2024 yılı kehanetleri, ünlü kahin Baba Vanga tarafından dile getirildi. Bu kehanetler, gelecek için tüyler ürpertici felaketleri öngörüyor.

BABA VANGA KEHANETLERİ - 2024

Baba Vanga'nın daha önce Çernobil nükleer faciası, Prenses Diana'nın ölümü, 11 Eylül saldırıları ve Brexit gibi birçok olayı öngördüğü belirtilmişti. 12 yaşında görme yetisini kaybeden ve öngörüleriyle ün kazanan Baba tahminlerinin %85oranında doğru olduğu iddia ediliyor. Kör Kahin'in iddia edilen gelecek tahminleri, 5079 yılına kadar uzandığına inanılıyor. İşte kanserin tedavisinin bulunmasından küresel ısınmaya kadar, Baba Vanga'nın kehanetleri...

 

SİBER SALDIRI

Baba Vanga'nın öngörüsüne göre, 2024 yılında siber saldırılar büyük bir artış yaşayacak. Kehanete göre, bilgisayar korsanları daha karmaşık yöntemler kullanarak elektrik şebekeleri, su arıtma tesisleri gibi hayati altyapılara yönelik saldırılar düzenleyecek.

Bu saldırılar, muhtemelen geniş çaplı kesintilere ve kaosa yol açabileceği gibi ulusal güvenlik açısından da ciddi bir tehdit oluşturabilir.

KÜRESEL ISINMA

Küresel ısınmanın etkisiyle, Baba Vanga 2024 yılında yıkıcı hava olaylarının ve doğal afetlerin yaşanacağını öngördü. Baba Vanga, bu dönemde kasırgalar, yangınlar ve sellerin sayısının artarak büyük can kayıplarına yol açacağını dile getirdi. Ayrıca kahin, Pasifik Kıyıları bölgesinde büyük bir depremin meydana geleceğini ve bu depremin önemli hasara ve can kaybına yol açacağını ifade etti.

Küresel ısınma için büyük araştırma Türkiye'den başlıyor

KANSERDE BÜYÜK GELİŞME

Baba Vanga'ya göre, 2024 yılı kanser tedavisinde devrim niteliğinde bir adımın atılacağı ve sonunda insanlığın bu ölümcül hastalıktan kurtulacağı yıl olacak.

Dünyada kanser vakalarında 2020'ye kıyasla 2040'a kadar yüzde 55 artış  bekleniyor

EKONOMİK KRİZ

Baba Vanga'ya göre, 2024 yılında dünya ekonomisini etkisi altına alacak büyük bir ekonomik kriz yaşanması bekleniyor. Bu kriz, artan borç düzeyleri, jeopolitik gerginlikler ve ekonomik gücün Batı'dan Doğu'ya kayması gibi birçok faktörün etkisiyle ortaya çıkacak.

Lübnan'da doların sert yükselişiyle derinleşen ekonomik kriz ilaç sektörünü  de vurdu

UZAYLILAR

Baba Vanga'ya göre, gelecek 200 yıl içerisinde insanlığın uzaylılarla iletişim kuracağı öngörülüyor.

uzaylılar bizimle iletişim mi kurmaya çalışıyor

BABA VANGA KİMDİR?

Baba Vanga, asıl adıyla Vangelia Pandeva Dimitrova, evlendikten sonra ise Vangelia Gushterova olarak bilinen bir Bulgar mistik ve durugörüdür. Doğum tarihi 31 Ocak 1911 olan Baba Vanga, Osmanlı Devleti'nin bir parçası olarak Ustrumca'da doğdu. Büyük bir bölümünü Kozhuh Dağları'ndaki Yer Rupite bölgesinde geçirdi ve bitki uzmanı olarak tanındı.

Baba Vanga'nın kendisine paranormal yetenekler atfedildi. Özellikle kör olmasına rağmen, doğaüstü bilgi ve sezgileri olduğuna inanılan bir figürdü. Zheni Kostadinova, 1997'de milyonlarca insanın onun paranormal yeteneklere sahip olduğuna inandığını öne sürdü.

BABA VANGA'NIN HAYATI

Vanga, 1911 yılında Pando ve Paraskeva Surchev çiftinin kızı olarak, o dönemde Osmanlı İmparatorluğu'na bağlı olan Ustrumca'da prematüre bir bebek olarak dünyaya geldi. Geleneklere göre, Vanga'ya adını koymadan önce kesinleşene kadar beklenildi. İlk ağladığında, bakıcısı bir yabancıdan bir isim önermesini istedi. Yabancı, Andromaha ismini önerse de bu isim Yunanca olduğu için kabul görmedi. Bir başka yabancı, yine Yunanca olan Vangelia ismini önerdi ve bu öneri kabul edildi.

