Adliyeye gelerek teslim olan Tolga Daşkıran, 3 yıl 4 ay hapis cezası alan arkadaşı Hüseyin Şahin ile birlikte tutuklanarak cezaevine konuldu. Ancak, Daşkıran'ın aldığı ceza ve yaşananlar, annesi Nazire Kurt'un "Bir anne olarak ciğerim yanıyor. Benim oğlum hak etmedi, bunu hak etmedi" sözleriyle ifade ettiği gibi, derin bir üzüntü ve tartışmaları da beraberinde getirdi. Bu durum, kamuoyunda uzun süre tartışılmaya ve Kadir Şeker'in yaşadığı olayı hatırlatmaya sebep oldu.

5 Şubat 2022'de Eskişehir'in Odunpazarı ilçesine bağlı Emek Mahallesi Ertaş Caddesi'nde meydana gelen olayda, Abdulkadir Ahmadi, sokak ortasında eşi Shannaz Nazari ve kızı Nasimgül Ahmadi'yi bıçakla yaraladı. Bu sırada olaya müdahale eden Tolga Daşkıran ve arkadaşı Hüseyin Şahin, kadınların çığlıklarını duyarak olaya müdahale etti. Ancak, Abdulkadir Ahmadi, müdahale edenlerden Hüseyin Şahin'i ayak bileğinden bıçakladı. Tolga Daşkıran ise yaşanan arbede sırasında Ahmadi'yi bıçakladı. Gözaltına alınıp tutuklanan Daşkıran, 3 gün sonra meşru müdafaa hükümleri çerçevesinde, adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı. Ancak Ahmadi, olaydan 6 gün sonra taburcu edilerek çıkarıldığı mahkemece eşini ve kızını öldürmeye teşebbüs suçundan tutuklandı.

Eskişehir 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, savcı, Tolga Daşkıran'ın meşru savunma hükümleri çerçevesinde hareket ettiğini belirterek, tüm suçlamalardan beraat talebinde bulundu. Ancak mahkeme heyeti, Abdulkadir Ahmadi'ye eşini kasten öldürmeye teşebbüs suçundan 12,5 yıl hapis cezası verirken, Daşkıran'a ise kasten öldürmeye teşebbüs suçundan 5 yıl hapis cezası verdi. Daşkıran'ın arkadaşı Hüseyin Şahin ise kasten yaralama suçundan 3 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Ceza kesinleştikten sonra Tolga Daşkıran ve Hüseyin Şahin, aileleriyle birlikte Eskişehir Adliyesi'ne geldi. Burada konuşan Daşkıran, insanlık görevini yerine getirdiklerini ve sokak ortasında bir cinayeti önlediklerini belirterek, "İnsanlık görevimizi yaptık, geri kalan Türk adaletine kalmış. Cezamın onandığını duyunca üzüldüm. Hayatımın tam güzel noktasındaydım. İnşallah çıkınca da hayatıma devam ederim. En kısa sürede çıkmayı temenni ediyorum" dedi. Bu açıklamalar, toplumda farklı tepkilere sebep oldu ve hukuki tartışmaları da beraberinde getirdi.

Candaroğlu'ndan çölyak hastalarına destek Candaroğlu'ndan çölyak hastalarına destek

"Tolga Daşkıran'ın annesi Nazire Kurt, 5 yıllık hapis cezası nedeniyle büyük üzüntü duyduğunu belirterek, 'Bir anne olarak ciğerim yanıyor. Benim oğlum hak etmedi, bunu hak etmedi. Ben adalete güveniyorum. 5 yılı hak etmedi benim oğlum. Benim oğlum kötü bir şey yapmadı, can kurtardı. İki tane kadın kurtardı. Suçsa bu, tamam bir şey demiyorum. Benim oğlum kötü bir şey mi yaptı? Ne yaptı? Adam öldürmedi, benim oğlum. Bu çocuklar cezaevine mi yakışıyor? Ben adalete güveniyorum, Türk halkına güveniyorum. Ben oğlum çıkacak. Girdiği gibi de gelecek, kötü bir şey yapmadı. Ben ona inanıyorum. Alnımızın akıyla gidecek, gelecek' diye konuştu."

Daşkıran ailesinin avukatı Muhammed Serkan İleli ise kesinleşen hapis cezasının vicdanları yaraladığını ifade ederek, "Tolga, 2 sene önce bir olaya karışmıştı. Aslında olay da dememek lazım, bir müdahale. Hatta yanındaki arkadaşıyla canını kurtarmak için kendini savunmak için, meşru müdafaa kapsamında bir harekette bulundu. Bundan dolayı yargılaması sürdü ve 5 yıl hapis cezasıyla cezalandırıldı. Bunu da istinaf mahkemesi onadı. Karar neticesinde biz bugün Tolga’yı, cezaevine üzülerek teslim etmek zorundayız. Karara bizim saygımız sonsuz. Ancak herkesin vicdanı, sosyal medya, kamuoyu herkes burada vicdanlarına ters bir karar olduğunu düşünüyor. Yani 20 yaşında bir genç, 5 yıl hapis cezasıyla cezalandırılacak. Hüseyin 1 ay sonra üniversite sınavına girecek. Bu gençlerin hayatı kararacak belki de. Meşru müdafaa hükümlerini uygulamadı. Meşru müdafaa hükümleri uygulansaydı zaten, bugün bunları burada konuşmuyor olacaktık, beraat olacaktı" şeklinde konuştu.

Kadir Şeker'in korona virüs testi pozitif çıktı, ilk duruşma SEGBİS ile  yapıldı İhlas Haber Ajansı

Kadir Şeker olayında ne olmuştu?

Kadir Şeker, 5 Şubat 2020'de merkez Selçuklu ilçesi Kosova Mahallesi'ndeki parkta duyduğu tartışma sesleri üzerine bir kadının şiddet gördüğünü düşünmüş, çifti ayırmaya çalışmıştı.

Şeker, bu sırada Özgür Duran'ın sözlü ve fiziki müdahalesiyle karşılaşmış, aralarındaki boğuşma sırasında Duran, aldığı bıçak darbesiyle yaralanmış ve hastanede hayatını kaybetmişti.

Konya 3. Ağır Ceza Mahkemesince yargılanan Şeker'e, "kasten öldürme" suçundan müebbet hapis cezası verilmiş, Şeker'in cezası "haksız tahrik" nedeniyle 15 yıla, "iyi hal" indirimiyle de 12 yıl 6 aya düşürülmüş, Şeker tahliye edilmişti.

Avukatlarının itirazı üzerine dosya Yargıtay 1. Ceza Dairesi, Türk Ceza Kanunu'nun 29. maddesi uyarınca 12 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılan Şeker hakkında daha fazla indirim yapılması gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına hükmetmişti.

Yapılan yeniden yargılamada ise Konya 3. Ağır Ceza Mahkemesi Şeker'e 10 yıl 10 ay hapis cezası vermişti.

Kaynak: HABER MERKEZİ-İHA