Fenerbahçe Can Bartu Tesisleri'nde karşılaşma öncesinde düzenlenen basın toplantısında açıklamada bulunan Portekizli çalıştırıcı, Galatasaray derbisinin ardından basın toplantısına katılmamasının nedenini de açıkladı.
Kariyerinde 24 yılı geride bıraktığını ve hiçbir zaman gazetecilerin sorularından kaçmadığını aktaran Mourinho, "Bu sorunun sorulmuş olduğuna mutlu oldum. Yoksa ben açıklayacaktım. 24 yıldır futbol kariyerimde hiçbir zaman bir basın toplantısında özellikle mağlubiyetten sonra kaçmadım. Hiçbir zaman gazetecilerden basın toplantılarından korkmadım ama bu ilk defa da olmuyor. Ligde oynamış olduğumuz ilk maçtan itibaren söyledim. Basın toplantısı için 75 dakika beklemenin hiçbir anlamı yok." ifadelerini kullandı.
Maç bitince flaş röportaja gittiğini ve sonrasında 75 dakika beklediğini aktaran 61 yaşındaki teknik adam, şöyle devam etti:
"Basın toplantısına gittim, kapısında bekledim fakat girmeme izin vermediler. Anlamadığım bir şey. Deplasmanda takımının teknik direktörünün önce girmesini anlıyorum ki burada iki takımda İstanbul takımı. Başka şehirden geleni anlıyorum ama belli limitler olması gerekiyor. O gün 70 dakika beklemiştim ve onun sonunda hala girememiştim. Benim Rize'de ve Göztepe'de yaptığım gibi deplasman takımı olduğumda ilk olarak girerim ama 70-80 dakika bekleyemem. Daha önce size bir maçın ardından 'cumartesi başladı pazar bitti' diye şaka yapmıştım. O gün basın toplantısına girmememin sonuçla alakası yok. Ortada doğru olan ya da olmayan bir durum var. Flaş röportajın mantığı maçın hemen sonrasında yapılması. 20 dakika sonra flaş röportaj yapılmaz. 70 dakika beklemek saygısızlık. Size saygısızlık yapıldığını düşünüyorsanız aslında saygısızlık yapılan benim."
Galatasaray maçından sonra acı çektiklerini dile getiren Portekizli çalıştırıcı, "Maç kaybedince acı çekersiniz. Önemli maç kaybedince 2 kat acı çekersiniz, hele derbiyse acınız 3 katı olur. 'Acı çekmedik' diyemem ama bizler profesyoneliz ve reaksiyon göstermemiz gerekiyor. Ben hep şöyle derim, büyük galibiyet beni aya çıkarmaz ama büyük mağlubiyet de beni cehenneme göndermez. Oyuncularıma da bunu aşılamaya çalışıyorum. Acı çektik, canımız yandı ama oyuncularım motiveler. Bu mutsuz duygunun içinden çıkmamız gerektiğini biliyorlar ve bunun tek yolu maç kazanmaktır, başka yolu yoktur." diye konuştu.
Derbi mağlubiyetinin kendileri için bir motivasyon unsuruna dönüşebileceğini aktaran Mourinho, "Derbiden sonraki gün saat 10'da buradaydık, analizlerimizi yaptık. Hem o maçın hem bu maçın. Dün uzun bir idman yaptık. Moral olarak bizim canımızı yakan bir mağlubiyet yaşadık ancak bu bizim için motivasyon unsuruna dönüşebilir. Taktik anlamda şunu söyleyebilirim, farklı maçlar farklı rakipler. Daha önce rotasyon yapacağımı söylemiştim. Yarın da oyuncuları değiştireceğim. Basit bir rotasyon olmayacak, bazı dinamikleri değişmeye çalışacağım. Rotasyon yapmak aklımda vardı yarın da bunu yapacağız. Kazanmak için sahaya çıkacağız. Biz kimseyi cezalandırmıyoruz, oynamayan ve iyi çalışan oyunculara bunun karşılığını vermek diyebiliriz. Dinlendirmek için değil elimizdeki en iyi takımı sahaya sürebilmek için." değerlendirmesinde bulundu.
İrfan Can Kahveci'nin yarın ilk 11'de forma giyeceğini kaydeden Mourinho, derbinin ardından taraftarın tepkisine ilişkin soruyu şöyle yanıtladı:
"Yarıştığımız bütün kulvarlarda şansımız olduğunu düşünüyorum. Taraftar her zaman taraftardır. Bizlerin taraftarın duygu ve eleştirilerine, fikirlerine saygı duymamız gerekir. Modern dünyada aslında sosyal medya tarafından manipüle edildiğini düşünüyorum. Influencerların kontrolü altındalar, bunlar sadece modada yok futbolda da var. Bu dengeli ve istikrarlı olmayı engelliyor. Bizler dengeliyiz, dengeli olmamız gerekiyor. Gerekli tartışma ve analizleri yapıyoruz. Hatalarımızı ve iyi şeylerimizi görüyoruz. Adaletsiz sonuç olunca da görüyoruz. Kendi içimizde pozitif anlamda eleştirilerimizi yapıyoruz. Garip bir dünyada yaşadığımızı söylemek isterim. Futbol dünyası güzel bir dünya ama bir yandan garip bir dünya."
