Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sağlık çalışanları ile iftar programında bir araya geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın programın ardından açıklamalarda bulundu.

cumhurbaskanı erdogan
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN AÇIKLAMALARI

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

Sağlık çalışanlarımızın 14 Mart Tıp Bayramı'nı gönülden kutluyorum. Salgının ardından toplumun ertelenmiş sağlık hizmetleri talebinde ciddi artışlar yaşandı. Bu talebin doğru karşılanması için farklı adımlar atıyoruz. Aile hekimliğinin yeninden yapılandırılması bunlardan sadece bir tanesidir. Hastanelerdeki yoğunluğun azaltılmasını temin edeceğiz. Sağlık alanında 22 yıl boyunca pek çok reforma imza attık. Hastane, poliklinik sayısının artırılmasından sağlık teçhizatlarının modernleştirilmesine gibi çok önemli işler yaptık. 25 şehir hastanemiz bu kapsamda hizmete girdi. 11 şehir hastanemizin yapımı sürüyor. Ülkemizdeki muhalefetin engellemek için her yolu denediği bu hastaneler binlerce insanımızın hayatının kurtulmasına vesile olmuştur.

İlk defa dönemimizde uygulamaya aldığımız evde sağlık hizmetleriyle bugün 2 milyon 753 bin insanımızın ayağına sağlık hizmetini götürüyoruz.

"SAĞLIK ORDUMUZUN GAYRETİNE ŞAHİT OLDUK"

Direnişin önderlerinden Doktor Memduh Necdet'in şu duygu ve cesaret yüklü sözleri, bugün bile hepimiz için ilham vericidir. Memduh Necdet, tıbbiyenin salonunu dolduran gençlere şöyle seslenmiştir: "İtiraf ediyoruz ki vatan, bilhassa onun kalbi ve beyni olan İstanbul, bu dakikada korkunç bir buhran geçiriyor. Ama korkmuyoruz. Buradayız, burada kalacağız. İstanbul bizimdir, çünkü halife ve hakan yatağıdır. İstanbul bizimdir, çünkü şehitler ve tarih buradadır. İstanbul bizimdir, çünkü istiklal buradadır." Bu muazzam ve muhteşem sözler sadece tıbbiyenin salonunda değil, adeta tüm İstanbul'da yankılanmış; işgalciler neye uğradığını şaşırmış, toplantıyı şiddet kullanarak dağıtmaya çalışmışlardır. Tıbbiyeliler, İstiklal Harbimizde hem cephe hattında hem de cephe gerisinde hayatlarını riske atarak kahramanca mücadele etmiş, şehit düşmüş, gazilikle müşerref olmuşlardır. Hekimlerimiz ve sağlık çalışanlarımız, genç Cumhuriyetimizin büyümesi ve güçlenmesinde de hep en önde yer almışlardır. Son olarak, COVID-19 salgınına karşı yürüttüğümüz savaşın ilk safında yine sağlık çalışanlarımız bulunuyordu. Hocasından doktoruna, hemşiresinden teknik personeline kadar sağlık ordumuzun tüm neferlerinin gayreti ve özverisi, hem salgın sürecinde hem de 6 Şubat depremlerinde milletçe hepimizin şahit olduğu bir destan olmuştur. Günlerce, hatta haftalarca evlerinden, evlatlarından uzak kalan; bir cana şifa olmak için gerektiğinde kendi canını tehlikeye atan hekim olmanın, sağlık çalışanı olmanın omuzlarına yüklediği ağır mesuliyetle ülkesine ve milletine sevda ile hizmet eden siz kardeşlerimizin çabalarını, emeklerini asla ve asla unutamayız. Rabb'im sizlerden ve tüm sağlık camiamızdan razı olsun diyorum.

