Birçok uzman, bilgisayar oyunu bağımlılığının fiziksel ve psikolojik etkilerine dikkat çekiyor. Uzun süre bilgisayar başında geçirilen zamanın artmasıyla birlikte, gençlerde uyku düzeni bozuklukları, beslenme sorunları ve hatta obezite gibi sağlık problemleri de görülebiliyor. Ayrıca, oyun bağımlılığı sosyal izolasyona yol açabilir ve bireyin günlük yaşam aktivitelerinden uzaklaşmasına neden olabilir.

Psikologlar, bu tür bağımlılıkların genellikle başlangıçta zararsız gibi görünebileceğini ancak zamanla kontrol edilemez hale gelebileceğini belirtiyor. Oyunlar, beyinde dopamin salınımını artırarak ödül mekanizmasını etkileyebilir ve bireyi oyun deneyimini tekrarlamaya teşvik edebilir.

Ebeveynler ve eğitimciler, çocukların bilgisayar oyunlarıyla sağlıklı bir denge kurmalarına yardımcı olmalı ve zamanlarını çeşitli aktiviteler arasında paylaştırmalarını teşvik etmelidir. Ayrıca, ebeveynlerin çocuklarının oyun alışkanlıklarını yakından izlemesi ve gerektiğinde sınırlamalar getirmesi de önem taşıyor.

Uzmanlar, bilgisayar oyunu bağımlılığıyla mücadele etmek için erken müdahalenin önemli olduğunu vurguluyor. Sağlıklı bir yaşam tarzı ve dengeyi koruyarak, gençlerin oyunların keyfini çıkarırken diğer önemli yaşam becerilerini de geliştirebilmeleri sağlanabilir.

Destek alarak kurtulabilirsiniz

Bilgisayar oyunu bağımlılığından kurtulma süreci genellikle bireysel tercihlere, bağımlılığın şiddetine ve destek sistemine bağlı olarak değişebilir. Ancak genel olarak şu adımlar bağımlılıktan kurtulmada yardımcı olabilir:

Farkındalık Oluşturma: Bağımlılığın varlığını kabul etmek ve bu konuda farkındalık geliştirmek ilk adımdır. Bağımlılığın nedenlerini ve etkilerini anlamak önemlidir.

Hedef Belirleme: Bağımlılığı azaltma veya tamamen bırakma konusunda net hedefler belirlemek önemlidir. Bu hedefler ölçülebilir, erişilebilir ve zaman içinde ilerleyebilecek şekilde olmalıdır.

Zaman Yönetimi: Oyun oynama süresini kontrol altına almak ve zaman yönetimi becerilerini geliştirmek gereklidir. Günlük aktiviteler ve sorumluluklar için zaman ayırmak önemlidir.

Alternatif Aktiviteler: Oyun oynamanın yerine geçebilecek sağlıklı ve zevkli aktiviteler bulmak önemlidir. Spor yapmak, kitap okumak, müzik dinlemek gibi çeşitli ilgi alanlarına yönelmek faydalı olabilir.

Destek Sistemleri: Aile, arkadaşlar veya profesyonel destek almak bağımlılıkla mücadelede önemlidir. Destek grupları, terapistler veya danışmanlar bu süreçte yardımcı olabilir.

Sınırlar Belirleme: Oyun oynamakla ilgili net sınırlar koymak ve bu sınırlara sadık kalmak gereklidir. Örneğin, belirli saatler dışında oyun oynamamak veya haftada belirli günlerde sadece belirli bir süre oyun oynamak gibi kurallar koyulabilir.

Bireysel Refleksiyon: Kendi duygularınızı ve düşüncelerinizi anlamak için zaman ayırmak, bağımlılığın altında yatan duygusal veya psikolojik nedenleri keşfetmek önemlidir. Stres yönetimi ve duygusal zeka becerilerini geliştirmek de bu süreçte yardımcı olabilir.

Bağımlılıktan kurtulma süreci genellikle zaman alabilir ve herkes için farklı olabilir. Önemli olan sabırlı olmak, kendinize karşı nazik olmak ve sürecin bir parçası olarak gelişmeye devam etmektir.

Şiddet içeren oyunların zararları

Son yıllarda video oyun endüstrisi, teknolojinin ilerlemesiyle birlikte giderek daha gelişmiş ve çeşitlenmiş durumda. Ancak bazı uzmanlar, özellikle gençler arasında popüler olan şiddet içeren oyunların potansiyel zararları konusunda endişelerini dile getiriyor.

Şiddet içeren oyunlar, genellikle oyunculara sanal dünyalarda şiddet içeren görevler ve interaktif deneyimler sunuyor. Bu tür oyunlar, oyuncuların şiddetin normalleşmesi ve şiddet içeren davranışları kabullenmesi riskini taşıyabilir. Uzmanlara göre, özellikle genç yaşlarda sürekli olarak bu tür oyunlarla vakit geçirmek, gerçek hayatta şiddet eğilimlerini artırabilir.

Psikologlar, şiddet içeren oyunların oynanmasının çocuklarda agresif davranışlar, düşük empati ve sosyal beceri eksikliği gibi sorunlara yol açabileceğini belirtiyor. Bu oyunlar, genç beyinleri etkileyebilir ve uzun vadede duygusal gelişimi olumsuz etkileyebilir.

Ayrıca, şiddet içeren oyunların etkisi sadece bireysel düzeyde değil, toplumsal düzeyde de endişe yaratıyor. Uzun süreli ve yoğun bir şekilde bu tür oyunları oynayan gençlerin, toplumsal ilişkilerde sorunlar yaşama olasılığı artabilir. Aile içi ilişkilerde gerilimler, okul ortamında problemler ve genel olarak sosyal uyum sorunları görülebilir.

Ancak, bu konuda uzmanlar arasında görüş birliği yok. Bazı araştırmalar, şiddet içeren oyunların doğrudan şiddet eğilimlerini artırmadığını, ancak uzun vadeli etkileri hakkında daha fazla çalışma gerektiğini öne sürüyor.

Ebeveynler ve eğitimciler, çocukların oyun seçimleri konusunda dikkatli olmalı ve içerik derecelendirmelerine dikkat etmelidir. Ayrıca, çocukların oyunlarıyla ilgili açık iletişim kurmak ve gelişimlerini sağlıklı bir şekilde desteklemek de önem taşımaktadır.

Kaynak: YASEMİN COŞKUNÖZ