Bahçeli’nin açıklamalarının ardından DEM Parti heyetinin İmralı’ya gerçekleştirdiği ziyaret, bu tartışmaları daha da alevlendirdi. Altaylı, “Bu ziyaret sonrası gündeme gelen talepler, çözüm süreci ihtimalini yeniden masaya taşıyor” ifadelerini kullandı.Kulislerde konuşulan iki talep, Öcalan’ın “umut hakkı” çerçevesinde yeniden yargılanma ya da daha iyi koşullarda tutulma gibi kişisel haklarla bağlantılı olabileceği yönünde yorumlanıyor. Ancak Altaylı, bu taleplerin yalnızca kişisel değil, örgüt üzerindeki etkilerini de içeren stratejik adımlar olduğuna vurgu yaptı.
Bu değişikliklerin mevcut Anayasa’nın 42. ve 66. Maddelerinde istendiğini söyleyen Altaylı, şöyle açıkladı:
“Milli Eğitimi düzenleyen 42. madde. Bu maddenin son cümlesini, yani ‘Türkçeden başka hiçbir dil, eğitim ve öğretim kurumlarında Türk vatandaşlarına ana dilleri olarak okutulamaz ve öğretilemez. Eğitim ve öğretim kurumlarında okutulacak yabancı diller ile yabancı dille eğitim ve öğretim yapan okulların tabi olacağı esaslar kanunla düzenlenir. Milletlerarası andlaşma hükümleri saklıdır’ şeklindeki cümleyi değiştirmek ve Türkçeden başka bir dilin ana dil olarak okutulamayacağı düzenlemesini çıkarmak. Tabii el değmişken büyük olasılıkla üçüncü cümledeki ‘Atatürk ilkelerine uygunluk’ da çıkarılacaktır.
PKK liderinin minik bir değişiklik talep ettiği bir diğer madde ise 66. maddenin ‘Türkiye Cumhuriyeti Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türktür’ diyen ilk cümlesinden Türk kelimesinin çıkarılması. Bu kadar minik talepler.”
“Karşılığında ise Anayasa’nın 101. maddesinde yapılacak değişikliğe destek vereceklerini söylemişler” diye yazan Altaylı, şu değerlendirme ve eleştirilerde bulundu:
“Orada da aslında bir minik değişiklik olacak. 101. maddenin 3. cümlesinde ‘Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir’ deniyor ya, oradan ikiyi çıkaracaklar. Kendilerinden ricam 3 falan demesinler. 5 yıl sonra da bir Anayasa değişikliği ihtiyacı daha hasıl olmasın. Öyle ya 3 defa derseniz Anayasa 12 Eylül ürünü olur. Tabii bunları konuşan MHP ve AKP değil de CHP olsaydı acaba neler olurdu çok merak ediyorum. Aslında etmiyorum. Çünkü biliyorum. Artık inek hırsızlarını tanıyorum.”