Adı, oyunculuk sektöründe tekelleşmeye sebep olduğu iddiasıyla anılan Ayşe Barım'ın Gezi Parkı olaylarının planlayıcısı olduğu iddia edilmişti.
Gezi Parkı olaylarının planlayıcılarından olduğu gerekçesiyle hakkında başlatılan soruşturma kapsamında "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme" suçunu işlediği iddiasıyla gözaltına alınan, bazı sanatçı ve oyuncuların menajerliğini yapan Ayşe Barım mahkemeye sevk edildi. Barım hakkında tutuklama talep edildi.
Ayşe Barım, sevk edildiği 4. Sulh Ceza Hakimliği’nce tutuklandı.
SAVCILIK İFADESİ ORTAYA ÇIKTI!
İşlemlerin ardından savcılığa sevk edilen ve tutuklama talep edilen Ayşe Barım'ın ifadesi de ortaya çıktı. Aylık gelirinin 300 bin TL olduğunu belirten Barım, ‘Gezi Parkı eylemlerinin başlarında bu konuyla ilgili beni kimse aramadı. Kimse benden birlik kurmak adına finansal destek ya da ismimle katkı sunmamı talep etmedi’ dedi.
HaberTürk'te yer alan habere göre Barım şu ifadeleri kullandı:
"Gezi Parkı eylemlerinin başlarında beni, 2013 Mayıs ayı içerisinde bu konuyla ilgili kimse aramadı. Kimse benden birliktelik kurmak adına finans ya da ismimle destek olma adına herhangi bir ricada yahut talepte bulunmadı. Gezi Parkı’nın ilk başladığı ve benim ilk gittiğim dönemde hatırladığım kadarıyla 'Muhteşem Yüzyıl' isimli dizide beraber çalıştığımız oyunculardan bazıları bulunmaktaydı. Beni tam hatırlayamamakla birlikte onlardan birisinin arayarak setten çıkarak gezi parkına gideceğini “çocuklar ne yapıyor” diye bakmak istiyoruz dediler. Ben de; “hemen geliyorum” dedim. Ben, bireysel olarak kendim gittim. Oyunculara eşlik etmek üzere buluştum. Gezi Parkı’na hatırladığım kadarıyla 1 ya da 2 kez gitmişimdir, başkaca gitmişliğim yoktur. İlk kez gittiğimde sanatçıların şiir okuduğu sürece izleyici olarak katıldım. İkinci kez gittiğimde çok kısa süreliğine gittim ve birisiyle beraber gidip gitmediğimi hatırlamıyorum. İkinci kez gittiğimde de sanatçılarla beraberim diye hatırlıyorum. Ben gaz dâhi yemedim. Gezi Parkı döneminde benim yakın çevrem beni çok iyi tanır ve bilir ben yakın olduğum ortak iş yaptığım sanatçılarla hiçbir zaman meydana çıkıp beyanat vermedim. Onlara böyle bir açıklama yapmaları hususunda herhangi bir yönlendirme ve telkinim asla olmadı. Bahse konu sanatçılara benim talimat vermem gibi bir durum söz konusu olamaz. Bana sorulan Gezi Parkı’nda birçok sanatçının el değiştirerek şiir okuduğu görüntülerde; Halit Ergenç, Dolunay Soysert, Rıza Kocaoğlu, Mehmet Günsür ajansın hizmet verdiği oyunculardır. Diğerleri ile o dönemde hiçbir çalışmamız olmamıştır. Bu yazı, şiir, bildiri kim tarafından yazıldı ve oraya kim tarafından getirildiğini bilmiyorum. Hakkımdaki suçlamaları kabul etmiyorum. 3 haftadır süregelen bu kabusun içinde psikolojik olarak çok kötü durumdayım. Bu mağduriyetin devletim tarafından giderilmesini istiyorum. Üzgünüm, sağlığım çok kötü etkilendi."