Aslı Serçemeli ve Gökhan Öcal çifti, 6 Şubat 2023'teki depreme çocukları Efe (12) ve Mete (15) ile Antakya'daki evlerinde yakalandı. Ailenin yaşadığı 6 katlı apartman, sarsıntı sonrası yıkıldı.

Binanın en üst katındaki dairede yaşayan aileden Gökhan Öcal, kendi imkanıyla enkazdan çıktı. Efe ve Mete, depremden 10, anneleri ise 25 saat sonra enkazdan çıkarıldı. Sağlık durumları iyi olan kardeşler taburcu edildi. Beton yığınlarının altında kalan Aslı öğretmen ise Hatay'daki tedavi sürecinin ardından Adana'ya sevk edildi.

Daha sonra Ankara'daki Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne gönderilen Öcal'ın, sol bacağı diz altından ampute edildi.

Aslı Serçemeli Öcal'ın tedavisi, isteği üzerine memleketi İzmir'deki Dokuz Eylül Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nde sürdü. Bir süre fizik tedavi uygulanan Aslı öğretmenin bacağına protez takıldı.

"Dijital Öğretmenler" projesinde eğitim alan öğretmenler bir araya geldi "Dijital Öğretmenler" projesinde eğitim alan öğretmenler bir araya geldi

Protezle ilk adımlarını atmaya başlayan 24 yıllık Türkçe öğretmeni, yaşadığı acı olayları geride bırakıp, depremden sonra tayin istediği İzmir'de, Kemalpaşa Merkez Ortaokulunda mesaisine başladı.

Yürüteçle okula gelen Aslı öğretmen, okul idaresince binanın giriş katında kendisi için özel hazırlanan sınıfta öğrencilere ders veriyor.

Aslı Serçemeli Öcal, AA muhabirine, depremin ardından yaşadığı tedavi sürecinde öğrencilerine kavuşacağı günün hayalini kurduğunu anlattı.

Depremin üzerinden aylar geçmesine rağmen o anı hala unutamadığını vurgulayan Öcal, "Toz duman arasında kalmıştık. Saatlerin nasıl geçtiğini çok anlamadım ama benim 25 saat sonra tahliyem oldu. İlk andan itibaren her iki çocuğumla yüksek sesle karşılıklı diyalog halindeydik. Konuşuyorduk. Onların çıktığını görünce 'ben de artık kurtulmalıyım' dedim. En son gelen ekiple gökyüzüne çıktım." dedi.

Aslı öğretmen, tedavisi boyunca her sabah okula gidecekmiş gibi evinde hazırlandığını anlattı.

"Çok şükür bugünleri gördüm"

Açıldığı gün, mesleğinin ilk günlerinde yaşadığı heyecanla görev yaptığı okula geldiğini ifade eden Öcal, şöyle devam etti:

"Sınıfa ilk girdiğim dakikalarda çok gergindim. Acaba 40 dakika ayakta kalabileceğim mi diye düşünüyordum ama dersin bittiğini anlamadım. Dakikaların nasıl aktığını anlamadım. İlk dersten çıktığımda teneffüste 'evet' dedim, yaptım. Nihayet ulaşmak istediğim yer burasıydı. Okula ilk geldiğim gün ailem yalnız bırakmadı. Öğretmen arkadaşlarım her konuda destek verdi. En büyük hayalim yürüteç olmadan rahat bir şekilde yürüyerek okula gitmek. Bizi yaşama bağlayan ümitler biterse hayat biter. Her yeni gün yeni bir ümitle uyandım. Bugün bir adım daha, bugün bir adım daha... Bir gün okulun bahçesine geleceğimi biliyordum.

Çok şükür bugünleri gördüm. Bazı kötü sonlar, bazı iyi başlangıçların sanırım sebebi oluyor. Hep hayata oradan bakmaya çalışıyorum. Evet, çok kötü şeyler yaşandı ama şu an hayata, mesleğime, öğrencilere karşı olan hassasiyet ve sahiplenme duygum katbekat arttı. O yüzden nice çocuklara dokunabilmek, onları bu ülkenin güzel yarınlarına hazırlayıp yetiştirmek istiyorum."

Öcal'ın 6. sınıf öğrencisi Burak Can Yazıcı da öğretmeniyle yeni tanışmasına rağmen onu çok sevdiğini, her konuda kendisine destek olduğunu dile getirdi.

Kemalpaşa İlçe Milli Eğitim Müdürü Ogün Derse ise Aslı öğretmenin azmi ve çalışkanlığıyla dikkati çektiğini, her zaman onun yanında olduklarını kaydetti.

Kaynak: AA