"SEL GİDER BALÇIĞI KALIR"

SON DAKİKA| Flash TV ve Pozitifbank'a el konuldu! Flash TV sahibi Erkan Kork gözaltında SON DAKİKA| Flash TV ve Pozitifbank'a el konuldu! Flash TV sahibi Erkan Kork gözaltında

Aslında tüm sağlık personelimize, ülkem ve milletim adına bugün bir kez daha teşekkür ediyorum. Zor günlerimizde gösterdiğiniz fedakârlıkların, milletimiz tarafından her zaman şükranla yâd edileceğini bilmenizi isterim. Bu vesileyle, vazife başında vefat edenler başta olmak üzere, dar-ı bekaya uğurladığımız tüm arkadaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum. Burada şu gerçeği de tekrar hatırlatmakta fayda görüyorum: Salgınla mücadeleyi, Amerika ve Avrupa da dahil olmak üzere, imkân bakımından bizden ileri düzeyde olan ülkelerden daha iyi yönetmemizde, şu an çatısı altında bulunduğumuz Başakşehir ve Sakura Şehir Hastanesi gibi sağlık tesislerimiz oldukça kritik roller oynamıştır. Ülkemizdeki muhalefetin "israf" diyerek engellemek için her yolu denediği, hatta akla ziyan mazeretler üreterek bağlantı yollarını dahi yapmadığı bu hastaneler, binlerce insanımızın hayatının kurtulmasına vesile olmuştur. Tabii, "Sel gider ama balçığı kalırmış." Her ne kadar salgını atlatmış olsak da olumsuz etkilerini hâlâ gözlemliyoruz. Salgının ardından toplumda ertelenmiş sağlık hizmeti taleplerinde çok ciddi artışlar yaşandı. Tüm dünya gibi biz de bu yeni durumla sınanıyoruz.

cumhurbaskanı erdogan

"YOĞUNLUĞU AZALTACAĞIZ"

Son iki yılda sağlık sistemimizde ilave bir yük oluşturan bu talebin doğru dağıtılması ve karşılanması amacıyla farklı adımlar atıyoruz. Vatandaşın sağlık hizmetlerine ilk başvuru kapısı olan aile hekimliğinin yeniden yapılandırılması ve koruyucu hekimliğin ön plana çıkarılması, bu adımlardan sadece biridir. Her iki çalışmamızın da olumlu neticelerini sahada görmeye başladık. Hekimlerimizin de bu çabalarımızı sahiplenmesiyle birlikte, insanımızın doğru yerde, doğru zamanda etkin tedaviye ulaşmasını sağlayacak, aynı zamanda hastanelerimizdeki yoğunluğun da azaltılmasını temin edeceğiz, inşallah.

"ÖNEMLİ İŞLER GERÇEKLEŞTİRDİK"

Değerli arkadaşlar, Kasım 2002'de göreve geldiğimizde, önem ve öncelik vereceğimizi ilan ettiğimiz alanlardan biri de sağlık oldu. İnsanı merkeze alan, insan hayatına ve sağlığına değer veren bir anlayışla, sağlık alanında son 22 yılda pek çok reforma imza attık. Üniversite ve özel hastane kapılarının tüm vatandaşlarımıza açılmasını sağladık. Hastane, poliklinik ve sağlık ocağı sayılarının artırılmasından, sağlık kuruluşlarımızdaki şartların ve teçhizatın modernleştirilmesine; sağlık alanında hizmet veren personelimizin sayısının artırılmasından, özlük haklarının iyileştirilmesine ve imkânlarının genişletilmesine kadar çok önemli işler gerçekleştirdik. Çam ve Sakura'nın da içinde olduğu, toplam 37 bin 367 yataklı 25 şehir hastanemiz hamdolsun hizmete girdi. Hâlen 13 bin 950 yatak kapasiteli 11 şehir hastanemizin yapımı sürüyor. İhale, proje ve arsa süreci devam edenlerle birlikte, hepsi tamamlandığında toplamda 57 bin yatak kapasiteli 45 şehir hastanemiz olacak. Tomografi, MR, diyaliz cihazı, ambulans ve hava ambulansı gibi pek çok alanda, geçmişle kıyaslanamayacak seviyelere ulaştık. İlk defa dönemimizde uygulamaya aldığımız evde sağlık hizmetleri ile bugün 2 milyon 753 bin insanımıza sağlık hizmetini doğrudan ulaştırıyoruz.

