Soğuk sıkım ile yemeklik yağ çıkarılabilen aspirin küspesi de hayvan yemi olarak değerlendiriliyor. Kıraç iklim şartlarına dayanıklı bitkinin, çiçekleri ise safran olarak kullanılabiliyor.
Aspir, bitkisel üretime yönelik Havza Bazlı Destekleme Modeli kapsamında yer alıyor.
Aspir Derneği Başkanı ve Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fikret Akınerdem, AA muhabirine, küresel ısınma, iklim değişikliği, kuraklık gibi faktörlerin, kuraklığa meyilli ve su potansiyeli düşük havzalarda aspirin değerini artırdığını söyledi.
Yer altı ve üstü su rezervlerinin tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu vurgulayan Akınerdem, şöyle konuştu:
"Sular çekiliyor, göller kuruyor. Artık ürün deseninde değişimlere gidilmesi gerekmektedir. Ürün çeşitlendirmeleri yapmak zorundayız. Son beş yıldır aspir, hem yağı hem de küspesiyle halkın tüketimine sunuldu. Yağı ucuz, kalite açısından zeytin yağının altında değil. Fiyatı da soğuk sıkımda uygun. Artı küspesi var. Yüzde 25 yağ, yüzde 75 küspe çıkıyor. Gelinen noktada yağının ucuz olması, kalite açısından zeytin yağından aşağı olmaması çok önemli. Bu küspe hayvan yemi olarak kullanılabiliyor. Çiftçi önce kendi ihtiyaçlarını karşılamak için üretim yapacak. Kısa vadede yağ olarak 200 bin tonu aşacağını, aspir tohumu üretiminde de 1 milyon tonu aşacak potansiyele sahip olduğumuzu söyleyebilirim. Aspire Anadolu'nun zeytini, yağına da zeytinyağı diyorum."
Akınerdem, her geçen gün aspire talep arttığını, üreticilerin ihtiyaçlara yetişmekte zorlandığını anlattı.
"Aspir ve yağlık tohumların hiçbirinde pazar problemi yok"
Sertifikalı tohum ve yağ üreticisi Derman Eser ise çok farklı alanlarda kullanılabilmesinin, nöbetli ekime uygunluğunun ve yapılan teşviklerin bitkiye ilgiyi artırdığını dile getirdi.
Son yıllarda yemeklik yağ ve tohum talebinin çok hızlı arttığına işaret eden Eser, şunları kaydetti:
"Biz 2008'de 15-20 ton arasında üretimle işe başladık. Şu anda 300 ton civarında sertifikalı tohumluk aspir üretimimiz var. O kadar çok talep oluştu ki ürün bulunamıyor. Aspir üretiminde bir kamyon ve üzeri olacak şekilde üretim yapılması nakliye maliyetleri açısından önemli. Bu bölgede sözleşmeli tarım yapıyoruz. Türkiye'nin her yerinden ürün alıyoruz. Burada önemli olan kamyon yükünü tamamlamaktır. Bir kamyon ve üzeri üretimlerde hiçbir pazar problemi olmayan bir bitki."
"Tohum maliyetleri son derece az"
Eser, dekara 5 kilogram civarında tohum gittiğini belirterek, "Tohum maliyetleri son derece az. Tarlanın yabancı ot sorunu ve zararlı böcekler çok ekonomik ilaçlarla giderilebiliyor. Çiftçinin bu ürünü ekebilmek için hiçbir ilave ekipmana ihtiyacı yok. Buğday ve arpayı ektiği ekipmanla ekebiliyor, yine aynı biçerdöverle biçebiliyor. Bütün bu süreçte hiçbir ilave ekipmana ihtiyaç duyulmuyor. Ülkemiz zaten ihtiyacının yarısını üretebiliyor." ifadesini kullandı.