Geçtiğimiz günlerde Mersin ve Eskişehir’de meydana gelen şiddet olayları, sağlık sektöründe şiddetin her geçen gün daha da arttığını gözler önüne serdi. Mersin’de bir hasta, muayene odasından çıkması gerektiği uyarısını dikkate almayarak hemşireye saldırdı, ardından kendisini durdurmaya çalışan aile hekimine de fiziksel şiddet uyguladı. Aynı gün Eskişehir’de ise oğluna rapor vermeyen aile hekimi, hastanın annesi tarafından darp edildi.
AHESEN Genel Başkanı Dr. Ahmet Kandemir, sağlıkta şiddeti önlemek amacıyla havacılık kanunlarının uygulanması gerektiğini vurgularken, Birlik ve Dayanışma Sendikası Başkanı Dr. Derya Mengücük ise, sağlıkta yaşanan şiddetin artık toplum sağlığı için ciddi bir tehdit oluşturduğunu dile getiriyor.
Sağlık çalışanları, her pazartesi siyah giyerek "Karalar Bağladık" sloganıyla bu şiddet olaylarına tepkilerini dile getiriyor. Aile hekimleri ve çalışanları, ilgili bakanlıklardan yalnızca kınama değil, kalıcı ve etkili çözümler talep ediyor.
AHESEN Genel Başkanı Dr. Ahmet Kandemir ve Birlik ve Dayanışma Sendikası Başkanı Dr. Derya Mengücük yaşadıkları sorunlarla ilgili ŞOK Gazetesine açıklamada bulundular.
ŞİDDETİ ÖNLEMEK İÇİN HAVACILIK KANUNLARI UYGULANSIN
AHESEN Genel Başkanı Dr. Ahmet Kandemir, Türk Hava Yolları'nın (THY) uçuş güvenliğini tehdit eden yolcuları kara listeye alarak uçuşlardan men etme uygulamasına dikkat çekerek, sağlık sektöründe de benzer yaptırımların uygulanması gerektiğini vurguladı. Dr. Kandemir, THY'nin İstanbul-Londra seferinde sorun çıkaran bir yolcunun kara listeye alındığını ve bu tür adımların şiddete karşı caydırıcı olabileceğini belirtti.
AHESEN Genel Başkanı Dr. Ahmet Kandemir
KARA LİSTEYE ALINSIN
"Sağlık kuruluşlarında şiddet uygulayan kişiler neden kara listeye alınmıyor? Sağlık çalışanlarının ve hastaların güvenliği neden göz ardı ediliyor?" diye soran Kandemir, sağlıkta şiddet olaylarının önlenmesi için daha fazla tedbir alınması gerektiğini savundu. Ayrıca, şiddete başvuranların acil durumlar dışında sağlık hizmetlerine erişiminin kısıtlanabileceğini önerdi. "Devlet, vatandaşın ve sağlık çalışanlarının güvenliğini sağlamakla yükümlüdür" dedi.
İŞİMİZİ YAPARKEN ŞİDDET MARUZ KALIYORUZ
Birlik ve Dayanışma Sendikası Başkanı Dr. Derya Mengücük ise, sağlık çalışanlarına yönelik artan şiddeti eleştirerek, bu durumun sağlık politikaları ve hasta memnuniyetinin yanlış yönetilmesiyle doğrudan ilişkili olduğunu vurguladı. Mengücük, hasta memnuniyetini önceleyen reformların, hekimlerin mesleki bilgi ve deneyimlerini göz ardı ettiğini ve hastaların uygunsuz taleplerini artırdığını belirtti. Bu tür taleplerin reddedilmesinin, sanki sağlık çalışanlarının keyfi bir kararıymış gibi algılandığını söyleyen Mengücük, bunun sonucunda küfür, hakaret, darp ve hatta cinayetlere varan şiddet olaylarının yaşandığını ifade etti.
Birlik ve Dayanışma Sendikası Başkanı Dr. Derya Mengücük
TOPLUM SAĞLIĞINI TEHDİT EDİYOR
Eskişehir ve Mersin’de yaşanan son olaylara dikkat çeken Dr. Mengücük, sağlık çalışanlarının yalnızca işlerini doğru yapmaya çalışırken şiddete maruz kaldığını dile getirdi. Özellikle Mersin’de bir hemşirenin, sabah işe gelip akşam boğulmaya teşebbüs edilmesi gibi korkunç bir olay yaşadığını hatırlatarak, bu tür vakaların sorumlusunun gerekli önlemleri almayan idari ve siyasi yetkililer olduğunu belirtti. Sağlık Bakanlığı’nı da göreve çağıran Mengücük, sağlıkta şiddetle mücadelede daha etkili adımlar atılması gerektiğinin altını çizerek bunun zararı sadece sağlık çalışanlarına değil nihayetinde hastalara da oluyor. Sağlıkta şiddet toplum sağlığı tehdidi haline geliyor” dedi.
