Son dönemde kırsal kesimlerde kayıp çocuk-genç vakalarında yaşanan artış dikkat çekici bir boyuta ulaştı. Özellikle Narin Güran’ın kaybolmasının ardından ölü olarak bulunması toplumda infial yarattı. Van'da geçen hafta cuma gününden bu yana kendisinden haber alınamayan üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş'i de arama çalışmaları devam ediyor.
Hem Narin’in hem de Rojin’in arama çalışmalarında çalışmalara önce Jandarma başlarken daha sonra polisin bu aramayı ele alması dikkat çekiyor.
Sadece Rojin için şu anda Sahil Güvenlik Van Gölü Grup Komutanlığı, İl Emniyet Müdürlüğü Gemi Adamları ve Seyir Hizmetleri Büro Amirliği ile Su Altı Grup Amirliği ekipleri, AFAD ve Büyükşehir Belediyesi dalgıçları, Atlı Polis Grup Amirliği ekipleri kayıp öğrencinin bulunması için çalışmalarını sürdürüyor.
Ancak Jandarma ya da komando birliklerinin çalışmalara katılmaması akıllara “hizip mi var” sorularını getiriyor.
Odatv’nin “ellerinde bulunan teknoloji yetersiz mi kayıp çocuklar bu yüzden mi geç bulunuyor” sorusuna tam tersi cevap veren yetkililer, hem Narin’in hem de Rojin’in benzer arama çalışmalarında Jandarma ile polis arasında anlaşmazlık ve iletişim kopukluğu yaşandığını aktarıyor.
Emniyet ve jandarma arasında bir emir komuta zincirinin kurulamaması iletişim eksikliği yaratırken arama çalışmalarında yetki karmaşası yaşandığı belirtiliyor.
Öyle ki Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü'nde eğitim gören Rojin Kabaiş, 27 Eylül akşamı ortadan kayboldu. Rojin, arkadaşlarına, çakıl taşı toplamak için sahile gideceğini söyledi. Ancak kendisinden bir daha haber alınamadı.
'Kurbağa adamlar', su altı görüntüleme cihazları ve botlarla hem gölün derinliklerinde hem de kıyı bölgelerinde arama çalışması yapıyor. Atlı polisler de sahil boyunca devriye gezerek kayıp kızdan bir iz arıyor.
Ancak Narin’de olduğu gibi Rojin’de de günler geçtikçe umut azalıyor.
