Balkanların ve özellikle de Bulgaristan'ın kültürel mirasında önemli bir yere sahip olan Marteniçka gelenekleriyle heyecanlanırız. Mart ayının ilk gününde takılan bu özel bileklikler, insanları baharın gelişini kutlamak için bir araya getirir. Ancak Marteniçka sadece bir aksesuar değil, aynı zamanda Bulgar folklorunda derin köklere sahip bir anlam taşır.

RENKLERİ NE İFADE EDER?

Marteniçka'nın kırmızı rengi genellikle yaşamı, tutkuyu ve ateşi temsil ederken, beyaz renk ise saflığı, temizliği ve barışı sembolize eder. Marteniçkalar el yapımıdır, asla satın alınamaz, yalnızca hediye edilebilir. 

MARTENİÇKA BİLEKLİĞİNİN HİKÂYESİ 

Marteniçka'nın hikâyesi mitolojik kökenlere ve efsaneye dayanır. Baba Martenitsa veya Büyükannesi Marta'nın hikâyesi. Bu efsaneye göre, Marta veya Martenitsa adındaki bir kadın, yılın kış mevsiminde kötü ruhları ve hastalıkları kovmak için kırmızı ve beyaz ipliklerle süslenmiş özel bir giysi giyer. Mart ayının gelmesiyle birlikte, bu giysinin parçalarını insanlara dağıtır ve böylece baharın iyiliğini ve tazeliğini getirir.

NEDEN TAKILIR?

Âdete göre, marteniçkalar kırlangıç veya leylek görünceye kadar taşınırlar. Leylek gördükten sonra marteniçkayı ağaca bağlamanın dileğin kabul olunmasını sağladığına inanılır. Bir başka uygulamada da marteniçka çıkarıldıktan sonra genç bir meyve fidanına bağlanır ya da etrafta hiç ağaç yoksa bir taşın altına konulur. Taşın altında çok karınca varsa o yılın bereketli geçeceğine inanılır.

Kaynak: YEŞİM MÜNEVVERO⁄ĞLU