"GECE GÜNDÜZ KOŞTURUYORUZ"

Sağlıkta yaptığımız devrimleri burada tek tek anlatmaya kalksak, değil iftarı, sahuru da herhalde burada yaparız. Biraz evvel Sağlık Bakanımız bazı güncel verileri, rakamları ve projeleri bizlerle paylaştı. İstanbul'dan Hakkâri'ye, Van'dan Muğla'ya, Antalya'dan Trabzon'a kadar ülkemizin dört bir yanındaki vatandaşlarımız, sağlık hizmetlerinin son 22 yılda nereden nereye geldiğini zaten çok iyi biliyor. "Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi, olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi." düsturuyla, emanetini taşıdığımız milletimize en kaliteli sağlık hizmetini sunabilmek için gece gündüz demeden koşturuyoruz.

Değerli dostlar, değişen ihtiyaçlara ve beklentilere cevap verebilmek amacıyla, inşallah önümüzdeki dönemde de sağlık alanındaki öncü rolümüzü daha da güçlendireceğiz. Vatandaşımızın acil sağlık hizmet taleplerine, ambulanstan taburcu olduğu ana kadar daha kaliteli ve erişilebilir sağlık hizmeti sunmayı hedefliyoruz. Bunun yanı sıra; kronik hastalıkların erken teşhisi, takibi ve tedavisini güçlendirmek, gereksiz ilaç kullanımını önlemek, kilo ve hareketsizlikle mücadeleyi artırmak, madde, tütün ve teknoloji bağımlılığıyla etkin bir şekilde savaşmak için daha kapsamlı çalışmalar yapacağız. Her alanda olduğu gibi sağlıkta şiddete de asla müsamahamız yoktur. Bu konuda ilkemiz sıfır toleranstır. Hayat kurtaran, insanın en değerli nimeti olan sağlığına kavuşmasına yardımcı olan hekimlerimize ve sağlık personelimize yönelik en küçük bir şiddet eylemini asla kabul etmeyiz.

37 BİN YENİ PERSONEL MÜJDESİ

Çalışanlarımıza yönelik şiddet konusunda, zaten en üst düzeyde olan hassasiyetimizin asla değişmeyeceğini bir kez daha altını çizerek vurguluyorum. Burada şunun da bilinmesini istiyorum: Son 22 yılda sağlık alanında ne yaptıysak, başta doktorlarımız olmak üzere sağlık çalışanlarımızla dayanışma içinde yaptık. Neyi başardıysak, hekimlerimizle, hemşirelerimizle, sağlık çalışanlarımızla omuz omuza vererek başardık. İnşallah bu birliktelik içinde yolumuza kararlılıkla devam edeceğiz. Sözlerimi bitirmeden önce sağlık camiamızın merakla beklediği önemli bir müjdeyi sizlerle ve aziz milletimle paylaşmak istiyorum: İnşallah 2025 yılı içinde, sağlık teşkilatımızı 37 bini hekim dışı olmak üzere yeni personelle daha da güçlendireceğiz. Hayırlı ve uğurlu olsun diyorum. Bu düşüncelerle, başta hekimlerimiz olmak üzere, ülkemizin dört bir yanında sabır, şefkat ve metanetle insanımıza hizmet etmeyi görev bilen tüm sağlık çalışanlarımızın 14 Mart Tıp Bayramı'nı bir kez daha tebrik ediyorum. Fedakârlıkları, gayretleri ve üstün hizmetleriyle temayüz etmiş, birazdan ödül takdim edeceğimiz kıymetli kardeşlerimizi de ayrıca kutluyor, kendilerine teşekkürlerimi sunuyorum. Ramazan'ın ülkemiz, milletimiz, mazlum kardeşlerimiz ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Sizleri sevgiyle, saygıyla selamlıyor, hepinizi Allah'a emanet ediyorum.

Kaynak: Haber merkezi