Vanga'nın çocukluk döneminde, kahverengi gözleri ve sarı saçlarıyla sıradan bir çocuk olarak yaşadığı bilinir. Babası, İç Makedon Devrimci Örgütü'nün bir aktivistiydi ve 1. Dünya Savaşı sırasında Bulgaristan Ordusu'na çağrıldı. Vanga'nın annesi bu dönemde vefat etti. Bu nedenle Vanga, çocukluğunun büyük bir bölümünü komşuları ve yakın aile dostlarının yanında geçirdi. Savaşın ardından Ustrumca Yugoslavya'ya verildi ve Yugoslav yetkililer, Vanga'nın babasını Bulgar yanlısı görüşleri nedeniyle tutukladı. Ayrıca ailenin tüm mülklerine el konuldu.

Vanga, yaşıtlarına göre daha üstün bir zeka seviyesine sahip bir çocuk olarak görülüyordu. Genç yaşta, arkadaşlarıyla "iyileştirme" oyunları oynadığı söylenir.

Bir dönüm noktası yaşamında, bir kasırga (bu iddia, o zamanlar meteorolojik kayıtlar tarafından doğrulanmadı) tarafından etkilendi ve yaklaşık 2 kilometre uzağa fırlatıldı. Vanga, sonradan çok korkmuş bir halde bulundu ve gözleri kum ve tozla kaplıydı. Bu nedenle şiddetli ağrılar yüzünden gözlerini açamadı. Yapılan tüm tedavi girişimleri sonuç vermedi. Sadece sınırlı bir operasyon için yeterli parayla sınırlı bir iyileştirme mümkün oldu, bu nedenle tam anlamıyla görebilme yeteneğini yeniden kazanamadı.

1925 yılında, Vanga Zemun kentindeki körler okuluna gönderildi ve üç yıl boyunca burada eğitim gördü. Bu dönemde Braille alfabesini öğrendi ve aynı zamanda piyano çalma, örme, yemek yapma ve temizlik gibi işleri de öğrendi. Üvey annesinin ölümünün ardından, küçük kardeşlerine bakmak için eve dönmek zorunda kaldı. Ailesi maddi olarak zor durumdaydı ve bu nedenle Vanga, bütün gün çalışmak zorunda kaldı.

Vanga, daha önce sağlıklı bir yaşam sürdü, ancak 1939'da Plörezi hastalığına yakalandı. Doktorun öngörüsüne göre, yakın bir zamanda hayatını kaybedecekti. Doktorun yanıltıcı değerlendirmesine rağmen, Vanga hızla ve beklenenden daha iyi bir şekilde iyileşti.

II. Dünya Savaşı sırasında, Vanga'nın öngörülerine inanan insanların sayısı arttı ve bu durum daha fazla ziyaretçinin onu görmesine neden oldu. Ziyaretçiler, hayatta olan veya olmayan yakınları hakkında ipuçları almak umuduyla Vanga'nın kapısını çalıyordu. 8 Nisan 1942'de, Bulgaristan Çarı III. Boris de onu ziyaret edenler arasındaydı. 10 Mayıs 1942'de Vanga, Dimitar Gushterov ile evlendi. Kısa bir süre sonra evlenen çift, Petriç'e taşındı. Dimitar daha sonra Bulgar Ordusuna katıldı ve Bulgaristan tarafından ilhak edilen Yunanistan Makedonyası'na gitmek zorunda kaldı. Ancak Dimitar, 1947 yılında başka bir hastalık olan alkolizme düşerek, nihayet 1 Nisan 1962'de vefat etti.

Vanga, meme kanseri nedeniyle 11 Ağustos 1996'da yaşamını yitirdi. Cenaze törenine birçok devlet adamı da dahil olmak üzere büyük bir kalabalık katıldı.

Vanga'nın vasiyetini yerine getirmek amacıyla Petriç'teki evi bir müze haline getirildi ve 5 Mayıs 2008'de ziyaretçilere açıldı. İkinci Dünya Savaşı'nın sonucundan Gandi'nin ölümüne, 11 Eylül saldırılarından Obama'nın ABD Başkanı olacağına kadar birçok kehanette bulunduğu iddia edilmektedir.

Editör: Eray Erginbaş