Futbolun sahada oynandığını hatırlatan Mourinho, "Maç başladı oynandı ve o maç üzerinde etkisi olan insanlar ki evet hocanın da etkisi var diyebilirsiniz hakem de diyebilirsiniz ama maç sahada oynanır. Maç içindeki sonucun başkanla alakasını göremiyorum. Birlik olarak kaybettik evet. Ayrıştırarak bakmak istiyorsanız dürüst olmanız ve 'sorumluluk hoca ve oyuncularda' demeniz gerekir. Sadece kendi açınızdan bakmamanız gerekir, bir de rakibiniz var. Bazen sizden iyi oynayabilir ya da şanslı olabilirler. Karşıda bir takım daha var ve bunu unutmamak gerekir." şeklinde görüş belirtti.
Mourinho, Kulüp Başkanı Ali Koç'un istifaya davet edildiğinin hatırlatıldığı bir soru üzerine ise şunları kaydetti:
"Bu konuda bir şey söylemeye hakkım yok. Ben milyonlarca taraftarı olan bu kulübün bir profesyoneliyim. Onları eleştirebilecek son kişiyim. Biz bir maç kaybettik ve bu maçın normal bir maç olmadığını anlıyorum. Tepkinin de katlanmasını anlayabiliyorum. Oyuncular sahada o maçı oynuyorlar ve benim de bir etkim oluyor ve bir de rakibimiz var. Maç sahada oynandı, maçı başkan oynamadı. Başkanın görevi ve rolü sahanın ötesindedir. Maça profesyonel olarak bakarsanız profesyonelleri suçlamanız gerekir. Şimdi sorulması gereken soru şu. Onlar bize kazanmamız için huzur duygusunu, birlikteliği, desteği Kadıköy'e giderken o mutluluğu vermek istiyorlar mı. Yoksa trendleri takip edip bizi bölen bir atmosfer mi yaratmak istiyorlar. Asıl sorunun bu olduğunu düşünüyorum. Biz profesyoneller onlara her zaman saygı duyacağız. Maç için sahaya çıktığımızda elimizden gelenin en iyisini yapmaya devam edeceğiz. "
Mourinho, sözlerini rotasyona ilişkin soru üzerine şu şekilde tamamladı:
"Ben maçı kazanabilmek için elimdeki en iyi koşuldaki oyuncularla oynayacağım. Rakibimizi iyi çalıştık, analiz ettik. Dün harika bir taktik antrenman geçirdik. Hangi oyuncuların özellikleri maçı kazanmamıza yardım edebilir buna bakacağım. İrfan rotasyon için oynamayacak kendisi çok iyi çalışıyor, kulübeden gelip bize katkı veriyor. Rakibin özelliklerine baktığımızda onun özelliklerinin bizim için önemli olacağını düşünüyoruz. Son maçta kulübede olup yarın 11'de olacak 2-3 oyuncu olacaktır."
Amrabat: "Kupayı kazanmayı hayal ediyoruz"
Sarı-lacivertlilerin yeni transferlerinden Sofyan Amrabat, UEFA Avrupa Ligi'ni kazanmayı hayal ettiklerini dile getirdi.
Çok önemli bir maça çıkacaklarını aktaran Amrabat, "Reaksiyon verme şansımız olacak. Son günler bizim açımızdan zorlu geçti, çok önemli büyük bir maçı kaybettik. Stadyuma girdiğimde şunları hissetmiştim, taraftar müthiş atmosfer yaratmıştı. Onlara yeni bir şeyler sunup onları mutlu etmemiz gerekiyor. Neticede büyük hayal kırıklığı yaşıyoruz. Reaksiyon göstermemiz mecburi. Yarın elde edeceğimiz galibiyetle onları mutlu etmek istiyoruz." ifadelerini kullandı.
Mourinho'nun da neticeden büyük hayal kırıklığı yaşadığını anlatan Amrabat, şöyle devam etti:
"Hocamız, genel anlamda kendi aramızda bu durumun üstesinden gelebileceğimizi, aile olarak kalabilmemiz gerektiğini söyledi. Bizler reaksiyon göstermemiz gerekiyor. Çok şey söylemek istemiyorum bu konuşulanlarla ilgili ama elimizden gelenin en iyisini yarın ortaya koyacağız. Yarın güçlü bir oyun ortaya koymamız gerekiyor, kazanmayı çok istiyoruz. Galibiyetle başlamak bizim için güzel olacaktır. Buraya geleli çok zaman olmadı. Her yeni oyuncu için zamana ihtiyaç vardır yeni takıma gittiğinizde. Bu zaman aslında yeni gelen oyuncular için mevcuttu. Daha önce İtalya ve İngiltere'de oynadım ama burası farklı bir yer. Çok zaman var diyemem çünkü bir an önce adapte olmam gerekiyor. Hoca benden görev istediğinde en iyisini ortaya koymalıyım. Kendimi hazır hissediyorum, sabırsızlıkla gelecekte oynayacağım maçları bekliyorum. Kendimi sahada performansımla göstermek isteyen biriyim."
Fenerbahçe'de baskı olduğunu ve bunun kendisini mutlu ettiğini dile getiren tecrübeli oyuncu, şunları kaydetti:
"Kendi adıma maksimumu isteyen bir oyuncuyum. Hayalimiz bu turnuvayı kazanmak ama bunu kazanabilmek birçok şeye bağlı. Bizler Fenerbahçe oyuncusuyuz, her maçı kazanmak isteriz. Kupalar kazanmak isteriz. Futbolda en güzel şey bir şeyler kazanmaktır. Biz güçlü bir takımız, büyük takım mantalitesiyle hareket etmek gerekiyor. Kupa kazanmayı elbette bizler de hayal ediyoruz. Taraftarımız mutlu etmeyi çok istiyoruz."