Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İBB Başkanlığı döneminde hakkında verilen hapis cezası sonrasında Hürriyet’in “muhtar bile olamaz” manşetine atıfta bulunan Ertuğrul Özkök, geçen günlerde “Hukuken doğru bir manşetti. Ama Cumhurbaşkanı Erdoğan da siyasi olarak bizi eleştirme hakkına sahipti. Bol bol da eleştirdi. Galiba şimdi sıra İmamoğlu’na geliyor… Amaaa... Ahmet Hakan’a bana uyup mizahi zekâsını göstermesini hiç tavsiye etmem...” ifadelerini kullanmıştı.
ÖZKÖK'E YANIT VERDİ
Ahmet Hakan'dan Ertuğrul Özkök'e yanıt geldi. Hakan, bugünkü yazısında; “Madem Ertuğrul Özkök beni kendi yerine koyarak yazmış. O zaman ben de kendimi onun yerine koyarak yazayım: Ben Ertuğrul Özkök’ün yerinde olsaydım, yani dönemin tüm egemen güçlerini arkama alarak medyadaki konumumu Tayyip Erdoğan’ın önünün kesilmesi için harcamış olsaydım ve elde ettiğim zaferin ardından da kaba saba bir alaycılıkla “Muhtar bile olamaz” diye sevinç çığlığı atsaydım öncelikle şu durumda olurdum: Utanırdım, sıkılırdım, mahcup olurdum * Konunun üzerine üzerine gidiyormuş gibi yaparak durumdan sıyrılma çabası içine girmeye asla tenezzül etmezdim.
"ONUN YERİNDE OLSAYDIM"
“Biz o zaman öyle yaptık. Şimdi de bakalım Ahmet Hakan ne yapacak” türü kurnazlıklara hiç gerek duymazdım. “Yalan mı kardeşim? Verilen karar öyle değil miydi? Muhtar bile olamaz demiyor muydu karar” diyerek ayıbımı hafifletmeye kalkışmazdım. Tabii ki insanız. Tabii ki hepimizin zaafları var. Bazen gerekçesiz bir özgüvenle kişisel fiyaskolarımızın üstesinden kolayca gelebileceğimizi sanırız. Bazen önümüze müthiş bir fırsat çıktığını sanarak skoru eşitleyebileceğimizi düşünürüz. Bazen fırlamaca çıkışlarla kişisel tarihimizin utanç verici durumlarından şak diye sıyrılabileceğimize inanırız. Bunları anlayabiliyorum. Ama ben Ertuğrul Özkök’ün yerinde olsaydım malum konununun kıyısından, köşesinden bile geçmezdim. En azından bunu yapmayı denerdim yani.” dedi.