aslında büyük bir avantaj sağlayabilir. Bu bireyler, insan ilişkilerinde daha anlayışlı, sanatsal yönleri güçlü ve detaylara daha fazla önem veren kişilerdir. Aynı zamanda başkalarının hislerini anlamada da oldukça başarılıdırlar. Birçok sanatçı, yazar ve düşünür hassas bir yapıya sahip olmuştur. Derin duygular hissedebilmek, yaratıcılığı besleyen önemli bir unsurdur. Bu nedenle hassasiyet, doğru yönetildiğinde bireye büyük katkılar sağlayabilir.

Hassas Psikolojiyle Baş Etme Yöntemleri

Hassas bireyler, çevresel faktörlerden daha fazla etkilendikleri için kendilerine iyi bakmaları önemlidir. İşte bazı öneriler:

 - Kendi sınırlarını belirlemek ve hayır diyebilmek 

- Stresi azaltan aktiviteler (yürüyüş, meditasyon, sanat terapisi vb.) 

- Olumsuz eleştirileri kişisel almamak ve özgüveni güçlendirmek 

- Destekleyici insanlarla vakit geçirmek 

- Kendi değerini başkalarının bakış açısından bağımsız olarak kabul etmek 

- Teknoloji ve sosyal medyanın olumsuz etkilerinden korunmak

Demir eksikliği ciddi bir sorun Demir eksikliği ciddi bir sorun

Toplumda Hassasiyete Daha Fazla Yer Açılmalı

Hassas bireyler, çoğu zaman yanlış anlaşılabilir veya ‘fazla hassas’ olmakla eleştirilebilirler. Ancak toplumda farklı kişilik yapılarının bir arada olması, sağlıklı bir denge oluşturur. Hassas kişilerin güçlü sezgileri ve empatik yaklaşımları, insan ilişkilerini güçlendirebilir. Bu yüzden bireylerin kendilerini olduğu gibi kabul etmesi ve toplumun da bu farklılıkları desteklemesi önemlidir.

Uzman Klinik Psikolog Yunus Emre Yıldız,''Sonuç olarak,hassas bir psikolojiye sahip olmak, kişinin dünyayı daha derin ve anlamlı şekilde algılamasına yardımcı olabilir. Önemli olan, bu özelliği bir dezavantaj olarak görmek yerine, onu bilinçli bir şekilde yönetmektir. Kendinizi anlamak ve duygularınıza değer vermek, yaşam kalitenizi artırmanın en önemli anahtarlarından biridir. Unutmayın, hassasiyet bir zayıflık değil, doğru kullanıldığında büyük bir güçtür.''dedi.

Kaynak: HABER MERKEZİ