Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ülkemiz sınırlarına ve vatandaşlarına yönelik saldırıların kaynağının belli olduğunu belirterek “Türkiye’yi harf oyunları ile terör örgütünün ismini değiştirerek, teröristlerin yanında kendi askerlerine görüntü verdirerek bizi oyalayacaklarını sananlar için yolun sonu gelmiştir” dedi.
“Bu saatten sonra bizim için tek bir ölçü vardır, tek bir sınır vardır. O da kendi ülkemizin kendi vatandaşlarımızın güvenliğidir. Bu güvenlik nereden başlayacaksa oraya kadar gitmek en meşru hakkımızdır” diyen Erdoğan, “Halen sınırlarımıza ve vatandaşlarımıza saldırıların devam ettiği bölgede bu çizgiyi olması gereken yere kadar çekmemize kimse mani de olamaz karşı da çıkamaz. Birkaç gündür uçağımızla, topumuzla, SİHA’mızla teröristlerin tepesindeyiz. İnşallah en kısa sürede halkımız ile askerimizle ve bizimle birlikte yol yürüyen dostlarımız ile birlikte hepsinin de kökünü kazıyacağız bunu da böyle bilin” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Artvin’in Yusufeli ilçesinde Çoruh Nehri üzerinde kemer baraj sınıfında 275 metreyle Türkiye'nin birinci, dünyanın beşinci en yüksek barajı olacak Yusufeli Barajı’nın su tutma törenine katıldı. Burada bir konuşma yapan Erdoğan, “80 yılda hep yapılageldiği gibi günlerimiz aylarımızı yıllarımız sadece siyasi polemiklerle, çekişmelerle lafla geçirip hiç riske girmeden hayatımızı sürdürebilirdik. Tam tersine ülkemizin demokrasi ve kalkınma atılımlarını gerçekleştirirken önümüze hangi engellerin çıkartıldığını, hangi tuzaklar kurulduğunu en iyi sizler biliyorsunuz. Birileri sürekli enerjimizi ve vaktimizi heba etmek için çabalasa da Türkiye bölgesel liderliği aşıp küresel düzeyde söz sahibi olma konumuna gelmiştir. Türkiye artık bırakınız kendi bünyesinde çıkanları küresel dalgalanmalar karşısında dahi güçlü duruş sergileyebilecek bir altyapıya sahiptir” şeklinde konuştu.
“Asırlardır bu ülkeye ve bu millete ihanet edipte sonrasında iflah olan hiç kimse yoktur” diyen Erdoğan “Hala kapanmamış hesapları belki olabilir. Ama onların görüleceği günler mutlaka gelecektir. Önceki hafta İstanbul’da yaşanan bombalı saldırıyı da mertçe karşımıza çıkmayı yüreği yetmeyenlerin alçakça giriştikleri bir eylem olarak görüyorum. Aralarında çocukların da bulunduğu 6 masumun hayatına mal olan bu alçak saldırıya cevabımızı Irak’ın ve Suriye’nin kuzeyindeki terör örgütü hedeflerini yerle yeksan ederek verdik. Kendilerini en güvenli hissettikleri yerlerde başına yağdan bombalara hazmedemeyen terör örgütü bu defa da sınır bölgelerimizdeki yapıları ve sivil insanlarımızı hedef almıştır. Karkamış’ta hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. 4 yaşında çocuk ya. 4 yaşında şehidimiz. 22 yaşında öğretmenimiz rahmetli oldular. İnşallah bu kardeşlerimizin dökülen tek damla kanı dahi boşa gitmeyecektir. Ülkemiz sınırlarına ve vatandaşlarına yönelik saldırıların kaynakları bellidir. Bu bölgedeki her bir teröristin kimliğini, yerini, sicilini biliyoruz. Aynı şekilde bu teröristleri kimlerin himaye ettiğini, silahlandırdığını, cesaretlendirdiğini de çok iyi biliyoruz. Sabrımız çaresizliğimizden veya kifayetsizliğimizden değil, sabrımız bir hukuk devleti olarak diplomasiye, yaptığımız anlaşmalara ülke olarak bize verilen sözlere sonuna kadar riayet etme hassasiyetimizdendir” ifadelerini kullandı.
Erdoğan, konuşmasında teröre destek veren ülkelere hedef alarak “Buradan Yusufeli’nden açıkça ilan ediyorum; biz Suriye sınırlarımızın güvenliğe ulaştırılması hususunda verdiğimiz her söze, yaptığımız her anlaşmaya riayet ederek üzerimize düşenleri ziyadesi ile yerine getirdik. Türkiye’yi harf oyunları ile terör örgütünün ismini değiştirerek, teröristlerin yanında kendi askerlerine görüntü verdirerek bizi oyalayacaklarını sananlar için yolun sonu gelmiştir. Artık bu saatten sonra bizim için tek bir ölçü vardır, tek bir sınır vardır. O da kendi ülkemizin kendi vatandaşlarımızın güvenliğidir. Bu güvenlik nereden başlayacaksa oraya kadar gitmek en meşru hakkımızdır. En başta kendi güvenlikleri için binlerce kilometreden gelip lüzumsuzca güç kullananların bu hakkımızı anlayışla karşılamaları gerekir. Irak ve Suriye sınırlarımızın bir kısmında bu güvenlik çizgisinin olması gereken yere zaten çektik. Halen sınırlarımıza ve vatandaşlarımıza saldırıların devam ettiği bölgede bu çizgiyi olması gereken yere kadar çekmemize kimse mani de olamaz karşı da çıkamaz. Birkaç gündür uçağımızla, topumuzla, SİHA’mızla teröristlerin tepesindeyiz. İnşallah en kısa sürede halkımız ile askerimizle ve bizimle birlikte yol yürüyen dostlarımız ile birlikte hepsinin de kökünü kazıyacağız bunu da böyle bilin” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının son bölümünde bu sabah hayatını kaybeden Prof. Dr. Raşit Küçük’e de değinerek “Alimin ölümü, alemin ölümü gibidir. Bu sabah çok sevdiğim çok saydığım Siyer-i Nebi’de, hadiste hocamız üstadımız Prof. Dr. Raşit Küçük’ü hakka uğurluyoruz. Bugün kendisine buradan Allah’tan rahmet diliyoruz, ailesine tüm öğrencileri başsağlığı diliyorum” diyerek kendisini izleyenlere birer Fatiha okumaya davet etti.
(iha)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ülkemiz sınırlarına ve vatandaşlarına yönelik saldırıların kaynağının belli olduğunu belirterek “Türkiye’yi harf oyunları ile terör örgütünün ismini değiştirerek, teröristlerin yanında kendi askerlerine görüntü verdirerek bizi oyalayacaklarını sananlar için yolun sonu gelmiştir” dedi.
“Bu saatten sonra bizim için tek bir ölçü vardır, tek bir sınır vardır. O da kendi ülkemizin kendi vatandaşlarımızın güvenliğidir. Bu güvenlik nereden başlayacaksa oraya kadar gitmek en meşru hakkımızdır” diyen Erdoğan, “Halen sınırlarımıza ve vatandaşlarımıza saldırıların devam ettiği bölgede bu çizgiyi olması gereken yere kadar çekmemize kimse mani de olamaz karşı da çıkamaz. Birkaç gündür uçağımızla, topumuzla, SİHA’mızla teröristlerin tepesindeyiz. İnşallah en kısa sürede halkımız ile askerimizle ve bizimle birlikte yol yürüyen dostlarımız ile birlikte hepsinin de kökünü kazıyacağız bunu da böyle bilin” diye konuştu.