Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Tayyip Erdoğan ile özdeşleşen, genellikle seçim günlerinde giydiği ekoseli cekete benzer bir ceket giymesi hakkında konuştu. 

Özel, gazeteci Fatih Altaylı'nın programına konuk oldu. Gündem olan ceketi hakkında konuşan Özel,  "Ceket o kadar da ekoseli bir ceket değil ama görüntüde öyle çıkmış. Bir kere de biz giyelim kime ne zararı var, 47 yıl sonra birinci parti olmuşuz. Ceketin adı winner (kazanan) ceketi... Özel bir mesaj yok ama bir kere de biz giyelim ne olmuş dedik. Artık winner biziz.  Bir başarıyı tek başına lidere mal etmek sosyal demokrat partiye yakışmaz" dedi.

Özel, "Ceketi alalı 15-20 gün olmuştu. O kadar kareli değil. Ayşe Ateş ile fotoğrafı çektirdikten sonra özel kalemim, 'Ceket böyle çıkmış, sorun olur mu' diye sordu. Bir kere de biz giyelim dedim. Mahsur görmedik. 3 gün boyunca CHP Genel Başkanı'nın üzerindeki winner ceketinin konuşulması üzmedi beni" diye konuştu.

"DEVLET BEYLE ŞAKALAŞTIK"

Fatih Altaylı’nın kanalına konuk olan Özgür Özel’in açıklamalarının önemli bölümü şöyle: 

“(Erdoğan ile görüşmesi) "Biz siyaset yapıyoruz ve 2024 yılındayız. Savaşmak üzere değil, konuşmak üzere kurulmuş bir parlamento orası. Mücadele ve müzakere birlikte yürürse, bunun adı siyasettir. Ben beklerdim ki Erdoğan seçimden sonra beni tebrik etsin, arasın. Bayramda ben aradım ve randevu istedim. İşin insani ve medeni yönünü önemsiyorum. Erdoğan köprüleri istediği kadar atsın, ben bayramda onu yine ararım. Karşılıklı saygıyı korumak lazım. O sana gelmez, elini havada bırakır, ikincisi uzatmazsın o ayrı. Ben bütün partilerle bayramlaşıyorum. 

Dünyanın lafını etti Devlet Bey, bayramda aradım. Biraz da şakalaştık. 'Bayram öncesinde biraz sürtüştük' dedim. Devlet Bey de gülerek, 'Siyasette olacak böyle şeyler, önemli olan bayramlaşabilmek' dedi. Karşılıklı çatışmaları ara ara yumuşatmazsanız, 80 öncesi sağ sol çatışması gibi şeyler gündeme gelir. 

TRT'sinden AA'sına, bize her yer kapalı. Öyle bir noktadayız ki kendin söyle kendin işit. Şu an ankete göre CHP en az itiraz parti. O açıdan bu diyalog yanlış değil. Türkiye'de bir masada kurulunca iki ihtimal var, ya pazarlık ya ittifak. Masa yoksa birbirine el bombası atacaksın. Öyle bir şey olmaz. Müzakere olmadan mücadele olmaz. Anadolu'ya gidiyorsun, seçmenin azımsanmayacak bir kısmı, 'Kötüyüz ama Tayyip Bey bilmiyor, yoksa çözer' diyor. Ben gidiyorum söylüyorum işte, çözsün. Ben bu kutuplaşmadan CHP'nin fayda gördüğünü görmedim. Birileri bu memleketi kutuplaştırdı.”

YILMAZ ÖZDİL TEPKİSİ

Bir gazeteci veya YouTube yayıncısı, 6 aydır sert bir şekilde eleştiriyor. Biz bu anlayışla açı yaptık diye yok gözlüklerini kırarım, gözüne sokarım. Sonra bizim arkadaşlar cevap vermeye başladılar. Bu bir patlamaya dönüştü. O kadar yoğun bir refleks keşke olmasaydı. Kimse meselenin özüne bakmıyor, CHP'liler gazeteciye had bildiriyor diyor. Halbuki adam 6 aydır en ağır lafları söylemiş, en son küfre varan bir şey yapınca...

KILIÇDAROĞLU-İMAMOĞLU GÖRÜŞMESİ

Böyle görüşmeler beni hiç rahatsız etmez. Partide de bir normalleşmeye ihtiyaç olduğu çok açık. Ekrem Başkan ile çok açık bir iletişimimiz var. Kritik bir mevzu olunca direkt birbirimizi arıyoruz, haberdar ediyoruz. Ekrem Başkan, 'Genel Başkanı aradım, yemek yiyelim diye konuştuk, ama tarihi zamanı belli değildi, haber sızdırmışlar ama' dedi. Yapanları biliyoruz... 

İMAMOĞLU-YAVAŞ GERİLİMİ

Aralarında bir gerilim yok. Belediyeler Birliği'nde tansiyon yükseliyor diyor, yönetiyoruz biz süreci. İkisi de birbirini destekledi. Ekrem Başkan, Mansur Başkan için gayret gösterdi. İkisinin de gözünde ve gönlünde bu partiyi iktidar yapmak var. Daha önümüzde belki de 4 yıl var. En doğru adayı belirlemek durumundayız. Ölçeceğiz, anket yapacağız, en geniş katılımla belirleyeceğiz.

Kaynak: Haber Merkezi