Firari FETÖ'cü Ahmet Dönmez’in sosyal medya programına ikinci kez katılan eski Zaman gazetesi çalışanı Abdullah Antepli, soru çalma skandalıyla ilgili ilk röportajının ardından kendisi ve ailesinin örgüt üyeleri tarafından tehdit edildiğini açıkladı.

"BU SUÇUN BEDELİ BU DÜNYADA ÖDENMEZ"

FETÖ üyelerinin askeri liselere sokulması için kurulan "mahrem" yapıda 1988 ila 1997'de görev yaptıktan sonra örgüt tarafından sözde Malezya imamı olarak atanan Antepli, KPSS ve üniversite giriş sınavı sorularının çalınarak FETÖ'cülere verilmesinin örgütteki "ahlaki çürüme ve erozyonun en masum örneği" olduğunu ifade etti.

Antepli, kendisi ve FETÖ elebaşı Fetullah Gülen dahil, örgüt üst yönetimindeki birçok kişiyi suçladığı konuşmasında, "Bu suçun bedeli bu dünyada ödenmez." dedi.

SORU ÇALMA OPERASYONUNUN DETAYLARINI ANLATTI

Elebaşı Gülen'in yeğeniyle evli olan ilahiyatçı Ahmet Kurucan'ın, söz konusu soru çalma konusunun Pensilvanya'daki merkez kampta bizzat Gülen tarafından dillendirildiğini "hatırlamadığını" belirten bir açıklama yapması üzerine Antepli, olayın geçtiği mekan ve zamana dair bilgileri sıraladı.

Antepli, Gülen'in, soruların çalınmasıyla ilgili konuşmasını, örgüt kampındaki eski merkez binanın 2. katındaki büyük salonda, kahvaltıdan hemen sonra başlayan "diyalog toplantısı öncesinde" yaptığı detaylarına yer verdi.

Gülen'in bu salonda, 2010 KPSS sorularının o zaman "Paralel Devlet Yapılanması" diye adlandırılan FETÖ tarafından çalındığına dair bir haberi izledikten sonra, bütün kalabalığın içinde konuştuğunu yineleyen Antepli, Gülen'in, bu itirafını, kızgınlıkla "boş bulunduğu" bir anda ağzından kaçırdığını anlattı.

Antepli, söz konusu diyalog toplantısında Kurucan'ın da orada olduğunu "çok iyi hatırladığını" ifade ederek, Gülen'in, örgütün soru çalmasıyla ilgili o gün yaptığı konuşmadan sonra kendisiyle özel bir görüşmede "uzun uzadıya konuştuğunu" aktardı.

Bu konuda, ilk röportajının ardından Kurucan'ı arayarak konuyu özetlediği 1,5 dakikalık bir ses kaydını da dinleten Antepli, aynı konuyu, Pensilvanya'ya her geldiğinde "evinde kalacak ve ailecek görüşecek kadar samimi olduğunu" belirttiği diğer FETÖ üyesi Türk İslam ("Tarık Bey") ile de aynı günün akşamında ve sonrasında konuştuğunu paylaştı.

Antepli, söz konusu yıllarda Türkiye'de, askeri lise sınavlarında çıkacak soruların çalınarak Tarık Bey ve kendisine verildiğini, bu soruları çocuklarla paylaştıklarını söyledi.

Söz konusu iddiaları ilk kez 2018'de yazdığını dile getiren Antepli, örgütte bazı çevrelerdeki "Fetullah Gülen masum, çevresi kötü" söyleminin de ölen elebaşının rolünü anladıktan sonra kendisi için çöktüğünü belirtti.

Antepli, Türkiye'ye gidip hukukun gerektirdiği cezayı çekmeye hazır olduğunu ifade etti.

Antepli, 1988 ile 1997 yılları arasında, çalınan askeri lise sınavı sorularını kendisine, o dönem örgütün mahrem yapılanmasının başında bulunan (Murat Ceylan kod adlı) Orhan Cem Çavdar tarafından ulaştırıldığı bilgisini paylaştı.

ADİL ÖKSÜZ'ÜN ÖLEN ELEBAŞI FETULLAH GÜLEN'LE BİRLİKTELİĞİ

Abdullah Antepli, 15 Temmuz hain darbe girişiminin bir numarası olarak aranan FETÖ'cü firarı Adil Öksüz'ü de Pensilvanya'daki kampta "çok kez gördüğünü" söyledi.

Esenyurt'ta koca dehşeti! Karısını boğarak öldürdü Esenyurt'ta koca dehşeti! Karısını boğarak öldürdü

Antepli, Gülen'in Öksüz'e çok itibar ettiğine de tanık olduğunu belirtti.

Öksüz'ü, "Gülen'in gözdesi" olarak tanımlayan Antepli, kendisine 2011-2012 yıllarında örgütün Pensilvanya'daki kamp merkezinde sıkça rastladığını, kampta bulunanların da Öksüz'e büyük saygı gösterdiğini aktardı.

Küçük yaşlardan itibaren örgüt içinde yer almış, sözde "semt imamlığı" da yapmış Tuncay Abdullah Antepli'nin, üniversite döneminde Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve Emniyet "mahrem imamlığına" kadar terör örgütü FETÖ'nün birçok kademesinde yer aldığı biliniyor.

Myanmar ve Malezya'da FETÖ adına sözde imam olarak görev yaptığını söyleyen Antepli'nin, örgütün "dinler arası diyalog politikası" kapsamında ABD'de de görevlendirildiği, 2003'te Connecticut eyaletinde Hristiyan İlahiyat Fakültesinde (Hartfod Seminary) "dini rehber" olarak çalıştığı, sonrasında ise North Carolina'daki Duke Üniversitesinde görev yaptığı ifade ediliyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ-AA