Biyolojik yaşlanma çok yönlüdür. Genetik, çevre, yaşam tarzı, stres, diyet ve egzersiz gibi faktörlerden etkilenir. Genetiğin yaşlanma veya uzun ömür üzerinde hiçbir etkisi olmadığı düşünülüyordu. Ancak, 1990'ların başında araştırmacılar, küçük bir solucanın ömrünü uzatabilen genleri tanımlayan ilk çalışmaları bildirdiler. O zamandan beri çok sayıda gözlem, genetiğin yaşlanma üzerindeki etkisini destekliyor.

KARDEŞLERDE BİLE

Örneğin, uzun ömürlü ebeveynlerin çocukları ve hatta uzun ömürlü kardeşleri olanlar daha uzun yaşama eğilimindedir. Araştırmacılar ayrıca uzun ömürlülüğü etkileyen, dayanıklılık ve stresten korunmada rol oynayan birden fazla gen tanımladılar.

TEK FAKTÖR DEĞİLDİR

Bunlar arasında DNA'yı onaran, hücreleri serbest radikallerden koruyan ve yağ seviyelerini düzenleyen genler yer alır. Ancak aynı genleri paylaşan fakat aynı yaşam sürelerine sahip olmayan ikizler üzerinde yapılan çalışmalara göre; genlerin yaşlanmayı etkileyen tek faktör olmadığı açıktır.

YÜZDE 20 İLA 30'U

Aslında, genler muhtemelen biyolojik yaşın yalnızca %20 ila %30'unu oluşturur. Bu, diğer parametrelerin biyolojik yaşlanmayı güçlü bir şekilde etkileyebileceğini düşündürmektedir.
 

Muhabir: Lila Okyanus